Salgın önlemlerinin Çin ekonomisine etkileri

Geçen yılın Eylül-Ekim aylarında Çin’in 2022 yılı üçüncü çeyrek ekonomik verileri açıklanınca, Batı dünyasında “Çin ekonomisi çöküyor” diye bir kampanya yürütülmüştü. (1)

Kovid-19 kısıtlamaları nedeniyle, Çin’in büyük kısmı karantina altındaydı. Sıkı karantina önlemleri nedeniyle hayat neredeyse durmuştu. Bense, Çin’in en önemli ekonomik merkezi Şanghay’ın 63 günlük karantinasını bizzat yaşadım ve gözlemledim.

Gelin biz, Batılı medyanın Çin söz konusu olduğunda “pireyi deve” yapma ideolojik saplantısını bir kenara bırakıp, gerçek duruma bakalım.

Çin yönetiminin, halkın yaşama hakkını koruduğu kısıtlamalar sonucunda ekonominin nasıl etkilendiğini “China Briefing” araştırma merkezinin raporundan aktarıyoruz. (2)

ÇİN’İN DEV ÖLÇEĞİNİ GÖZETMEYEN ANALİZLER

Çin’in 34 idari birimi var. 22 eyalet, 5 eyalet düzeyindeki şehir (Pekin, Şanghay, Tianjin, Chongqing, Shenzhen) ve 4 özerk bölge (Tibet, Sinciang, Ningxia, Guangxi), 2 özel yönetim bölgesi (Hong Kong ve Makao) ve Tayvan.

Eyalet, özerk bölge ve eyalet düzeyindeki şehirlerin toplamda 31 idari birimin yerel yönetimleri, 2022 yılı için yerel Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) ve ekonomik göstergeleri yayınladı. Veriler 2022 yılında ülke çapında ekonomik yavaşlamayı yansıtıyor. Bölgeden bölgeye önemli farklılıkları da sergiliyor.

Çin konusunda yapılan önemli hatlardan biri de ülkenin büyüklüğünü gözetmeden yapılan genellemelerdir. Tıpkı “körlerin fili tarif etmesi” gibi, hangi parçası eline gelirse bütünü hakkında kanaat getiriliyor. Oysa, kıta büyüklüğündeki Çin’in bölgeleri, eyaletleri arasında önemli farklar bulunuyor.

Ocak ayı boyunca, yerel istatistik büroları 2022 yılı verilerini ve 2023 yılı için GSYH büyüme hedeflerini de açıkladı.

EYALET BAZINDA GSYH BÜYÜMESİ

Çin’in toplam GSYH’si 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 3 artarak yaklaşık 18 trilyon dolara ulaştığı açıklandı. Büyük ekonomiler arasında en geniş büyümeyi Çin gerçekleştirdi. 

Yerel GSYH büyümesi eyaletler arası büyük farklılıklar gösteriyor. En yüksek yıllık büyüme oranlarına sahip eyaletler yüzde 4,7 ile güney Çin’deki Fujian ve Jiangxi eyaletleri. 

Tayvan adasının hemen karşısındaki Fujian eyaletinin başarısı, Tayvan ile barışçı birleşme eğilimini geliştiriyor. Mao Zedung’un ünlü Uzun Yürüyüş’ünün başlangıç eyaleti olan Jiangxi’nin büyemesi ise, geçmişte geri kalmış olan eyaletin kalkındırması çalışmalarının bir sonucu.

Çin çapında iki eyalette ise daralma yaşanmış: Jilin ve Şanghay. Jilin’in GSYH’si yıllık bazda yüzde 1,9 oranında küçülürken, Şangay’ınki yıllık bazda yüzde 0,2 oranında daralmış.

Hem Şanghay hem de Jilin Koronavirüs salgınından en çok etkilenen bölgelerden. Jilin Eyaleti Mart 2022’de haftalarca süren sıkı bir karantina altına alınmış, bu da eyaletin kilit sektörlerinden biri olan imalat üretimini önemli ölçüde etkilemişti. Şanghay ise, nisan ve mayıs aylarında iki aylık karantinadaydı.

