Viyana’da Marksist izler 

Kadim Ülker 

 Her şey Avusturya Sosyal Demokrat Partisi’nin (SPÖ) yeni genel başkanının seçilmesi ile başladı. Genel Başkan Andreas Babler başkan seçilmeden önce kendisini “Marksist” olarak adlandırdı. Aslında bu adlandırma nostaljik bir ifade gibi görünüyordu.  Bilindiği gibi Avusturya dünya siyasi literatürüne iki kavram hediye etti: Avusturya Faşizmi (Austrofaschismus) ve Avusturya Sosyalizmi (Austria Sozialismus) ya da Avusturya Marksizmi, (Austromarxismus). 

Babler, burada “Ben Marksistim” derken aslında Avusturya Marksizmini kastetmişti. Kısaca Avusturya Marksizmi ile Marksist Leninist anlayış arasındaki fark: Birisi Sovyet Sosyalist Cumhuriyetinin başını çektiği Marksist Leninist anlayışı, diğeri ise Avusturya’nın kabul ettiği Marksist anlayış. Avusturya Marksizminin teorisyeni ve kurucusu Viktor Adler’dir. 1852 doğumlu Viktor Adler kent soylu bir ailenin çocuğudur ve tıp eğitimi alır. 1889 yılında adı daha sonra Avusturya Sosyalist Partisi (SPÖ) olacak olan Avusturya Sosyal Demokrat İşçi Partisi’ni kurar. Adler o yıllarda, Karl Marx’ın yakın arkadaşı olan ve Marksizm’e önemli katkıları bulunan Friedrich Engels ile dostdur. Viktor Adler o dönemde Avusturya’da birçok siyasi grubu partisinde birleştirir. Tek hedefi, işçilerin yaşam şartlarını iyileştirmektir. 

Viktor Adler’in kurmuş olduğu Sosyal Demokrat İşçi Partisi daha sonra adını Avusturya Sosyalist Partisi olarak değiştirir. SPÖ’nün “Sosyalist” isminin yeri ise 1990’larda “Sosyal Demokrat” olarak tekrar değiştirilir. O günde beri bu isim kullanılır. Bu değişiklikten itibaren de  işçilerin temsilcisi bir parti olmaktan uzaklaşır. İşçiler seçimlerde kendilerini savunan parti olarak aşırı sağcı Avusturya Özgürlükçü Partisi’ni (FPÖ) gördüler.  Dar gelirli işçiler gıda ürünlerinden, enerjiye, oradan kiraya kadar birçok alanda ekonomik sıkıntılar içinde bulunurken, yapılan son yerel seçimlerde hem FPÖ hem de Avusturya Komünist Partisi (KPÖ) ciddi seçim başarısı elde ettiler ve oylarını artırdılar. 

KPÖ ve FPÖ’nün seçim başarısından mıdır yoksa gerçekten Marksist tutumundan mıdır, SPÖ’nün çiçeği burnundaki yeni Genel Başkanı Andreas Babler, siyasi ve ekonomik gelişmelerden, biraz da geçmişe duyulan özlemle “Marksist” olduğunu dile getirir. Babler’in Marksist olduğunu söylemesinden sonra hangi Marksizm tartışması Avusturya’nın gündemine oturdu. Diğer taraftan koalisyon hükümetinin büyük ortağı Avusturya Halk Partisi (ÖVP) Viyana Eyalet politikacıları kolları sıvadılar ve Karl Marx ve Marksist izleri Viyana’dan sileceklerini açıkladılar. Seçimde en büyük rakipler ‘SPÖ’yü buradan vurabiliriz’ diye düşünmüş olabilirler. 

Viyana Belediyesi ve eyaleti sürekli Avusturya Sosyal Demokrat İşçi Partisi, Avusturya Sosyalist Partisi ve Avusturya Sosyal Demokrat Partisi (SPÖ) tarafından yönetildiği için kentte yeterince Marksist izler vardır. Karl Marx izinin en büyüğü kentte bulunan Karl Marx Hof’tur. Karl Marx Hof, kentin değil dünyanın en büyük sosyal konut kompleksidir.  

 Viyana, Birinci Dünya Savaşı sonrasında çok ciddi sorunlarla boğuşur. Bu sorunlardan birisi de konut sorunudur. Tuna nehri boyunca bir kilometrelik uzunluğunda ve 150 bin metrekarelik bir alana sosyal demokrat belediye tarafından büyük bir site inşa etmek istenir. Avusturya’nın en önemli mimarlarından Otto Wagner’in öğrencisi Karl Ehn bu iş için görevlendirilir.  Wagner ve Ehn 1927 ile 1930 yılları arasında 1382 daireden oluşan ve 5500 kişinin ikamet edeceği siteyi inşa eder. 150 bin metrekarelik alana inşa edilen bu site bir askeri garnizon biçimindedir: Büyük bir kapıyla geniş bir yeşil alana girilir. Site içerisine yeşil alanın dışında çocuk yuvası, yüzme havuzu, hamamlar, dükkanlar, oyun alanları, çamaşırhaneler ve bir de kütüphane bulunur.

