Sırat Köprüsü nasıl geçilecek

Doğu Akdeniz’de tatbikat sırasında; İTALYAN komutanın emri ile, YUNAN AMİRAL komutasındaki ALMAN FIRKATEYNİNDE bulunan Alman askerleri Libya’ya insani malzeme taşıyan Türk bandralı gemiyi, uluslararası yasalara aykırı şekilde durdurarak aradı.

Buna resmi korsanlık da diyebiliriz.

Türkiye, Atlantik sistemi ile yolları ayırmaya karar verdi. Bunun gereği olan Kuzey Irak, Kuzey Suriye’de kukla devletin yolunu kesmek, PKK’yı hendeklere gömmek, Atlantik gladyosunun silahlı gücü olan FETÖ’yü devlet içinden olduğu gibi, ordunun içinden hem de silahla temizleme, Kıbrıs’ı tekrar Asya’ya kazanma vb. gibi siyasi ve askeri kararlarını uyguladı.

Siyasi ve askeri kararlar yanında ekonomik uygulamalarda zincirin halkaları olarak devreye sokulmaya başlandı. Cari açığı kapatmak için tekrar KİT’leri kurmak sokmak. Etibank’ı tekrar canlandırmak kritik sektörlerde tekrar kamunun devreye girmesi (telekomünikasyon). Doğal gaz kaynaklarının bulunması. Üretim ve istihdamın, ekonomik programlarda artık önlerde yer alması. Bunlara daha ekleme yapabiliriz.

KAPATMA RİSKİ ÇOK YÜKSEK

Türkiye, 2018’de Trump’ın biz başlattık dediği, Rahip Brunson krizi içindeyken, 2020 yılbaşında ayrıca pandemi tarafından tetiklenen dünya krizini de yaşamaya başladı.

Türkiye yavaş yavaş kapanmaya doğru gidiyor. Çarşamba günü Bilim Kurulu toplantısı sonucunu açıklayan Sağlık Bakanı Sn. Koca, durumun hiç iyi olmadığını söyledi. Geçen hafta alınan önlemlerin sonucunun gelecek haftaya belli olacağı ona göre ek tedbirlerin alınabileceğini ekledi.

Hepimiz biliyoruz ki. Hükümet bir gün daha geç sistemi kapamaya çalışıyor. Kapanma başlarsa aylarca sürecek. Daha kara kış bastırmadı, havalar idare edecek şekilde gidiyor. Henüz, Kovit-19’un yayılmasını süratlendirecek, eve tam kapanma sürecine girmedik. Zamanı geliyor.

Ekonomiyi kapatma riski çok yüksek.

BAŞKA ŞANSIMIZ YOK MU?

Hükümet, ekonomi kapandığında oluşacak ihtiyaçlar için sıcak paraya izin verdi. Sıcak para bir ölçüde girdi.

Daha önce de yazmıştım. Bu ayı idare ettik. Aralık var, ocak, şubat, mart, nisan hatta mayıs ve haziran var.

Burada gerekecek parayı. İlave tavizler vererek mi bulacağız.

Sadece başlangıçta bile, tüm uyuyan hücreler uyandı. Cumhurbaşkanı'nın burnunun dibinden, Bülent Arınç; Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş’a özgürlük istedi.

Artan faiz oranları hakkında şimdiden, bu yetmez, zaten faizler burada idi. Sadece malumun ilanı oldu deniyor.

Türkiye’nin başka şansı yok mu? Bu darboğazdan, Sırat Köprüsü'nden geçerken ne yapacağız.

Aslında Türkiye’nin şansı var.

Çok uzakta da değil. Yanında, İran. Aşağıdaki tabloda Türkiye’nin 2012 yılından bu yana İran ile ticaretinin rakamları bulunmaktadır.

Türkiye İstatistik Kurumu sitesinden aldığım istatistiklerden 2012 yılı petrol ve doğalgaz ithalat verilerine ulaşamadım.

Yine de, rakamlar çok önemli bir gerçeği yansıtmaktadır. 2012 yılında yaklaşık 22 milyar dolarlık toplam ticaret var.

İRAN İLE İŞBİRLİĞİ

Bu tutar 2020 yılı Temmuz ayı itibarıyla 2.2 milyar dolar. Yılsonunda ancak 4 milyar doları bulur.

Öncelikle bir tespit, sekiz yılda İran ile ticaretimiz 22 milyar dolardan, 4 milyar dolara düşmüş. Bu tutarın 30-40 milyar dolarlara çıkmaması için hiçbir engel yok (ABD yaptırımları haricinde).

İran’a yaptığımız ihracatın yelpazesi çok geniş. Burada dökmeme imkân yok. Şöyle de diyebiliriz, ürettiğimiz her türlü ürünü satabileceğimiz bir pazar var.

İran’da ise, bizim en çok cari açık nedenimiz olan petrol ve doğalgaz var.

İran ile daha önce deneyimlediğimiz takas usulü ticaret var. Ben de uygulamasını bizzat yaptığım için biliyorum. Her iki taraf da gayet rahat uygulamıştı.

Özellikle enerji ihtiyacımız için rahatlıkla gidebileceğimiz, sınır komşumuz. Rahatlıkla ticaret yapabileceğimiz, insanlarımız birbirlerini tanıyor. Her iki tarafın tüccarının tanışmaya dahi ihtiyacı yok. Birbirlerini tanıyorlar.

TAVİZLERİN SONU GELMEZ

Kısacası, SICAK PARAYA İHTİYAÇ YOK.

Sadece son bir karar. Atlantik artık, uluslararası hukukta toprağımız sayılan ticari gemimize dahi korsanlık yaparak yolunu kesti ve arama yaptı.

Onlarla birlikte önümüzdeki dönem hiç kolay olmayacak.

Asya’daki komşularımızla daha hızlı bağlar kurmalıyız. İran’la başlangıç Suriye’yi ardına kadar açar. Bitmiş, inşaat sektörümüze sınırsız iş olanağı.

Atlantik daha fazla taviz isteyecektir. Taviz verdikçe sonu gelmeyecektir.

Çözüm ASYA’da.