Çin’in en zengini Guangdong Eyaleti, yıllık yüzde yaklaşık 1,9 trilyon dolara ulaşarak nominal GSYH bakımından Çin’in en büyük eyaleti olmaya devam etti. Bunu, bir önceki yıla göre yüzde 2,8 artışla 12,3 trilyon RMB’ye ulaşan Jiangsu izledi.

En düşük nominal GSYH’ye sahip iller Tibet yaklaşık 31,7 milyar dolar ve ardından Qinghai (yaklaşık 53,7 milyar dolar) olmuştur.

Sinciang Uygur Özerk Bölgesi ise dört ay karantinaya rağmen yüzde 3,2 büyümeyi başarmış. Sincang’in 2022 yılı GSYH’sı 123 milyar dolar.

Daralmasına rağmen Şanghay, 2022’de 658 milyar dolar GSYH ile Çin’in en büyük eyalet düzeyindeki şehri olmaya devam etti. Bunu 624,5 milyar dolar GSYH ile Pekin ve yaklaşık 475,8 milyar dolara ulaşan Shenzhen izledi.

Çin’in 2. Dünya Savaşı sırasında başkenti olan Chongqing’in 2022’deki toplam GSYH’si 432,7 milyar dolara ulaştı. Dört yanı dağ olan Chongqing, Çin’in ağır sanayi yatağı.

SANAYİ KATMA DEĞERİ ARTTI

Büyüme önemli ancak büyümenin dayanakları daha önemli. Çin sanayileşerek büyüyor. Çin’de sanayi katma değerinin 2022 yılındaki ulusal ortalama büyüme oranı yıllık bazda yüzde 3,6 oldu. Sanayinin katma değerinin genel büyüme oranından yüksek olması önemli.

Ekonomiye sağlanan sınai katma değer 2022 yılında eyaletler arasında büyük farklılıklar göstererek salgının bölgeleri farklı derecelerde etkilediğini ortaya koyuyor.

Batıda çöl, dağ ve bozkırdan oluştuğu sanılan Qinghai eyaleti, endüstriyel katma değerindeki en yüksek büyüme ile, ağırlığının üzerinde bir başarı göstererek yıllık bazda yüzde 15,5’lik bir ivme yakaladı. Bu arada, en kötü sonuç, sanayi katma değeri yıllık bazda yüzde 16,7 oranında azalmayla Pekin’de görüldü.

PERAKENDE SATIŞLARI DÜŞTÜ

Çin iç pazara dayanan kalkınmasında belirleyici önemi olan tüketim malları perakende satışları 2022 yılında ülke genelinde yıllık ortalama yüzde 0,2 oranında düşerken, eyaletlerin neredeyse yarısında daralma yaşandı.

Yıllık bazda en sert düşüşün yaşandığı eyaletler Qinghai (yüzde -11,2) ve Tibet (yüzde -10) oldu. Kovid kısıtlamalarının ekonomik faaliyet ve tüketimi yavaşlatması nedeniyle Pekin ve Şanghay gibi büyük şehirlerde de sert düşüşler (sırasıyla yüzde -7,2 ve -9) görüldü.

Bununla birlikte, Jiangxi ve Ningxia gibi eyaletlerde perakende satışlar sırasıyla yüzde 5,3 ve yüzde 5 artmış. Bu eyaletler diğer bölgelere kıyasla Kovid-19 salgınlarından daha az etkilenmiş ve genel olarak tüm ana ekonomik göstergelerde iyi sonuçlar almış.

2023 BÜYÜME HEDEFLERİ

Çin eyaletleri geçen yılın sonuçlarını duyururken 2023 yılı için GSYH büyüme hedeflerini de açıkladılar. Bu hedeflerin neredeyse tamamı oldukça iddialı ve önümüzdeki yıl ekonomiye ilişkin yaygın bir iyimserliğe işaret ediyor.

