Silivri - Hasdal Kıtaları (96 - 99)
96. Kıta: Hangi dalgayla batmıştınız siz
Olup biteni kabullenmiş “hukuki” bir duruş,
Haşlanmış beyin, kollar kalkmıyor altı batman,
Komutan huzursuz, şu kışlanın kapısı dar.
Kahramanları intihar eden bir ordu, diyor Bilge,
Savaşma yeteneğini kaybeder, var düşün.
Koca Genelkurmay başkanı suçunu itiraf ediyor,
Amerika’ya karşı harekat yaptım, efendim.
13. Ağır Ceza Mahkemesi gerilim dizisi çekiyor:
Hangi dalgayla batırılmıştınız amiralim siz?
97. Kıta: Beni vatanseverlerle karıştırmayın
Hayret içinde, ama aynı zamanda heyetiniz
Hocanın gayretini de anlamış olacak ki,
Sapına kadar Amerikancıyım, diye af diliyor.
Dilekçesini Necip Fazıl yazıyor kıssadan kıssa:
Amerikan bahriyelisinin bacak arasında mütalaa
Edilmek istiyor, metres muamelesi meselesi.
Beni vatanseverlerle karıştırmayın, başkan ha!
Amerikancı olmakta ne var ayol, asil iş,
Kucağına oturduğuna biraz cilve yapmaktır.
98. Kıta: Beni bende deyin, bendeyim
Dünyanın kumanda merkezinde bir ülke,
Öylesine geçirilmiş ki ele, iç organlarından.
Gerçek düşman, seni bağlamış sanal düşmanla,
Rüyalarına girmiş şeytan, Müslümansın ya,
Bir de Yunus’tan beyitler okuyor Amerikalıya:
Bak hele, ontolojik bir devrim meselesi denilebilir,
Dilersen varlığını, dilediğin güce armağan et.
İstersen iktidarını emanete bırak, gez dolaş gel,
Başa dön: Beni bende deyin, bendeyim!
99. Kıta: Çoktan açıldı bayrak
Uyumayan bir karargah var: Aydınlıkçılar.
11. dalga, 12. dalga, 13. dalga, 15. dalga say!
Sürün yurtseverleri beton ambarlara, sürün.
Türk varlığına bu şiddet nerede duracak?
Dalgalarla boğuşan yeni Bandırma Vapuru bu:
Makine dairesinde fedailerin kasları gergin.
Mahkemeniz, diyor Bilge, Amerikanca konuşuyor,
Fakat geç kaldınız, çoktan açıldı bayrak:
Dalgalan sen de şafaklar gibi ey nazlı hilal!