Silivri Hasdal Kıtaları (104-107)

104. KITA: DİZGİNLERİ ELE ALAMAMIŞIZ

Tarih sarsılıyor hey: Vatanseverlik suç olmuş,
İhanet sonsuz özgür, ekine girmiş domuz.
Hukuk devleti merdiven altına kapatıldı,
Bunu düşünmeli, bunda senin payın ne kadar?
Sayın üyeler, benim payım var, üstleniyorum.
Demek daha iyi mücadele edememişim.
Yazıklar olsun bize! Böyle haykırıyor Bilge.
Yüz elli yılın ateş hattından geçen kim?
Demek bilime değil ölüme yakın durmuşuz.

105. KITA: BAŞINI RANZA DEMİRİNE DAYAMIŞ

Tanzimatçılar hâlâ güdülüyor, peşin parayla,
İdeolojik sapma açık, elbet esas karakter serisi.
Kendini güttürüyor, bundan keyif alıyor herif.
Eski tanzimcilerimiz doğaldı, organikti ya:
Kestirmeden kurtuluş arardı, kadercilik gereği,
Oldubittiyle iş gören Osmanlı tarzına uygun.
Mülki Âlinin, bireyi külçe gibi ezmesidir ki,
Açarken İngiliz sefaleti kara keseyi ikide bir,
Kemal vatan ve hürriyet diye koydu meseleyi.

106. KITA: İŞİN İÇİNDE PUŞTLAR VAR YA

Güdülene güdüleniyor, demek daha uygun,
İki yönlü mesaj veriyorlar: Bize güvenin.
Nereye mi, Batı devletlerine evvel, canı gönülle,
Misyonerlik hayranlığı mı demeli lan oğlum.
Elindeki gazete manşetine bakıp öğürüyor:
İşin içinde FETÖÖ var ya, ağrıya yağlı masaj.
Suçun ayını gayını okunuyor, ama kin eski kin.
Tutup kaldırmak için son nefesini bekliyorlar,
Devletler asli mezarlığında hazırlanmış kubur.

107. KITA: DÖN ARKANA İYİ BAK

Jön Türkler başı dik insanlardı, iyi dövüştüler,
Yıkarız dediler, yıktılar. İlk basamağın mimarları.
Vatan mülkünün demir temelleri yükseldi,
Devrimcileşme üstünden aştı asrileşmenin.
Batıcılık dediğiniz nedir, tam bir masal yağı,
Egzotik hormon, erotik ıra, egotik idea...
İstediğin organa sürebilirsin, istediğin oranda.
İslamcılık, Türkçülük ya da Osmanlıcılık masajı:
Yağ satarım bal satarım, ustam ölmüş ben satarım.
Cim-bak, Cum-bak, dön savcıya iyi bak!