Bu iyimserlik büyük ölçüde, “sıfır Kovid” politikasının kaldırılmasından kaynaklanıyor. Daha önemlisi merkezi hükümet 2023 yılı için büyüme yanlısı yeni ve cesur bir ekonomik program belirledi.

Halihazırda merkezi hükümet 2023 yılı için henüz resmi bir ulusal büyüme hedefi belirlemedi. Geleneksel olarak her yıl mart ayı başında yapılan “İki Toplantı” sırasında açıklanıyor.

Uluslararası Para Fonu (IMF), Çin’in 2023 yılı GSYH büyümesine ilişkin tahminini yüzde 4,4’ten yüzde 5,2’ye yukarı yönlü değiştirdi. Batı’nın diğer tahmin kurumları da Çin’in 2023’te yüzde 6 civarında büyüyeceğini saptıyor.

Eyaletlerin çoğunluğu 2023 yılı için yerel GSYH hedeflerini yıllık yüzde 5’in üzerinde belirlemiş. Büyüme hedeflerini “yüzde 4,5’in üzerinde” ve “yüzde 4 civarında” olarak belirleyen Pekin ve Tianjin ise istisna.

EN YÜKSEK HEDEF KOYANLAR: HAİNAN, TİBET, SİNCİANG

Eyaletler arasında en yüksek büyüme hedefi, 2023 yılında yıllık bazda “yaklaşık yüzde 9,5” büyümeyi hedefleyen Hainan tarafından belirlenmiş. Hainan’ın 2022’deki yıllık GSYH büyüme oranının sadece yüzde 0,2 olduğu göz önüne alındığında bu hedef özellikle iddialı.

Ada eyaleti, turizme olan ağır bağımlılığı nedeniyle Kovid önlemleriyle seyahatin sınırlanmasıyla yoğun bir şekilde etkilendi. Ancak ekonomik faaliyet, yılın ikinci yarısında toparlanmış ve ikinci çeyrekteki yüzde 2,5’lik daralmanın ardından dördüncü çeyrekte yıllık bazda yüzde 1,9’luk büyümeye ulaşmış. 

Kovid kısıtlamalarının kaldırılmasıyla birlikte iç turizmin yeniden canlanması ve bunun da ekonomik büyümeyi teşvik etmesi bekleniyor. Hainan adası bir serbest ticaret bölgesi yapıldı ve çeşitli teşvik politikaları uygulanıyor. Bunların turizm ve ticari faaliyetleri artırması umuluyor.

Genel olarak, en iddialı büyüme hedeflerine sahip olan eyaletler tarihsel olarak az gelişmiş bölgeler olan Tibet (yüzde 8), Sinciang (yüzde 7) ve Jiangxi (yüzde 7). Geçmişte geride kalmış olmaları yüksek büyüme potansiyeline sahip olmalarını getiriyor. Çin Hükümeti, ekonomik kalkınmayı dengelemek amacıyla yatırımcıları ve büyük sanayi işletmelerini Çin’in orta ve batısındaki az gelişmiş bölgelere gitmeleri için yoğun bir şekilde teşvik ediyor.

DÜŞEN KALKAR, GERİDE KALAN ÖNE GEÇER

Türkiye, “bin yılın felaketi” Kahramanmaraş depremi ile büyük bir yıkıma uğradı. Washington ve Brüksel’de oturanlar ve kaderlerini oralarla birleştirmiş olanlar, “Türkiye şimdi hapı yuttu” diye ellerini ovuşturuyorlar.

Dünya ölçeğinde Kovid salgını da bu deprem kadar yıkıcı ekonomik etkiler yarattı. Halkçı, devletçi ve planlı bir yönetimle Çin, öncelikle halkının canını korudu, şimdiyse yeni bir ekonomik mucizeye hazırlanıyor.

Türkiye de kamuculuk ile deprem bölgesini yeniden inşa eder.

Büyük şairimiz Tevfik Fikret’e kulak verelim:

“Koşan elbet varır, düşen kalkar;

Kara taştan su damla damla akar,

Birikir sonra bir gümüş göl olur.

Arayan hakkı en sonunda bulur.”

Kaynaklar