Sözlüklere kızmak...
Türkçe sözlükler konusunda yazılacak, söylenecek çok şey var. Ben Türkçe sözlükleri öteden beri eksik ve yetersiz bulanlardanım. Sözlüklerimizi, tesadüfen bir araya gelmiş sözcükler topluluğu, diye tanımlarım. Çünkü sözlüklerimiz geniş bir derleme ve tarama çalışmasının ürünü değildir. Ayrıca tanımların çoğu eskimiş. Sözlük işi, büyük bir ekiple ve parayla yapılır; Atatürk bu işler için mirasının büyük bir bölümünü TDK’ye bıraktı, bu çalışmaları da doğal olarak öncelikle bu kurumdan bekliyoruz.
Son günlerde “müsait” sözcüğünün tanımıyla ilgi olarak sözlüklerimiz kadınlarımızın bir kez daha tepkisiyle karşılaştı. “Müsait”, “yollu” gibi sözcüklere verilen anlamlar, belki de bir dil hurafesini aklımıza getirecek: Türkçe lastikli bir dil midir?
Hayır, bu anlamda Türkçenin öteki dillerden hiçbir farkı yok. Bütün diller esnek, değişken, canlı bir dizgedir. Dilbilimcilere göre, sözcüklerin anlamları yoktur, kullanımları vardır. Buradan şunu da anlayabilirsiniz; yalnız Türkçe değil, bütün diller lastiklidir, yani esnektir. Oktavio Paz bu durumu şöyle bir örnekle açıklar: Sandalye oturmak için icat olunmuş bir araçtır, ancak ayağınızın altına alıp duvardaki resmi ya da tavandaki ampulü değiştirebilirsiniz. Sözcükler de böyledir, ilk anlamlarıyla sınırlı kalmazlar, sandalye gibi onu başka işlerde de kullanabilirsiniz. Sözcüklerin giderek kötü anlamlar yüklenmesi yalnız kadınlarla ilgili sözcüklerde değil, az da olsa erkeklerle ilgili sözcüklerde de karşımıza çıkıyor. “Oğlan” sözcüğünün kötü anlamda kullanılmasının önüne geçebildik mi? Sözlükler bu anlamları yok sayamazlar. Çünkü sözlükler bize yalnız bir sözcüğün nerede kullanılacağını değil, nerede kullanılmayacağını da öğretirler.
Sözlüklere kızarak kadın hakları mücadelesi verilmez. Bir toplumun kültürü diline yansır, dilde kendini gösterir. Dolayısıyla sözlüklerde de karşımıza çıkar. Bunun sorumlusu sözlük yazarları değildir.
TDK’nin tepki gören “müsait” tanımına yeniden bir bakalım: “2. Flört etmeye hazır olan, kolayca flört edebilen (kadın).”
Burada yanlış kullanılan bence “flört” sözcüğüdür, bu tanım bu nedenle değişmeli. Argoda ya da teklifsiz konuşmalarda, “Müsait kadın” sözü, “kolay elde edilen kadın” anlamına geliyorsa, sözlükler elbette bunu görmezden gelemezler. Ancak tanım doğru yazılmalı.