Kovid-19’da varyantlara karşı umut veren araştırma: Farklı bölgeleri hedef alan antikorlar geliştirildi

Ulusal Alerji ve Enfeksiyon Hastalıkları Enstitüsü (NIAID) bilim insanları aynı anda iki farklı antijene bağlanabilen ve SARS-CoV-2 diken proteininin birden fazla bölgesini hedef alan antikorlar geliştirdi. Bu bispesifik antikorlar, orijinal virüsün yanı sıra Alfa, Beta, Gama ve Delta varyantlarını başarıyla nötralize eder.

Ortaya çıkan endişe verici SARS-CoV-2 varyantları, mevcut aşıların etkinliğini tehdit etmekte. Enfekte hastalarda ortaya çıkan varyantları nötralize etmek ve aşı tasarımına rehberlik etmek için diken proteinin birden fazla bölgesini hedef alan güçlü antikor bazlı terapötiklere kritik olarak ihtiyaç var.

Araştırmacılar, pandemiyi sona erdirme çabalarına meydan okuyan hızla ortaya çıkan SARS-CoV-2 varyantları karşısında, araştırma bulgularının Kovid-19'u tedavi etmek için antikor çiftlerini stratejik olarak birleştiren bispesifik antikorların daha fazla araştırılmasını desteklediğine dikkat çektiler.

Bu bulgular Science Translational Medicine dergisinde "Diken proteinin farklı bölgelerini hedefleyen bispesifik antikorlar, endişe verici SARS-CoV-2 varyantlarını güçlü bir şekilde nötralize eder” başlığıyla yayımlandı.

Şu anda, Kovid-19 antikor tedavileri, her biri virüs üzerindeki belirli bir bölgeyi hedef alan bir monoklonal antikor kokteyli içerir. SARS-CoV-2'ye özgü monoklonal antikorlar geliştiren çoğu araştırmacı, bellek B hücrelerini veya plazmablastlar ile bellek B hücrelerinin bir karışımını izole etmek için antijen probu tabanlı yöntemler kullanmıştır.

100 KAT DAHA ETKİLİ OLDU

NIAID bilim insanları Peter Crompton, ve Joshua Tan tarafından yürütülen mevcut çalışmada, seçilen monoklonal antikorların bispesifik antikorlarla birleştirilmesinin, monoklonal kokteyllerden daha güçlü antikorlar oluşturabileceğini göstermekte. Araştırmacıların ürettiği bir bispesifik antikor, in vitro monoklonal olan bir kokteylden 100 kat daha büyük bir etki göstermekte.

Ayrıca, mevcut çalışma, Kovid-19'dan iyileşen hastaların plazmablastlarından ve bellek B lenfositlerinden geniş bir monoklonal antikor paneli oluşturmak için antijen probu bazlı hücre sınıflandırmasına dayanmıyor. Bunun yerine, bispesifik antikorlar oluşturmak için viral diken proteinin örtüşmeyen bölgelerine bağlanan güçlü monoklonal antikorları birleştirmekte.

Araştırmacılar, bispesifik antikorlardan ikisinin orijinal virüsün yanı sıra Alfa, Beta, Gama ve Delta varyantlarını nötralize ettiğini gösterdi. Ürettikleri en güçlü bispesifik antikorlardan üçü, diken proteinin reseptör bağlama alanının farklı bölgelerini hedef aldı ve üçü de SARS-CoV-2 Alfa ve Beta varyantlarını nötralize etti.

Araştırmacıların en güçlü bispesifik antikorları (CV503), SARS-CoV-2 reseptör bağlama alanının sırt bölgesine bağlanır ve viral diken proteine bağlanan konakçı proteini olan anjiyotensin dönüştürücü enzim 2 (ACE2) reseptörü ile rekabet eder. Kristal yapıları analiz eden araştırmacılar, CV503'ün anahtar varyant kalıntılarıyla minimum temasa sahip olduğunu gösterdi: K417, E484 ve N501.

Potansiyel terapötik uygulanabilirliği göstermek için araştırmacılar, 2.5 mg/kg vücut ağırlığı dozunda bispesifik antikorları hamsterlarda kullandılar. Bispesifik antikorlardan ikisinin hamsterları klinik hastalıktan koruduğunu gördüler. Araştırmacılar, Beta varyantını in vitro nötralize eden bispesifik bir antikorun, hamsterları E484K mutasyonunu eksprese eden SARS-CoV-2'ye karşı koruduğunu da gösterdiler.

İYİLEŞEN HASTALARIN PLAZMALARINI TARADILAR

Araştırmacılar, SARS-CoV-2'yi hedefleyen 216 monoklonal antikor havuzundan bispesifik antikorları geliştirdiler. Bu monoklonal antikorları, iyileşen Kovid-19 hastalarının plazmablastlarından ve hafıza B hücrelerinden topladılar ve virüse karşı güç açısından taradılar. Virüsü 1 ng/mL'den daha düşük konsantrasyonlarda inhibe eden beş bispesifik antikor tanımladılar.

Bilim insanları, bispesifik antikorların, endişe verici SARS-CoV-2 varyantlarına karşı umut verici yeni nesil bir önlem olabileceğini vurguladı.