PKK yı Hacire anneler bitirir

Bir anne Hacire Akar,

Daha önce HDP PKK nın dağa kaldırdığı oğlu Fırat’ı ölüm haberiyle yıkılmış, ardından da diğer oğlu Mehmet’in dağa kaçırılmak üzere götürüldüğünü duyunca resmi makamlara müracaatla kalmamış Diyarbakır HDP binası önünde oturma eylemi başlatmıştı. Oturma eylemi bir yandan HDP yi zorda bırakırken öte yandan resmi makamların olaya daha bir ciddiyetle sahiplenmesine sebep olmuştur. Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğünün başarılı bir operasyonu ile Mehmet Akar yurt dışına kaçırılmadan yakalanarak annesine teslim edilmiştir.

BURADA İKİ NOKTA ÇOK ÖNEMLİ

Birincisi Hacire anne vakit geçirmeden devletine müracaat ediyor ve yetkililerden oğlunu istiyor. Zaman çok önemli biraz gecikseydi oğlu yurt dışına veya dağa çıkarıldıktan sonra devletin de yapabileceği pek bir şey kalmayacaktı

İkinci olarak da Hacire anne zekice davranış sergileyerek oğlunu dağa kaldırılmasında taşeronluk yaptığını bildiği HDP ‘nin Diyarbakır il binası önünde oturma eylemi başlatıyor. Bu eylem ile tüm dünyaya çocuğumu dağa bunlar kaçırdı mesajını verirken emniyet teşkilatının da konuya daha ciddi ve seri müdahalesini sağlamış oluyordu.

Hacire annenin bu yürekli davranışı HDP PKK ya yavrusunu kaptıran diğer ciğeri yanmış analara babalara cesaret verdi. Yavrusunu PKK’dan kurtarmak isteyen anlar babalar Diyarbakır HDP önüne yığılmaya başladılar .Bugün (17 Eylül 2019) itibariyle eyleme katılan aile sayısı 45 e ulaşmıştır, bu sayı her geçen gün çığ gibi büyümektedir. Buraya kadar hepimizin bildiği gelişmeleri özetlemiş oldum.

ŞİMDİ GELELİM ASIL KONUYA

BU BİR TİYATRO MU?

HDP PKK ortaklığında takılıp kalan 3-5 oy için üç maymunu oynayanlar buna tiyatro diyerek olayı geçiştirmeye çalışıyorlar, ya da kerhen de olsa “ Anaların eylemleri haklı ama bunu yeri devlet kapısıdır, bir siyasi partinin il binası değildir” diyerek HDP yi kurtarmak için olayı sulandırmaya basite almaya çalışmaktadırlar. Oysa yukarıda konuyu özetlerken yazdığım Hacire ananın başarısındaki iki önemli faktörü görmemezlikten gelmektedirler. Aslında onlar da biliyor ne olup bittiğini ama her ne hikmet ise bir yandan anaları haklı buluyor görüntüsü vermeye çalışırken öte yandan da analar “Kalkın oradan HDP binasında değil Valilik önünde oturun” demeye getiriyorlar. İyi de bu analar zaten çocukları kaybolduğunda devlete başvurmuşlar, bir kısmı da korkudan susmuş şöyle veya böyle gecikmiş, çaresiz kalmış. Şimdi bu analar haklı olarak çocuklarını kurtarmak için Hacire ananın yaptığını yapmaya çalışıyorlar. Devlet kapısında sorunu çözülebilseydi analar buralara kadar gelmezdir, analar çocuklarını dağa kaçıranlardan çocuklarını istiyor ve olabilecekleri en doğru adrese gitmişlerdir. Öte yandan güvenlik güçleri PKK ile mücadelesini ciddi bir şekilde sürdürüyor. Kısacası devlet seyretmiyor, terörü bitirmeye o anaların yavrularını da kurtarmaya, dağa kaçırılacak başka yavruları da durdurmaya çalışıyor.

Yine timsah göz yaşı ile analara destek veren HDP li vekillerin başını çektiği bir başka zihniyet ise sorunu meclise taşımak ve tekrar açılım fırsatı yakalama, hendekler, bölünmüş bölgeler yaratma çabasındadırlar.

Analara ilk ciddi siyasi desteği Vatan Partisi vermiş. Öncü Kadın Genele Başkanı Sayın Meltem Ayvalı eşliğinde bir grup Vatan Partili Diyarbakır’a giderek HDP tehditlerine, engellemelerine rağmen anaların yanında yer almıştır. Yine Vatan Partisi Öncü Kadınları yurdun dört bir yanında imza kampanyaları başlatmıştır. Ardından başat CKD (Cumhuriyet Kadınları Derneği ) olmak üzere pek çok sivil toplum kuruluşları ile bölgede bulunan önemli aşiret liderlerinin destekleri başlamıştır. Bakanların Millet Vekillerinin destek için açıklama yapmalarından daha doğal bir şey olamaz. Ancak bu açıklamaları Diyarbakır’a gelerek HDP il binası önünde yapmaları karşı taraf için koz olmuştur. Anaların bu eylemelerinin kurgu olduğu, arkasında devletin olduğu gibi saçma iddiaların ortay atılmasına sebep olmuştur. Daha dikkatli davranılmalı ve karşı tarafın eline tiyatro yapılıyor kozu verilmemeliydi. Gerçi 24 Temmuz 2015 de PKK ile silahlı mücadele başladığında da “Sarayın savaşı, tiyatro” vb. ifadeleri kullananlar da aynı kişi ve gruplardı.

DÖNELİM ANNELERİN EYLEMLERİNE

Eyleme müdahale etmeye kalkışan HDP li yöneticilere karşı bir anne “"Diyarbakır'da genç bırakmadınız genç! Başlarım sizin Kürdistan'ınıza!" diyerek isyan etti. “HDP yöneticilerinin çocukları özel kolejlerde yurt dışlarında okutulurken fakir çocukları dağa kaçırılıp PKK ya kurban ediliyor “sesleri bu eylemle Türk ve dünya kamuoyu gündemine taşınmış oldu.

Şu anda yaşanan anne eylemleri aslında PKK nın insan kaynağının çökertilmesi için çok ciddi bir fırsattır. Bu fırsat, akıllı bir kriz yönetimi ile başarıyla sonuçlandırılmalıdır. Bu güne kadar PKK mücadelesinde siyasi ve ekonomik ayak yeterince işletilmemiştir. Tek başına askeri müdahale hem çok pahalı hem çok daha zahmetli ve uzun sürmektedir. İktidarın artık siyasi ve ekonomik mücadeleyi de başlatma zamanıdır. Aslında iktidar bu konuda çok geç kalmıştır. Öncelikle HDP kapatılmalıdır. Geçtiğimiz Aralık ayında Vatan Partisi tarafından, "Devletin bağımsızlığına, ülkenin ve milletin bölünmez bütünlüğüne aykırı faaliyetlerin odağı haline geldiği" iddiasıyla HDP nin kapatılması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına başvuru yapılmıştı. İktidarın da ana muhalefetinde bu başvuruları yapmaları zorunlu hale gelmiştir. Öyle demokrasilerde parti kapatılmazmış vs. safsatalarıyla kaybedilecek zamanımız yoktur. Dünyanın hiçbir yerinde o ülkeye düşmanlık eden partiye yer yoktur.

Bu ülkenin bölünmez bütünlüğünden yana olan tüm siyasi partilerin ve onların kadın kollarının Diyarbakır HDP önünde eylem yapan analara destek verdiklerini görmek istiyoruz. PKK yı bitirecek olan anaların ayağa kalkması ve onlara verilecek destekle olacaktır.