Tüm Atatürkçülere sesleniyorum: Ulusal Kanal’da toplanalım

Bağımsız ve patronsuz medyanın ne kadar önemli olduğunu Doğan Medya'nın iktidara çok yakın olan hatta onun sesi diyebileceğimiz Demirören grubuna satılması ile daha da iyi anlamış olduk. Artık medyada AKP lehine bir tekelleşmeye gidiliyor. Böylece tüm medya kuruluşları iktidarın kontrolüne girecek. Ama bunun istisnaları da var; en başında ise Ulusal Kanal geliyor.

ULUSAL KANAL'IN MİSYONU

Ulusal Kanal; Atatürkçü, vatansever, milli ve çağdaşlığı savunan duruşu ile Ergenekon davası sürecinde FETÖ’ye ve haksızlıklara karşı en büyük mücadeleyi veren televizyon kanallarının başında geliyor.
Hatırlayın! Silivri duvarlarının yıkılması mücadelesini bize en güzel ve heyecanlı biçimde Ulusal Kanal vermedi mi? Tüm evlerde herkes Ulusal Kanal'a kitlenmemiş miydi?
Ulusal Kanal, gençliğin ateşini en iyi sunan kanal olarak önemli görevler yaptı ve yapıyor.

ULUSAL KANAL YAŞAMALI!

Büyük olanaksızlıklar içinde yorulmaz vatanseverlerin kurduğu ve gönüllüleri ile gelişen ve yaşayan Ulusal Kanal, bağımsız medyanın kaybolduğu bu dönemde yaşamalı ve çok gelişmeli.
Hangi partiden olursa olsun tüm Atatürkçüler, çağdaşlığı savunan ilericiler, bir ayağı Orta Çağ’da olmayanlar, adaleti savunanlar, vatanseverler Ulusal Kanal'ı merkez yapmalı. Burada toplanmalıyız. Gidişat kötü. Güçlerimizi birleştirmezsek avcılar bizleri de avlar!
Bu nedenle sermayesi izleyicileri ve gönüllülerden ibaret olan Ulusal Kanal’a bu desteklerin aratarak devam etmesi gerekiyor.

ULUSAL RADYO

Ulusal Kanal, zengin kadrosu ve içeriği avantajı ile Ulusal Radyo kurma çalışmaları içinde. Ulusal Kanal'ın yanında bir radyo çok önemli bir boşluğu dolduracak.
Bu proje için ciddi bir fizibilite yapılıyor. Proje en kısa zamanda kamuoyunun dikkatine sunulacak.
Trafikte giderken, dinlenirken ve her fırsatta gerçek haberleri Ulusal Radyo'dan dinleyebileceksiniz.

BAĞIMSIZ KALMANIN ŞARTLARI

Patronsuz ve bağımsız bir medyanın en önemli maddi ve manevi kaynağı gazeteyi okuyan, televizyonu izleyen, radyoyu dinleyenlerdir. Yani bağışçıları, destekçileri ve gönüllüleridir. Zaten bu sayede ayakta kalırlar ve avcılara yem olmaktan kurtulurlar. Ulusal Kanal da bu konuda örnek bir televizyon.
Ulusal Kanal'ın destekçilerin ve gönüllülerin katkılarının temelinde Atatürk’e olan bağlılığı, vatansever oluşu, vatanın bekasını savunması, milli duruşu, çağdaş ve laikliğin savunucusu olması ve gençlere ve kadınlara verdiği önemdir. Yani taşıdığı misyondur.

KARANLIKLARDA ÇÖZÜM

Ülkemiz sistem yönünden kitlenmiş, yapılan yanlışlıkların doğrulardan daha fazla olması nedeniyle siyaseten ve ekonomik olarak tünele girmiş durumda. İşte tünelin sonuna yani aydınlığa bir an önce çıkmak için Ulusal Kanal'ın önemli işlevleri olacaktır.
Bunları sayalım:
* Kısacık ömrüne büyük işler sığdırmış, yüce Türk milleti ile bu cennet vatanı bizlere hediye etmiş Atatürk’ü unutturmayacak. Uygarlık Projesini her vesile ile bizlere gösterecek.
* Bu ülkenin çağdaşlığını temsil eden kadınlarımızın baş tacı edildiği bir ülkenin yaratılmasına katkı sunacak.
* Geleceğin çağdaş ülkesini yeniden kurmada çelik iradeli, ufukları geniş, yürekleri vatan aşkı ile dolu gençlere güvenmekte ne kadar haklı olduğumuzu bize hatırlatacak.
* Medeni dünyada Türk milletinin şahlanışını bize yansıtacak.

DESTEKLERİMİZ ŞART!

Bu misyonu yerine getirmeye azimli Ulusal Kanal kadroları bizden projelerine destek beklemektedir. Para istemiyorlar. Uygarlık Projesine ortak olmanız isteniyor. Bağımsızlık madem ki kaderimiz; bunun için sırt sırta verme zamanı.
İhtiyacımız, bağımsız ve patronsuz medya. Çünkü avcılar aç ve av peşinde...