Kürt sorunu biter, Türk sorunu bitmez
Prof. Dr. Yasin Aktay'ı tanımam etmem. Ama söylediği mühim: "Türklük dediğin bir sentezdir. Türk ırkı diye bir şey yoktur."
Tabii hemen koptu yaygara. Herkes kendi ideolojisine göre tepki gösterdi. İthamlar, hakaretler...
Maalesef kavramlarla düşünme alışkanlığımız yok. Kültüre bile magazin kafasıyla bakıyoruz.
Yasin Aktay aslında yeni bir şey dememiş. Bahsettiği, bildiğimiz "sosyal milliyetçilik". Atatürk'ün desteklediği Kadro Hareketi tarafından, 1930'larda geliştirilen...
Sosyal milliyetçilik, "Türklüğü" ırk değil sentez olarak görür. "Almanlık" gibi bir şeyden çok "Amerikalılık" gibi bir şey sayar.
Laz'ından Arnavut'una, Kürt'ünden Çerkez'ine pek çok kavim tarih boyunca kaynaşıp bugünkü "Türklüğü" yaratmıştır.
Tartışmaya açık ama hümanist bir görüştür. Irkçılığın yerine ulus bilincini koymak ister.
"Ulusalcılık" da bu fikrin mirasçısı: Kemal Tahir, Attilâ ilhan, Halit Refiğ gibi fikir babaları, her fırsatta "Ne mutlu Türk'üm diyene!" sözünü hatırlatırlar.
"Türk sorunu" kavramını da, Doğu Perinçek'in 1993 tarihli o önemli eserinin adına borçluyuz.
O günden beri bu esere atıfta bulunmayan köşe yazarı neredeyse kalmadı. Ama sorun çözülemedi gitti. Allah bilir yarın Kürt sorunu bile çözülse devam edecek!
Bu arada "ulusalcılık" da sentez arayışından çok Beyaz Türk milliyetçiliğinin adı haline geldi. Siyasetin parçası oldu.
Öyle olunca da kavramın içi boşaldı. Bugün konuşan bizim mahalleden değilse, dinlemeye tenezzül etmiyoruz.
İslamcılar bu boşluğu "ümmet bilinciyle" doldurmaya çalışıyorlar. Yasin Aktay'ınki böyle bir çaba.
Ama "Ulusalcılık bitti" derken inandırıcı değiller. Mesela ABD bugün dünyanın en "ulusalcı" ülkesi... Felsefeleri tamamen ulusal sentez üzerine kurulu...
Bu vesileyle Türklüğü sentez olarak ele almak, yani sosyal milliyetçilik neden hatırlanmasın?
Bugün "öteki mahallede" dile getirilmesi onu tu kaka yapmaz. Meseleye biraz daha derinden, Atatürk'ün kavrayışıyla bakmayı gerektirir.
Atatürk'ün desteklediği sosyal milliyetçilik doğru anlaşılsaydı, bugün mesela Kürt sorunu yaşanmayabilirdi. "Türklüğümüzle" omuz omuza gurur duyardık.
Prof. Dr. Yasin Aktay kendi penceresinden bunu savunuyor. Belli ki sosyal milliyetçilikten haberdar... Ama "Türk'ü Türk yapan Müslümanlığıdır!" diyen İsmet Özel'in biraz fazla etkisinde.
Yine de insanların sadece parmaklarına değil, biraz da gösterdikleri yere bakalım. Yoksa ömür billah bir yere varamayacağız.
Fenerbahçe işi abarttı
Kendilerini Türkiye Kupası'ndan eleyen Fethiyespor ceza alırsa, parayı ödemeyi Fener taraftarı üstlenecekmiş.
Niye? Fethiyespor sahaya "Yüce Atatürk" mesajlı tişörtlerle çıktığı için disiplin kuruluna sevk edildi de ondan.
Yani bu sefer son dakikada değil, maç bittikten sonra kazandı Fenerbahçe. Bize de "helal olsun!" demek düştü!
Çiğdem Erken'e geç değil
Günümüzün en özel müzisyenlerinden biridir Çiğdem Erken. Yeni albümü "İstanbul Kızı" yaz başında yayımlandı.
Tabii üstüne hemen Gezi eylemleri patlayınca biraz gölgede kaldı ama hâlâ geç değil. Keşfetmemizi bekliyor.
Söz gibi söz, müzik gibi müzik, albüm gibi albüm arayanlara hararetle tavsiye edilir!
Günün sözü: Hiçbir tartışmada konu önemli değildir. Egolar ve özgüven sorunlarıdır her defasında çatışan.