Savaşın birinci yılı: Rusya yeni bir yola doğru ilerliyor
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve diğer Rus yetkililerin açıklama ve icraatları, Rus devlet yapısı ve ekonomik sisteminin çok kutupluluk ve Batı’yla uzun sürmesi muhtemel savaşa uygun olarak yeniden şekillenmekte olduğunu gösteriyor.
Bu bağlamda, Putin’in 21 Şubat’ta yaptığı konuşma adı konulmamış yeni bir siyasi ve ekonomik program önerisidir. Konuşmayı birkaç madde de özetlemek mümkün:
1. Sovyetler Birliği’nin çöküşü sonrası Rusya’da yerleşen Batı merkezli ekonomik modelin eleştirisi,
2. Sovyetler Birliği üzerinden planlı ekonomi vurgusu,
3. Rus sermayesinin ve şirketlerin Batı’ya olan bağımlılığına eleştiri,
4. İdari ve bürokratik yapıda hantallığa karşı, yenilenme vurgusu,
5. Halkın farklı katmanlarına (çiftçiler, işçiler, emekliler) yönelik sosyal yardım projeleri,
6. Kuzey-Güney lojistik yollarının canlandırılması, (Bu öneri Rus hükümetinin jeoekonomik alternatifler arayışında olduğuna işaret ediyor.)
Putin’in eleştiri ve önerileri sürpriz değil. İşaretler Batı’yla savaşın giderek geri dönülmez bir hal aldığı son yıl 3 içinde kuvvetlenmişti.
Kasım 2022’te “Moskova’da kış, savaşın uğultusu ve yeni bir form arayışı” başlıklı yazımda şöyle yazmıştım: “(Rusya için) Ukrayna üzerinden Batı’yla başlayan sıcak çatışma sonrasını da yeni bir dönem olarak adlandırmak doğru olacaktır. Ve her siyasi “yeni dönemde” olduğu gibi bu süreçte kendi şartlarını ve dolayısıyla devlet için yeni bir yapılanmayı dayatıyor (…) Geçmiş dönemlerin hantallığından izler taşıyan idari yapıda savaş durumuna uygun, karar alma mekanizmalarını hızlandıracak yeni bir form arayışı olduğu aşikâr.” (https://uwidata.com/27580-winter-in-moscow-the-wuthering-of-the-war-and-the-search-for-a-new-form/)
Aralık 2022’de ise “Rusya hangi paltoyu giyecek?” başlıklı yazımda yeniden yapılanma ihtiyacının ekonomide de hissedildiğini şu şekilde özetlemiştim: “Cumhurbaşkanı Putin’in sözleriyle 'en az 10 yıl sürmesi' beklenen savaş, Rusya’yı yeniden şekillenmeye zorluyor.
1991 sonrasının Batı’yla entegre kapitalist modeli, hızla karma ekonomiye evrilirken, daha ileri adımlara da göz kırpıyor. Fakat kurulu düzen, sınıf ilişkileri, siyaset eliti içindeki koalisyonlar Kremlin’i belli alanlarda sınırlamaya devam ediyor.”
PUTİN'E SORULAR
Putin’in yeni programının şekillenmesinde, Rusya Federasyonu Komünist Partisi (RFKP)’nin yapıcı eleştirilerinin belirleyici bir rol oynadığı kanaatindeyim.
Bu bağlamda RFKP’nin Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’a Şubat ayında yönelttiği soruları hatırlatmakta yarar görüyorum;
1. Amerika merkezli bir ekonomik sistemin içinde yer alarak, milli çıkarların korunduğu yeni bir dünya düzeni nasıl kurulabilir?
2. Rusya’nın Batı’ya ekonomik bağımlılığı göz önünde bulundurulduğunda Ukrayna’da askeri operasyonlara başlamak ne kadar mantıklıydı?
3. Eğer Batı’yla ilişkilerin kopması olası olarak değerlendiriliyorsa, diplomatlar neden Doğu ülkeleriyle neden kuvvetli köprüler kurmadılar?
4. Ukrayna krizi sonrası Rusya’yı terk eden vatandaşların ve Rusya aleyhine faaliyet gösteren vatandaşların mal varlıklarına el konulacak mı?
5. Yekaterinburg’daki Yeltsin Merkezi’ni kapatacak mısınız? (Liberallerin etkin olduğu bir enstitü)
SINIFSAL ÇELİŞKİLER KESKİNLEŞECEK
Batı’yla savaş derinleştikçe, Rusya içinde sınıfsal çelişkilerin keskinleşmesi kaçınılmaz gözüküyor. Olgunlaşan şartlar ışığında, önümüzdeki dönemle ilgili iki temel önerme de bulunabiliriz:
1. Sınıf çelişkileriyle paralel olarak RFKP’nin Kremlin üzerindeki etkisinin artması muhtemeldir,
2. Rus bürokrasi ve finans çevrelerinde Batı’yla iç içe olan şahıs ve yapılara yönelik olarak, önümüzdeki dönemde savaşın gidişatına uygun olarak tasfiyelerin hızı artabilir.
Batı’yla savaş, içeride sınıfsal bir mücadeleyi ve dolayısıyla sağlam bir ideolojiyi gerektiriyor.
Tarih, sağlam bir ideoloji ve sınıfsal temelden yoksun yapıların yaşadığı yenilgilerle dolu. Emperyalizmle savaşa uygun Sovyetler Birliği modelinin Rusya’da kuvvetleneceği bir sürece giriyoruz.
NOT: Güzaltan’nın makalesi ilk olarak Uwidata’da İngilizce olarak yayınlanmıştır.