Trump’tan vur emri

ABD Başkanı Trump 22 Nisan 2020 günü “Basra Körfezi ve çevresindeki ABD Donanması'na ait gemilerin taciz edilmesi halinde İran güçlerine ait hücumbotlarının vurulması” talimatı verdi.

Bayram değil, seyran değil, tüm dünya canı ile uğraşırken, bu emrin ne anlamı var.

Kimberley Amadeo adlı ABD’li bir ekonomi gazetecisinin 23 Nisan 2020 günü yazdığı bir makalede, kaya petrolü üretiminin Amerika’da 2014 yılında günlük petrol üretiminin 8.8 milyon varilden, 2019’da 12.2 milyon varile çıkardığını yazmaktadır. Bu miktarın aynı zamanda Amerika’nın dünyanın en büyük petrol üreticisi durumuna gelmesini, aynı zamanda da petrol ihracatçısı bir ülke olmasını sağlamıştır.

TİCARİ ANLAMI YOK

Mart başında, dünyanın en büyük petrol ithalatçısı Çin’in salgın nedeni ile üretimini durdurması, dünya tedarik zincirinde kırılma yaşanması, petrol talebini düşürmüştü. Bu talep düşüşüne karşın OPEC + (OPEC petrol ihraç eden ülkeler birliğidir. Ancak Rusya, Amerika gibi ülkeler bu örgütün dışında olduğu için onların da katıldığı toplantılara OPEC + denmektedir.) toplantısında Rusya’nın, Suudi Arabistan’ın petrol üretiminde düşüş teklifini reddetmesi üstüne, Arabistan’ın günlük üretimi artırma kararı alması üzerine mart ayı başında petrol fiyatları birden bire; Brent petrol fiyatı 60 dolardan 30 dolara kadar düşmüştü. Geçen hafta ise Amerika’da petrol fiyatları birdenbire – (eksi) 40 dolara kadar düştü. Bir varil petrol alana, üzerine 40 dolar vermek gibi ticari olarak hiçbir anlam ifade etmeyen bir fiyat oluştu.

KUMARBAZ OYUNU

Ertesi gün durum anlaşıldı. Petrol talebi çok düşük olduğu için üretilen petrolü depolayacak alan kalmamıştı. Petrol kuyusunda üretim durursa, kuyu kapanma tehlikesi ile karşılaşırmış. Üreticiler bu nedenle üretimi durduramamışlar. Bir de Amerikalılar her şeyi alıp sattıkları için, petrol piyasasında da ikinci piyasa oluşmuş. Gerçek petrol alıcısı olmayan kişiler (Ben kumarbaz diyorum) petrol fiyatları ile ilgili beklentileri nedeniyle, bu piyasalara sürülen vadeli kâğıtlardan almışlar. Ancak bu vadeli kâğıtların vade sonunda fiziki teslimleri gerektiği, kumarbazların petrol depolayacak yerleri olmaması, gerçek petrol tüccarlarının bu kâğıtları almaması nedeniyle, kumarbazlar fiyatları düşürmüşler.

ABD'Yİ İKİ ŞEKİLDE ETKİLER

Petrol fiyatları ABD’yi iki şekilde etkiliyor.

Birinden yukarıda bahsettik. Özellikle 2008 krizinden sonra ABD üretim gücünü artırmak için, dünyada bilinen petrol üretim şeklinden farklı olarak, kayaların içine emili olarak bulunan kaya petrolünü üretmeye başlayarak, dünyanın en büyük petrol üreticisi, aynı zamanda petrol ihracatçısı konuma geldi. Bu günkü petrol fiyatları, üretme maliyeti 50-55 dolar/varil olan kaya gazı petrolünün üretiminin devamını olanaksız kılıyor.

Ancak, bence esas neden başka. Daha önce petro-doları yazmıştım. ABD, 1971 yılında altın-dolar karşılığı sistemi terk ettikten sonra, doların rezerv para olarak devamını sağlamak amacı ile Suudi Arabistan ile anlaşarak petrol fiyatının dolar üzerinden işlem görmesini sağlamıştı. Bu da Amerika’nın dolar ihraç ederek, üretmeden refah düzeyinin aşırı yükselmesine neden olmuştu.

SİSTEM TEHLİKEYE GİRDİ

Petrol de hem talep düşüyor, hem fiyat düşüyor.

Sonucu nedir.

Dünyanın en büyük ticaret malı olan petrol ve petrol ürünlerindeki talep ve fiyat düşüşü, dolara olan talebi de çok hızlı ve çok yüksek şekilde düşürecektir.

ABD’ye, çalışmadan refah sağlayan sistem tehlikeye giriyor.

Trump, eğer Basra Körfezi'nde güvenlik krizi doğurursa, dünyanın en büyük petrol trafiğinin yaşandığı bölgedeki kriz nedeniyle petrol fiyatları artar.

ABD işte bunun hesabını yapıyor. Yoksa “Bayram değil, seyran değil.”