‘Tarih yazan’ adam da kaçtı!

Kumpas soruşturmalarını başlatan dönemin “özel yetkili savcıları” Zekeriya Öz ve Celal Kara’dan sonra, Fethullah Gülen Örgütü’nün en önemli isimlerinden Tuncay Opçin de yurt dışına kaçmış... “Tuncay Opçin de kim?” mi diyorsunuz?“Tarihi yeniden yazan, düzenlediği ya da elde ettiği sahte belgelerle Türkiye’nin 10 yılını çalan adam” desem yeterli olur mu?Kendisi, Balyoz Soruşturması’nın açılmasına neden olan meşhur “bavul”u, Taraf’ın Fethullahçı muhabiri Mehmet Baransu’ya teslim eden kişi...Bu bilgiler yetmediyse; Aydınlık yazarı Hikmet Çiçek’in 1 Nisan 2012’de, onu anlattığı bir yazıdan alıntı yapalım:***“Taraf yazarı Mehmet Baransu ile birlikte ‘Pirus’ isimli kitabı yazan Tuncay Opçin, Deniz Kuvvetleri’nden atılma eski bir asker. Opçin de tıpkı Baransu ve Faruk Mercan gibi Amerika Birleşik Devletleri’nde tedrisattan geçti.Ürettiği belgeleri, ilgili dağıtımlara vermesiyle biliniyor.”***Mehmet Baransu’ya o şaibeli bavulu verdiği ve adı onlarca tuhaf olaya karıştığı halde Tuncay Opçin hakkında bugüne kadar tek dava bile açılmadığını söylesem; sanırım şaşırmazsınız!İşte; bu arkadaş, kendi ifadesiyle “elini kolunu sallayarak uçağa binmiş” ve tüymüş...Belli ki birileri Ergenekon, Balyoz gibi kumpas davalarında yeni bir aşamaya geçilmesinden; yani gerçeklerin ortaya çıkmasından korkuyor...Düne kadar “suçlayanlar”ın, “suçlu” olduklarının ortaya çıkmasından endişe ediyor...O yüzden düne kadar kullandıkları bu adamları, yakalanıp kendilerine zarar vermemesi için yurtdışına kaçırıyor...***Sizi daha fazla yormayayım; benden duymaya çok alışık olmadığınız bir yorumla olayı özetleyeyim:Kumpas davaları, CIA’in işiydi...Kurmayı planladıkları “Büyük Kürdistan”a karşı çıkabilecek tüm aydınları ve askerleri etkisiz hale getirmeleri gerekiyordu. Bunun için, kendilerine bağlı Fethullah Gülen Örgütü aracılığıyla o kumpasları kurdular.AKP iktidarı da buna destek verdi; ne de olsa “azılı” muhaliflerinden kurtulacaktı.***Sonuçta yurtsever gazeteciler, yazarlar, siyasetçiler, hukukçular ve askerler tasfiye edildi.Bunun için ABD’de “özenle” üretilen sahte belgeler ve CD’ler kullanıldı.Tuncay Güney gibi bir şarlatanı tanık yaptılar; hakkında yakalama kararı olmasına rağmen 7 yıldır Türkiye’ye göndermediler.Şimdi de Türkiye’deki “özel görevli elemanlarını” tek tek topluyorlar...Çünkü “görev” bitti, bundan sonrası, bu “ara dönem”de palazlandırılan PKK’nın işi!***Kaçmak için sırasını bekleyenler arasında başka kimler mi var?Ne bileyim ben; bazı sözde gazeteciler gibi CIA’den maaş mı alıyorum?
ULUFE! AKP, kurulacak Seçim Hükümeti’ne üye vermeyeceklerini açıklayan CHP ve MHP’nin kontenjanlarına “Akil İnsanlar” arasından bakan atamaya hazırlanıyormuş...Düşünülen isimlerden üçü, Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatlarını kayıtsız şartsız yerine getiren Kadir İnanır, Hülya Koçyiğit ve Orhan Gencebay’mış...Aynı heyette yer alan Yılmaz Erdoğan ve Lale Mansur’a haksızlık ediliyor... Çünkü ikisi de bu süreçte; en az adı geçen üçlü kadar hizmet (!) etti...Bence Kültür Bakanlığı, beşi arasında paylaştırılsın! Her gün biri yapsın...Maksat “sarayın artistleri”ne “ulufe” dağıtmak değil mi; hepsi ödüllendirilsin!
GÜNÜN SORUSUPKK dün de Beytüşşebap’taki bir Jandarma karakoluna saldırdı ve Yüzbaşı Ali Alkan’ı şehit etti. Bu arada HDP’li 150 gönüllünün PKK’ya “canlı kalkan” olmak için Diyarbakır’ın kırsalına çıktığı haberi geldi. Sorum bu arkadaşlara:Türk askerinin kılınıza zarar vermeyeceğinden eminsiniz ve bu sayede rahatça kahramanlık taslıyorsunuz. Peki; biz de “canlı kalkan” oluşturup askerimizin önüne geçmeye kalksak, sahip çıktığınız o PKK’nın hepimizi birden katletmeyeceğini söyleyebilir misiniz?

SÖZ SİZDE... (156+105) Abdullah Bey’e soru sormaya okurumuz Mustafa Deliorman’la devam ediyoruz. Sizin de Abdullah Bey’e soracağınız ya da söyleyeceğiniz bir şey varsa mustafa0mutlu@gmail.com’a göndermenizi bekliyorum.***“Abdullah Bey...Demokrasi sayesinde Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nde 11. Cumhurbaşkanı olarak görev yaptınız... Mustafa Mutlu’nun 260 gündür kamuoyunu aydınlatmak adına sorduğu soruları maalesef bugüne kadar yanıtlamadınız. ‘Ahde vefa’nın anlamını iyi bilirsiniz... Geçtiğimiz günlerde sizin de kurucusu olduğunuz Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kuruluş yıldönümü kutlamaları vardı... Davet edilmediğinizi öğrendik... Yapılan açıklamada ise, ‘sehven’ diye bir sözcük kullanıldı. Eminim bu vefasızlık sizi üzmüştür.Size yapılan bu vefasızlığı, siz de halka yapmayın! Sorulara cevap verin. Zira bu cevapları öğrenmek tüm halkın hakkıdır.”
GÜNÜN İSYANIHükümet memur aylıklarına 2016’nın ilk 6 ayı için sadece yüzde 6, ikinci 6 ayı için ise yüzde 5 zam yapmış... Fakat, “düşük” Çalışma Bakanı, “Cuma günlerini tatil yapacağız” diye müjde (!) vermiş...Gelecek yıl yapılacak zam, dolar kurundaki son 6 aylık artışı bile karşılamıyor ama Yaşar Nuri Öztürk’ün deyişiyle Bakan Bey, yine “Allah”la aldatıyor! İsyanım çalışanların hakkını satan yobaz ve yandaş sendikacılara:Laik Cumhuriyet’in memurusunuz diye size ödediğimiz maaşlar zehir zıkkım olsun!