Ulusal Kanal'ımız

Ergenekon ve Balyoz dava sürecini hatırlayın. Yıllarca süren bir direniş mücadelesini ayrıntılı biçimde ve sürekli bize aktaran tek televizyon Ulusal Kanal’dı. TGB'li gençlerin nasıl bir gençlik olduğunu Ulusal Kanal vasıtasıyla daha iyi görüyorduk. Büyük adaletsizliğe direnen her kesimden her düşünceden insanın sesiydi ve en çok izlenen televizyondu Ulusal Kanal.
Turan Özlükaptanlığında bin bir zorlukla yayınını sürdüren Ulusal Kanal usta Gülgün Feyman, Can Karadut, Halil Nebiler, Filiz Atıcı,Umut Tezerer, Hayati Asılyazıcı, Hüseyin Mert, Devrim Küfteoğlu, Seval Yurtçiçek ve ismini sayamadığım nice kahramanların çekim ve mücadele merkezi idi. Küçücük ücretlerle ve binbir zorlukla görev yapmanın büyüsü neredeydi? Başka medya kuruluşlarındaki meslektaşlarına göre bu eziyeti çekmenin nedeni neydi? Kar kış demeden yollara düşmenin anlamı var mıydı? Tek cevap var: o da büyük haksızlığa çelik gibi irade ile direnme gücü ve vatan aşkı…
Sonraları kumpas davaları çöküp ülke rahatlayınca Ulusal Kanal’ı az izler olduk. Yıllarca süren mücadeleli günler bitince heyecan azaldı ve insanlar o günleri unuttu ve Ulusal Kanal’ı izlemeyerek ona vefasızlık yapmaya başladık. Elbette izlenmeyi etkileyen birçok sebep var. Bunların başında Digitürk’te olmamak var. Sürekli kanal değiştirmeyi sağlayan kumanda da olmama büyük dezavantaj. Ülkenin merkez medyaya esir olması, teknik ve mali olanaksızlıklar ve sermayenin böyle bir kanalı yaşatmak için reklam ve ilan vermede çekingen ve cimri davranması diğer önemli sebepler.
***
Bütün bu zorlukları aşmak amacıyla Ulusal Kanal’da yeni bir dönem başlıyor. Bizim gibi 50 yaş üstü insanlar yerini deneyimlerini aktarmak ve onlara abilik yapmak üzere gençlere terk ediyor. Ulusal Kanal’ın da içinde bulunduğu Görev Holding modelinde yer alan şirketlerin üst düzey yöneticileri artık gençlerden oluşuyor.
Ulusal Kanal da yeni atılım dönemine gençlerle giriyor. TGB’nin kurucu başkanı Adnan Türkan Ulusal Kanal şirketlerinin yönetim kurulu başkanı, TGB’nin son başkanı Çağdaş Cengizgenel yayın yönetmeni, Mustafa Kayagenel müdür olarak görev yapacak. Üç genç ellerini taşın altına atarak yeni dönemde bize müthiş bir kanal izletme çabasına girmiş durumdalar. Sanırım büyük sürprizler bizi bekliyor…
***
Ama bu gençlere yardım etmek lazım. Nasıl mı? Biz çözüm seçeneklerini aşağıda sıralamak istiyoruz
*Türksat dövizli ödemeleri ağır bir külfet. Bu ödemeleri garanti altına almak için sürekli bir gelire ihtiyaç var.
*Digitürk’e katılmayı sağlamak gerekiyor. Hem ödenecek parayı bulmak hem de ilgilileri yasal hakkın uygulamaya geçmesi için ikna etmek.
*Reklam verenlerin çekinmelerine gerek yok. Ulusal Kanal vatan hainliği yapmıyor. Gizli hesaplar peşinde değil. Tek amacı vatan sevgisi ve bütünlüğü. Yansıttığı siyasi görüşlerin tamamını benimsemek zorunlu değiliz. Ortak payda da gerçekleri yansıtma ve vatan var. Bu da hepimiz için yeterli.
*Güzel programlar yapmanın maliyeti var. Örneğin ben Adnan Türkan’a “yaşayan sanatçıların yaşantılarını yansıtan” bir program önerdim. Aldığım yanıt: dış çekimler çok olacağı için bayağı külfetli olur..
Bu durumda ne yapmalıyız?
*Görev Vakfı'na yapılacak gayrimenkul bağışları çok büyük oranda sorunları çözer.
*Zengin programlara sponsor olmakla birçok program yapılabilir ve izlenme artar ve bu durum reklam verenlerin ilgisini çeker.
*Yeni bir bina ve teknik altyapı için seferberliğe girişebiliriz.
***
Bunları bugün size anlatmamızın bir sebebi var: Halil Nebiler. Ulusal Kanal’la özdeşleşmiş ve 10 yıldır sebatla “Halil Nebiler ile TV Gazetesi” programını yapan Halil Nebiler’in bu akşam 10.yılını kutlama yemeği var. O, programda aksırsa da, kızsa da müthiş işler yapan adam. Onu seven çok. Bizim de eski dostumuz.
Teşekkürler! Halil Nebiler. Ulusal Kanal’ın geldiği noktayı hatırlatmamız konusunda bize ilham verdin.
Halil Nebiler’e nice yıllar program yapmasını ve Ulusal Kanal için yeniden eski günleri diliyor, haydi gençlere destek olalım diyoruz…