Milli Bakiye Sistemi doğruydu değiştirilmesi hata oldu
- Ak Parti ve MHP’nin birlikte TBMM’ye getirdiği yeni Seçim
Kanunu'nu incelediniz mi?
Her seçim zamanı iktidarlar kendilerini güçlendireceklerini düşündükleri böyle adımlar atar ama sonuçları pek istedikleri gibi olmaz.
- Bu değişiklikten sonra da böyle mi olacak sizce?
Yakın dönem Türkiye tarihinde hep böyle oldu. Seçim yaklaşırken değişiklik yapmak; ‘Ben riskli bir durumdayım, hatta seçimi kaybedebilirim, kaybetmemek için de seçim kanununda düzenlemeler yapıyorum’ demektir. Bir paniğe işaret ediyor. 1946’da seçimlere itiraz olunca İsmet İnönü de böyle bir kanun çıkardı. CHP’nin aleyhine sonuçlandı. O zaman çoğunluk sistemi vardı. DP, 1953’te kendi sistemini getirdi. O da 1957’de kendi aleyhine sonuçlandı. Sonra da milli bakiye usulüne geçildi. Bu sistem doğruydu.
- Hangi açıdan doğruydu?
Her görüşten kişiler sisteme giriyordu. Türkiye İşçi Partisi 15 milletvekili çıkardı. Baraj bunu engelliyor. Bizim Vatan Partisi’nin önünde de büyük engel. Herkes fikirlerimizi beğeniyor ama baraj yüzünden oy veremiyor.
- Mevcut sistemde yüzde 1’i geçmek yüzde 10’u geçmekten daha zor. Baraj önce kafalarda kuruluyor.
Evet. Ben de Vatan Partisi’nden aday oldum. En çok duyduğum şuydu: ‘Sizi beğeniyoruz ama oyum boşa gider. Bölünmeyelim.’
- 'Oyumuz boşa gider’ diyenleri toplasak yeterli oy olabilir...
Benim koruma polisim de şöyle derdi: Hatıra fotoğrafı çekenleri toplasak Ceyhan Bey başbakan olabilir.
- Türkiye milli bakiye sisteminden neden vazgeçti?
'Koalisyonlara sebep oluyor, sosyalist partiler meclise giriyor' gibi sebepler söyleniyordu.
- ‘Yeni kanunda ittifak partileri büyük partilerin şemsiyesi altına zorlanıyor’ diye eleştiriler yapıldı. Şimdi böyle değişiklikler bumerang gibi iktidarı vuruyor diyorsunuz ama muhalefet de kanundan memnun değil.
Bir partinin genel başkanı nerede olursa taban oraya yönlenir. Burada daha önemli olan iktidarın psikolojik olarak zayıf bir görüntü yaymasında.
- Akşener cumhurbaşkanlığı için aday tanımı yaparken ‘adını bile bilmediğimiz bir isim olacak’ dedi. Adını bilmediğimiz kişiyi tarif etmek de zor…
Tanım baştan sakat. Vatandaş adını bilmediği kişiye oy verir mi? 'Ekmek için Ekmeleddin' kampanyası gibi bir şey olur. Bir sağcıyı aday gösterirler, seçim gününe kadar da onu tanıtmaya çalışırlar. Dikkat edin sağcılar CHP’nin sırtında çok hızlı yükseliyor. CHP’de bir şey olacaksan önce git sağcı ol sonra partiye gir, hızlı yükselirsin. Yani şimdi normal olarak CHP'nin genel başkanı, ana muhalefet başkanı olduğu için CHP'nin bunda ısrarlı olması lazım. CHP’nin genel başkanı niçin var? Cumhurbaşkanı olmayacaksa, yürütmenin başı olmayacaksa niçin var?
- Bugün 18 Mart, Çanakkale Zaferimizin yıldönümü. Duygularımızın kabardığı bir gün. Zihninizde ne canlanıyor?
Mehmet Akif Ersoy. Onun şiirlerinde çok güzel anlatılır milletimizin gücü, inancı, mücadelesi. Geçenlerde bir televizyon kanalında bir general Çanakkale Savaşları’nı çok güzel anlattı. Çanakkale üzerine doktora da yapmış. Arada NATO’yu sordular. ‘Şimdi sırası değil’ diye yanıt verdi. Sonra bildiğiniz NATO’cu söylemleri dillendirdi. Çanakkale’yi hisseden, anlayan NATO’yu nasıl anlatamaz? Zaten sunumunda düşman kelimesini kullandı ama İngiltere demedi. O da dikkatimi çekti.
- Bir de Atatürksüz Çanakkale Savaşı anlatımı yapanlar var.
Onlar da Türk milletine ve çıkardığı lidere güvenmedikleri için metafizik kuvvetlerden yardım aldığımızı iddia edip duruyorlar.
- Bir kaynak önerelim o zaman...
Atatürk'ün Bütün Eserleri ilk ciltlerinde konuyla ilgili çok bilgi var. Emirlerin metni bile yeterli savaşı anlayabilmek için.
- Atatürk'ün emirlerinden birinde ‘Balkan Savaşı utancını unutmadan savaşın’ diyor. Ne büyük travma yaşamış subaylarımız.
Tabii. Büyük büyük topraklar kaybettik. Kimini savaşta kimini diplomaside... Balkan Savaşı bir felakettir ve her Türk ailesinin hayatında büyük etkisi var. Benim anneannem ve dedem Yanya'da bulunuyor o zaman. Balkan savaşları sonucunda evlerini bırakarak Türkiye'ye geliyorlar. Çanakkale o bozgun havasını dağıttı.
- Bu haftaki son mesajınızı rica ediyorum.
Kütüphanesinde Atatürk'ün Bütün Eserleri olmayan kalmasın.