Silivri – Hasdal kıtaları (114-116)

114. Kıta: Biri İlyada, öbürü kılıç

Yine bir gece, uzunca okudu yatmadan önce.
Kapatınca Plutarkos’un baldan tatlı kitabını,
Sayfalar arasından hücreye yayıldı sis.
Uyurken Büyük İskender’in başını dayadığı,
İki kutsal kural: Biri İlyada, öbürü kılıç.
Yastığının altına koyardı Homeros’un yapıtını,
Başında Gordion düğümünü kesen bilinç...
Uyur uyanık, derinden bir ses uyarırdı:
Keşke daha sabırlı olabilseydi savaşan ağız!

115. Kıta: Kılıcın iki ağzı önünde

Birlikte destan yazar eğri kılıcın iki ağzı,
Yiğitler boylanıp gelir, evvel zamandan.
Duruşma orda başlar, kılıcın iki ağzı konuşur:
Bir yanı barış için çalışır, karşıtı savaştır.
Ha Akillus’un koludur uzanan, ha Alp Arslan’ın.
Aynı kabzanın emrinde, ayrı güçlerin birliği,
Sade hayatla yetinir, eski atalar gibi...
Başkasının zaferini çalmaktan hoşlanmayan,
Birleştirmek için halkı, kendini parçalatır!

116. Kıta: Canlı bomba elinde

United Terror State: Küresel cinayet merkezi,
Şiddet surları dikiyor halkın önüne,
İnsan cesetleri üst üste, arada barış harcı.
Batı teknolojisiyle demokrasi macunu,
Medya kazanında yoğruluyor kıvamınca:
Müzakere yolunu açacak sözüm ona.
Kötülük ağacında iyilik ahdi, aşı tutar mı hiç?
Çöküşün hızıyla atılıyor küresel bölücü:
Canlı bomba katilin evinde patlayacak!