Mesleki bağımsızlık sorunu ve iş güvenliği
| 2016 yılı iş güvenliğinde nasıl bir sınav verdi?
2016 yılı gerek siyasi açıdan, gerekse iş güvenliği açısından oldukça hareketli, bir o kadar da talihsizliklerle dolu bir yıl oldu. 2016 yılı Siirt’teki maden ocağında yaşanan göçük, yurt faciası gibi birçok iş kazasına sahiplik etti. Kasım ayında yaklaşık 190 kişi iş cinayetlerinde hayatını kaybetmiştir. Bunun yüzde 24’ü inşaat, yüzde 15’i taşımacılık, yüzde 13’ü tarım, yüzde 12’si maden ve yüzde 7’si büro işlerinde gerçekleşmiştir. Kasım ayı raporunu incelediğimizde son üç yılın en yüksek oranı ile karşılaşmaktayız. Bütün sene toplamında ise iki bine yakın işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetmiştir. İş güvenliği bu kadar göz önündeyken ve adından sık sık söz ettiriyorken, iş kazalarında artış yaşanması büyük bir çelişki oluşturmaktadır. İş kazalarının kayıt altına alınması iş kazalarındaki artışın sebeplerinden biridir. İş kazası bildirimi yapılmaması halinde işverene kesilen yüklü cezalar işverenin bütün iş kazalarının bildirimini yapmasına sebep olmuştur. Yine bu çelişkinin yaşanmasındaki en önemli etkenlerden biri iş güvenliği yasalarının somut hayattan oldukça uzak olmasıdır. Avrupa standartlarında hazırlanan iş güvenliği yasaları Türkiye’nin çalışma şartlarında maliyetli ve bazı konularda yapılması imkansız haldedir. İşverenler iş güvenliğini gereksiz maliyet olarak görmekte ve denetim yapılana kadar iş güvenliği ile ilgili gerekli önlemleri almamaktadır. Denetimlerin yetersiz olması ve iş güvenliği uzmanlarının maaşını işverenden almak zorunda olduğu için işini layıkıyla yapamaması yine Türkiye’de iş güvenliğinin uygulanmamasının sebeplerindendir.
* Sorularınızı adresine gönderebilirsiniz.