Bu site, onca yoksulluk arasında sosyal demokratların rüştünü ispat ettiği bir site olarak kabul edilir ve siteye Viyana Belediyesi tarafından Karl Marx Hof (Karl Marx Avlusu) adı verilir.  

Sitede ikamet eden işçiler, Avusturya Faşizmine karşı vermiş oldukları 1934 yılında Şubat direnişi ile Karl Marx Hof adını dünyaya duyurdular. Karl Marx Hof’da ikamet edenler 1934 yılı şubat ayındaki Avusturya Faşistlerinin saldırısına direnirler. Faşistler ise Karl Marx Hof’u yukarıdan topa tutarlar, siteyi abluka altına alırlar ve Karl Marx’daki direnişi kırarlar. Direnişin kırılması sonrasında Karl Marx Hof adını Heiligenstaedter Hof olarak değiştirirler. Karl Marx Hof sitesinin ismi 1945 yılına kadar Heiligenstaedter Hof olarak kalır.  Faşizmin yenilgisi ile 1945 site tekrar eski adı Karl Marx Hof adına kavuşur. O gün bu gündür sitenin adı Karl Marx Hof olarak kalır. Şimdi Viyana’nın ÖVP’li politikacıları bu ismi kaldırmak istediklerini açıkladılar. 

Sadece Karl Marx Hof’un adı değiştirilmek istenmiyor, “Marksist izleri kaldıracağız” diyorlar.  Başka hangi Marksist izler bulunmaktadır kentte? Bunlardan biri Friedrich Engels’dir. Karl Marx ismi Viyana’da olur da Friedrich Engels ismi olmaz mı? Friedrich Engels ismi de Viyana'nın Floridsdorf mahallesinin merkezi olan bir alana verilir. Rudolf Perco isimli bir şehir planlamacısı 1930 ile 1933 yılları arasında meydanı düzenler ve o meydana Friedrich Engels Platz (Meydanı) adı verilir.  

Viyana’da bulunan Marksist izlerden birisi de Josef Stalin, diğeri ise Ernesto Che Guevara’dır. Bu iki ismin Viyana’daki ortak noktaları; her ikisinin de kentte birer büstlerinin bulunmasıdır.

Josef Stalin Rusya'da demiryolları işçileri arasında grevler ve protestolar organize etmektedir. Defalarca tutuklanır ve her defasında da kaçmayı başarır. Lenin ile ilişkide kalmak ve Çar polisinin gözetiminden uzaklaşmak için 1912 Aralık ayında Avusturya Macaristan Hanedanlığı sınırları içinde olan Krakau ve Viyana’ya kaçar ve oralarda aylarca kalır. Stalin, Milli Mesele kitabını Viyana’da bir pansiyonda yazar. Josef Stalin’in Viyana’da bulunduğu sürenin anısına kentin Meidling adlı semtinde, Schönbrunner Schloss Caddesi’nde kalmış olduğu pansiyona Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin talebiyle bir büstü konulur. Viyana’da Stalin’in bu büstü defalarca tartışmalara rağmen halen orada durmaktadır. 

Che Guevara’nın büstü ise onun ölüm yıldönümü olan 9 Ekim’de yeni ve eski Tuna Nehri arasında bulunan Tuna Adası’da parkta bulunmaktadır. Avusturya Küba Dostluk Derneği’nin talebi üzerine Avusturyalı sanatçı Gerda Fassel büstü yapmıştır. Sağcı partilerin sert tepkilerine rağmen, Avusturya Sosyal Demokrat Partili Viyana eski Belediye Başkanı Dr. Michael Haeupl tarafından Donaupark’a Che’nin büstü konulur. Çeşitli çeşitli saldırılara rağmen Che’nin büstü günümüzde halen Tuna Parkı’ndaki yerinde durmaktadır.

Avusturya Marksizminin kurucularından Otto Bauer’ın ismi kentin merkezi mahallelerinden olan Maria Hilf’de bir sokağa verilir. Avusturya para biriminin henüz şilin olduğu dönemlerde Otto Bauer’in 100. doğum günü anısına gümüş para basılmıştır. O 500 şilinlik gümüş paranın üzerinde Otto Bauer’in portresi bulunmaktadır. Marksist iz kalmasın diyorlarsa ÖVP’li siyasetçilerin ellerinde bulundurdukları Otto Bauer portreli 500 şilini her an almaya gelebiliriz. Viktor Adler’in bir büstü Avusturya Parlamentosu’nun sağında diğer kurucu devlet adamlarıyla birlikte adeta parlamentoya karşı girişilecek herhangi bir tehlikeye karşı beklemektedir. 

