Komşudan al haberi

ABD Savunma Bakanı Mark Esper ile Yunan mevkidaşı Nikos Panagiotopoulos dün telefonla görüştüler. Pentagon, görüşmede “Rusya ve Çin’e ilişkin güvenlik endişelerinin” konuşulduğunu açıkladı.

Görüşmenin nedeni Akdeniz’deki son gelişmeler. Türkiye’nin Girit’le Meis adaları arasındaki denizde sismik araştırma başlatacağını bildirmesi üzerine, Yunan Savunma Bakanı ilk iş olarak telefona sarılıp Esper’i aramıştı. Yukarda yazdığımız görüşme bundan sonra.

TÜRKİYE’YLE BİRLİKTE RUSYA VE ÇİN DE KAPSAMDA

İki Bakan, ülkeleri arasındaki savunma işbirliği anlaşmasını güncellediler. Anlaşmanın hedefinde Türkiye var, bu malum. Şimdi Rusya ve Çin’in de kapsama girdiğini öğreniyoruz.

Rusya’nın konuşulmuş olması bir nebze anlaşılabilir. NATO’nun Güneydoğu kanadı, Akdeniz’deki Rus varlığı gibi etkenler var. Ancak hem Rusya hem Çin’in birlikte konu olması, büyük dersle dolu.

Üstelik Çin, Yunanistan’ın Pire limanını satın aldı ve işletiyor. Akdeniz’deki ticari üssü orası.

ÇİN BAŞKONSOLOSU’YLA GÖRÜŞMEMİZ

Üç sene önce, henüz açıkken Çin Halk Cumhuriyeti İzmir Başkonsolosluğu’na bir ziyaret yapmıştık. Sayın Başkonsolos’a İzmir’de liman işbirliği yapmanın iki ülkeye sağlayacağı yararları anlatmıştık. Akdeniz için sadece Yunanistan’a güvenmenin yaratacağı riskleri sıralamıştık. Sonunda da Pire’den vazgeçmek gerekmediğini ama Akdeniz’e, dolayısıyla Kuzey Afrika ve Avrupa’ya İzmir’den de açılmanın önemini vurgulamıştık. İzmir, İpek Yolu için doğal bir terminal.

Şimdi şöyle bir yere geldik: Bir tarafta ABD, Yunanistan ve elbette İsrail var. Karşılarına da Türkiye, Rusya ve Çin’i koyuyorlar.

Biz daha bir şey demedik. Onlar böyle yapıyor.

GÖRÜŞMENİN TÜRKİYE AYAĞI

Tam bu arada memlekette neler oluyor?

Esper’le Panagiotopoulos’un görüştüğü gün bayilere çıkan dünkü Karar gazetesi bakın ne manşet atmış:

Gazete Gül-Davutoğlu ekibinin sesi olarak biliniyor. Biz bunlara “Amerika’nın sesi” diyoruz. Kızıyorlar ama resim ortada. ABD, Yunanistan’a Rusya-Çin düşmanlığı dayatıyor, ateşe atıyor. Atina bir yandan AB’ye prangalı, şimdi işler büyüyünce ABD ne derse yapmak zorunda kalıyor. Seçeneği var mı? Zamanında Hitler ordularına direnmişlerdi. Seçenek her zaman vardır. Ama bu bizim sorunumuz değil. Yanlış yolda yanmak onların tercihi.

Peki Türkiye’de Çin ve Rusya düşmanlığı yapanlar için ne demeli? Türkçede bu faaliyet için isim ve sıfat bol.

KILIÇDAROĞLU’NUN TVİT’İ

İşler sadece Yunanistan için büyümüyor. Ülkemizin önündeki yol da dikenli çalılar, keskin taşlarla dolu. Bütün kuvvetler hareket halinde. Akdeniz, Karadeniz, güneyimiz… Her yerde ataklar, karşı ataklar birbirini izliyor. Kafkasya da kızıştı. Son olaylar üzerine Kemal Kılıçdaroğlu Twitter’da “Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki çatışmaları endişeyle izliyorum” diye yazdı. Tvit’te ne Ermenistan’ın işgalciliği var, ne de saldırganlığı.

İçimizde böyle bir ekip varken dışarda düşmana gerek kalmıyor. Onlar zaten bu çetin rotada ayağımıza her türlü taşı bağlıyor.

PKK ve Fetö’yle mücadele ederken de aynı sorunu yaşıyoruz. Hem engellemek için ellerinden geleni yapıyorlar, hem de sen iyi mücadele etmiyorsun diyorlar.

Bütün savaşlarda asıl önemli olanın iç cephe olduğunu her pratikleriyle bize gösteriyorlar.

Onların Rand Raporu var, biz ise Türkiye’yiz. Hem de bütün olanakları ve çözümleriyle Vatan Partisi’ne sahip bir Türkiye!