Mor Epikler

I

Rüzgâr dalı sarsa dal sarsılsa dala sarılsa kol

Ay cama vursa yüz aydınlansa göz süzüm süzülür

Yağmur yağsa kara üzümler ıslansa ıslan sa…

Saklanır ay kapanır perde kararır oda elin uzansa

Ürperir fidan dallar titrer filizler düş düşer düş

Üşür damlalar düşe dalarlar koyu mor hal halkalar

Halsiz ceylan kendini bir an gerer öylece dalar

Kara tren en dipten geçer sarsa sarsıla sarsa sarar

Kınalı serçe ter terlemiş koy koynuna konar

Kuş sürüleri iner kalkar kırlangıç ötüşür ötüş üşür.

II

Tren geri döner sonra yavaşlar sarsıntı biraz az az

Üşüşür haleler havalarda yıldızlara yay yayılır

Başlar serpe ser pe ser pe serilir ak ipek halı göğe

Rüzgâr döne dön bahçeyi yoklar çıkar kar kar

Bir küçücük dalıp çıkma balık gökte yüzer gibi

Anlık dağılır toplanır kara bulutlar da ağar

Uyu uyan derken çakar söner şimşekler er erken

Yağmur diner rüzgâr söner ay gider kuş uçar.

III

Birden uyanır gözlerini açar gizemli gülümser

Bir kuş vardı nereye uçtu ya rüzgâr ya ay ay anne

Kaldırır başını çiçek demeti gibi gelin kız sorar

Baba sahi nereye gitti yeşil bir yağmur şimdi

Doğrulup ayağa kalkar etekleri sarı çiğdem saçar

Şurada bir kumru vardı sevdaya kanat açışır

Saçlarından kelebekler çiçek tozları uç uç uçuşur

Sarı sazdan sepetine ışıklı yemişler doluşur

İşte geliyor arınmış akıl kutlu bedenle buluşur.

IV

Salını salını yürür elmaların narların altından

Uçarı kızı karşılar âşık oğlan belden sarar giderler

Bir peri kız yetişip duvak takar yıldızlar yağar

Başını ellerinin arasına alıp mırıldanır bitti gitti der

Bak bak gittiğimiz ülke görünüyor evimiz bizim

Sevgilim bak gölün içine dökülmüş burçlar

Canımın içi yetiş bize sunuluyor umudun hepsi

Ardından ay rüzgâr yağmur kuş hayran bakar.

V

Irmaktan su şırıldasa yamaçlar şenlenir kuğu şakır

Çiğdem nergis papatya bir de mor menekşe

Kara taş ışımaya başlar kıyılar süsenlenir süslenir

Gelin kız örüklerini çözüp gümüş tarakla tarar

Sonra örer saf düşünceyle ibrişim köpüklü

Gün ışığı öpüp kaçar yanağını okşasa sevdalı yar

Cana yarar yiğitlerin güzelle sarılıp yürümesi.

VI

Çözer bedeni sarıasma sürgünleri kurtulur kaçar

Döner gelir kırda döne döne umutlu müzik duyulur

Tomurlanır çiçekli bağlar dallar gibi tekrar sarar

Dönüp gelir içinde cıvıldaşır çocuk bahçesi

Bir zamanlar bir tren geçerdi hani unutuluşa gitti

Koyun kuzu meleşir akıl telaşlı yürek uçuşlu

Becerikli el işe koyulur süt sağılır kaymak oluşur

Sizin için yakılmış muştulu tatlı bir şarkı eser

Hayat yürür ay ağlar mutluluktan gülümser gün.

* 8 Şubat Dünya Epilepsi günü, farkında olmayanlara

Farkındalık … Gönüllere, bedenlere sağlık getirsin.

Epilepsinin toplumsal aşısı sevgidir, unutulmasın.