Viyana’nın en büyük mahallesi olan Favoriten’de her iş günü on, on iki saat alışveriş yaptıkları bir pazar yeri var. Mahallenin kalbi sayılacak yerde bulunan bu alışveriş merkezi olan burası Avusturya Marksistlerinin önde gelen ismi Dr. Viktor Adler’den almıştır. Bir zamanlar bu pazara Avusturyalılar hakimdi. Sonra ağırlıklı olarak Türkler burada meyve, sebze ve gıda ürünleri satarak işlettiler. Bugünlerde çok çeşitli milletlerden insanlar ticaret yapmakta. Türklerden Araplara, Araplardan Afganlılara, onlardan Avusturyalılara varana kadar çok çeşitli kültürlerin özel gıda ürünleri satılmaktadır. Çoğu Viktor Adler’in kim olduğunu bilmeden Viktor Adler Mark’taki  birkaç metrekare olan dükkanında yapmış oldukları ticaretle ekmeklerini kazanmaktalar.  

Viktor Adler ismi yine aynı mahallede Viyana Belediyesi’ne ait içinde 117 daire bulunan bir site kompleksi bulunmaktadır.  Yine evine giden Favoriten Mahallesi sakinleri Viktor Adler Platz (Meydanı) üzerinden eve dönmek zorundadır.  Mahallenin merkezi yine Viktor Adler ismi ile anılmaktadır. Sahi onlarca yıl bu Viktor Adler Hof sitesinde ikamet edenlerin ve onlarca yıl meyvesini sebzesini, etini, ekmeğini Viktor Adler Markt’tan satın alıp, Viktor Adler Platz üzerinden evine götürenlerin zihinlerinden bu isim sökülebilinir mi? Hem yerine hangi ismi koyabilirler? Kimbilir, belki çok genç yaşta başbakanlığa kadar yükselip, ismi rüşvet ve skandallara karışdıktan sonra politikadan uzaklaşan siyasetçinin adı mı verilir? Aslında Viyana’da hangi taş kaldırılırsa altından Viktor Adler çıkar. Zira o Avusturya Cumhuriyeti kurucularındandır.  

Karl Liebknecht ve Rosa Luxemburg isimleri de Viyana belediye ikamet sitelerinden birinin duvarlarını süslemektedir. İşçi ve göçmen mahallesi olarak bilinen Ottakring mahallesinde her iki Marksistin isimleri belediyeye ait sitenin adında yaşamakta. Kırmızı renklerle isimler duvarda yıllar yılı durmaktadır. Ayrıca Rosa Luxemburg ismi yine Ottakring Mahallesi’nde bulunan bir sokağa verilmiştir.  Viyana’nın işçi mahallesi olan Ottakring’de Rosa Luxemburg sokağı Karl Liebknecht sokağıyla tam da Matteotti Platz’da ( Meydanı)  buluşmaktadır.  

Giacomo Matteotti İtalyan sosyalistlerinden olup İtalyan Sosyalist Partisi genel sekreterliğine kadar yükselmiştir. Matteotti 1885 yılında Kuzey İtalya’nın bir kasabası olan Fratta Polesine kasabasında doğmuştur.  10 Haziran 1924 yılında İtalyan Faşistleri tarafından öldürülmüştür. Onun adı da Viyana’nın Ottakring mahallesinde bir meydanda yaşamaktadır: Matteotti Platz (Meydanı). 

Bir Marksist daha vardır, onun adı da  Liebknecht’tir.  Wilhelm Liebknecht,  Avusturya Marksistlerinin teorisyenlerindendir ve Karl Liebknecht’in babasıdır. Onun ismi de Meidling mahallesinde bir sitede Viyana'yı onurlandırmaktadır.  Toplam 426 dairenin olduğu Meidling Mahallesindeki Liebknecht Hof, sitesi, mimar Karl Alois  Krist tarafından 1926- 1927 yılları arasında inşa edilmiştir.  

Avusturya Hıristiyan Demokratlarının partisi olan ÖVP’nn Viyana’da yerel seçimde seçilebilme şansı çok ama çok zayıf.  Diğer anti Marksistlerin desteği olmadan Marksist izleri değiştirme, onların isimlerini Viyana sokak, meydan ve binalarından söküp atma şansı yok.  Olsa bile bu isimler onlarca yıl Viyana’ya mal olmuş isimler, insanların zihinlerinden de atmaları olası değildir. Peki Avusturya İşçi Marşı var, onu ne yapacaksınız, onu da mı Viyana’dan sileceksiniz? Bakın bu mümkün, zira tanıdığım hiçbir Viyanalı Avusturya İşçi Marşını malesef bilmemekte.