Nato kafa nato mermer

Siyasi partilerin seçim bildirgelerine baktınız mı? Cumhurbaşkanı adaylarının dış politika ile ilgili demeçlerini izliyor musunuz? Hepsinde koyu bir Batı, ABD, AB ve NATO bağımlılığı özellikle dikkat çekiyor. Son dönemlerinde AKP, jeopolitik yasalar ve zorunlu nedenlerle Batı karşıtı politikalar da izledi. Ama seçim sath-ı mailinde aslına rücu etti. Kendisini iktidara getirenlere sıcak mesajlar vermeye başladı. Batı’dan destek arıyor: “Biz ettik, siz etmeyin; gelin anlaşalım!” İnşallah konu, “Ne istediniz de vermedik!” noktasına gelmez! Batı ile ilişkiler konusunda Vatan Partisi ve deneyimli Önderi Dr. Sayın Doğu Perinçek ezber bozan bir formatla seçmenlere sesleniyor. Vatan Partisi’nin Seçim Bildirgesi’nden aktaralım. Ara başlıklar bana aittir.

NATO’DAN ÇIKACAĞIZ!

Topraklarımız üzerinde yabancı üs ve asker bulunmasına izin verilmeyecek, güvenliğimizi ve komşularımızı tehdit eden ikili antlaşmalar kaldırılacaktır. Türkiye, NATO’dan çekilecek, emperyalist askeri ittifaklara katılmayacaktır. İncirlik başta olmak üzere Türkiye’deki bütün ABD üsleri, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin denetimi altına alınacaktır. Üsleri terk etmesi için ABD kuvvetlerine iki hafta süre verilecektir.

KOMŞULARLA DAYANIŞMA İÇİNDE KANDİL’E BEYAZ BAYRAK

Vatan Partisi, Vatan Savaşımızı “Saray Savaşı” diye sırtından hançerlemeye kalkan kara propagandayı bozguna uğratmıştır. Suriye ve Irak’ın kuzeyinde ABD ve İsrail’in üzerimize sürdüğü bölücü ve yobaz terör örgütlerini hızla temizleyeceğiz. İran, Irak ve Suriye ile işbirliği yaparak, Kandil’e üç ay içinde beyaz bayrak çektireceğiz. Perinçek Hükümeti, Türk Ordusunun yenilmez gücüyle ve komşularımızla işbirliğini güçlendirerek Vatan Savaşımızı kesin sonuca ulaştıracaktır.

DEĞERLENDİRME

Görüldüğü gibi Vatan Partisi, Türkiye’ye yönelik asıl tehdidin Batı’dan kaynaklandığını tespit ediyor. Organize ve çok uluslu bu tehdidi karşılamak için komşularımızla sözde değil özde işbirliği olanaklarını zorluyor. Vatan Savaşı’nı zaferle taçlandırmak için bu işbirliğini vazgeçilmez görüyor. Batı, özellikle ABD ve İsrail kaynaklı terör örgütleri ile Batı’nın dümen suyuna girerek mücadele edilemeyeceğini saptıyor.

NATO’yu sadece askeri bir ittifak olarak görenler şiddetle yanılır. NATO, açık ya da örtülü çeşitli mekanizmalarla ülkeleri Batı dünyasına bağlayan bir kelepçedir. NATO’ya saplanan bir ülke bağımsız bir çizgi izlemekte zorlanır. Örneğin Batı dışında bir ülkeden bir savunma sistemi tedarik etmek istediğinde, “NATO standartları, karşılıklı uyumluluk” denilerek karşısına onlarca engel konulur. Direnç gösterildiğinde, siyasi baskılar boğazınızı sıkmaya başlar.

Vatan Partisi küresel gelişmelere bakarak, NATO’nun Türkiye’ye hiçbir coğrafi bölgede gerçek anlamda destek olamayacağını görüyor. NATO, Türk Ordusu’nu Afganistan gibi Türkiye’nin hiçbir çıkar alanı olmadığı bölgelerde hoyratça sömürüyor. NATO’yu merkeze koyan Türkiye ve TSK, “uluslararası sorumluluklar” tuzağına düşürülerek, milli çıkar alanlarından uzaklaşıyor. NATO bataklığına saplanan Türkiye, ne yaparsa yapsın gerçek anlamda Avrasya açılımı yapamaz! NATO, Türkiye’yi doğal dostlarından ve tarihi mirasından uzaklaştıran bir kafes işlevi görmektedir.

Aslında tarihi bir sağduyusu olan Türk milleti de tüm bu gerçeklerin farkındadır. Türk milletinin siyasi bilinci Türk siyasetinin çok çok üzerindedir. Siyasi partiler, Türkiye’yi yıkmayı hedef seçen ABD’den icazet beklerken, bu büyük millet ABD karşıtlığında dünya birincisidir. Türk milletinin yüzde 90’a varan ezici bir çoğunluğu ABD politikalarına karşıdır. Türk siyasetinin yaptığı, ancak akıntıya karşı kürek çekmekle açıklanabilir. Türk milletinin hissiyatına ve duygu dünyasına sırt çeviren bu çarpık siyaset çökmeye mahkûmdur. Zaten ABD saldırılarına göz yuman ve “Gelin Türkiye’yi bölün!” diyen hiçbir siyasi hareket iktidarda kalamaz!

Türkiye keskin bir dönemece hızla yaklaşıyor. Geleneksel siyasetin çözüm üretemediği bir dönemdeyiz. Türkiye için tek çıkış yolu Vatan Partisi siyaset ve stratejileri ile buluşmasıdır. Aksi takdirde ekonomik krizle birlikte, “var oluş mücadelesi” vermek zorunda kalır.