Voleybol ülkesi Türkiye
Türk spor tarihinin Milli Takımlar düzeyinde en başarılı spor dalı voleybol. Planlı, sistemli çalışmanın sonuçları son yıllarda arka arkaya gelen uluslararası başarılar ve cumhuriyetimizin 100.yılında peş peşe gelen şampiyonluklarla taçlandı. 33.sü düzenlenen Avrupa Voleybol Şampiyonası’nda kürsünün ilk basamağına çıkan Sultanlar, İtalya, Belçika, Estonya ve Almanya’nın ortaklaşa düzenledikleri 2023 EuroVolley’de maç kaybetmeden tam 9 maç arka arkaya kazanırken hem tarih yazdı hem de Türk Kadının neler yapacağını bir kez daha dünyaya gösterdi.
İLK KIVILCIM 2003’TE ATEŞLENDİ
Türkiye, 2003 Avrupa Kadınlar Voleybol Şampiyonası’nın ev sahibiydi. Maçlara Antalya ve Ankara ev sahipliği yapıyordu. Sırasıyla Romanya, Sırbistan, Rusya ve Slovakya gibi ülkeleri 3-0 yenen Milli Takımımız TRT spikerinin söyleminde geçen ‘Filenin Sultanları’ kelimesi adeta marka haline geldi. Grubun son maçında Almanya’ya kaybetse de yarı finale çıkmayı başaran Milli Takımımız yarı finalde Hollanda’yı set vermeden geçti. Finalde ise dönenim güçlü takımı Polonya’ya 3-0 kaybederken Millîlerimiz, o zamanlar için final oynamanın hayal bile edilmediği dönemde fitili ateşledi. Tüm ülke olarak final oynamak bile büyük bir başarı olarak kabul edilmiş, milli voleybolcular kadroda yer alan Bahar Mert, Esra Gümüş, Sinem Akap, Özlem Özçelik, Aysun Özbek, Natalia Hanikoğlu, Mesude Kuyan, Pelin Çelik, Çiğdem Can Rasna, Gülden Kayalar, Seda Tokatlıoğlu ve Neslihan Demir, herkes tarafından tanınır hale gelmişti. Özellikle de Neslihan Demir ve Natalia, bir anda voleybolu Türkiye’nin gündemine taşıdı.
TÜRK HALKI VOLEYBOLU ÇOK SEVDİ
1972 yılında Eczacıbaşı ile Cengiz Göllü’nün transferi ile başlayan süreçte Türkiye’de voleybolun seyri de değişmeye başladı. Hiç şüphe yok ki Türk kadın voleybolunun bugünlere gelmesindeki en önemli etkenlerden biri olarak kabul edile Eczacıbaşı ailesinin yıllardan beri Türk kadınına verdiği önem bugün elde edilen zaferlerin temel harcıydı. Disiplinli ve planlı çalışması ile dikkat çeken Cengiz Göllü gerek çalışmaları gerekse yetiştirdiği oyuncularla kısa sürede kadınların voleybolda ne kadar başarılı olacağını Türkiye’ye gösterdi. Türk Voleybolunun kilometre taşı Cengiz Göllü ile başlayan modern voleybol sistemi geriden gelen teknik direktörler ve oyuncularla gösterdiği sürekli gelişimle Avrupa ve Dünya sıralamasın üst sıralara tırmanıyor ve turnuvaların korkulan ekiplerinden biri haline geliyordu.
2000 yılında Eczacıbaşı ile gelen ilk Avrupa Kupası sonrası artık başarı için hedef, Mili Takımlar düzeyinde de kupa ve şampiyonluklar olmuştu. Gelen başarı birçok kurumun yatırımının dikkatini çekti.
Sponsorluklar gündeme gelmeye başladı. Tüm dünyada en popüler spor dalı olan futbolun şifreli kanallarda yer alması buna karşılık voleybolun tüm liglerinin şifresiz kanallarda yayınlanması halkın da ilgisini arttırdı.
Sultanların başarısı kulüpleri tetikledi. Kamuoyunun kadın voleybolu keşfetmesiyle kurumların ve sponsorların desteği daha da arttı. Artan ilgi özelikle kulüpler tarafından yeni hedefleri gündeme getirdi. Kulüplerine içine girdikleri rekabet, doğal olarak Milli Takım’a da olumlu etki yaptı. Dünyanın en kaliteli oyuncuları Türk takımlarına transfer olurken adeta kar topu etkisiyle taraftar, basın, medya ilgisi de arttı. Dünyanın en kaliteli ligleri arasında en üstte yer almaya başlayan liglerimiz de yerli oyuncular da forma rekabetinde kendilerini daha çok geliştirmek durumunda kaldılar.
Elbette ki bu durum da Mili Takıma olumlu olarak yansıdı. Eczacıbaşı, Vakıfbank ve Fenerbahçe gibi kulüplerin Avrupa ve dünya şampiyonlukları yaşaması ve çoğu zaman ilk dört takım içinde 3 Türk takımının yer almaya başlamasıyla Türk voleybolu, uzun süredir Avrupa ve dünyada şampiyonluklarına abone oldu.
VOLEYBOL DEVRİMİ TESİSLEŞME İLE BAŞLADI
Ülkemizde salon voleybolunda Avrupa düzeyinde organizasyonlara ev sahipliği yapılmaktayken belli başlı illerdeki birkaç spor salonu kullanılmaktaydı. Bugün tüm dünyanın imrenerek takip ettiği muhteşem voleybol turnuvası organizasyonları düzenleyerek kendini kanıtlayan Türkiye Voleybol Federasyonu’nda tesisleşme alanındaki ilk hamlesi 2010 yılında geldi. Türk voleybolunun mabedi sayılan Burhan Felek Voleybol Salonu’nun yıkılarak, tesisin bulunduğu araziye Avrupa standartlarında iki voleybol salonu ve konaklama tesisi inşa ederek başlatılan hamle Ankara, Bursa ve İzmir’de devam etti. Federasyonun bir sonraki hamlesi alt yapılar oldu. TVF Spor Lisesi bugün tüm ülkede gençlerimizi girmek için çok büyük uğraş verdikleri bir kurum haline geldi.
İKİNCİLİKLERE ÜZÜLÜR OLDUK
Marko Motta ile 2012 Londra Olimpiyat Oyunları’na ülkemizden katılan tek takım olan A Kadın Voleybol Milli Takımımız, bir rüyayı gerçekleştirirken yeni hayallerin kurulmasını ve yeni hedefleri de beraberinde getirdi. 2006, 2010, 2014, 2018 ve 2022’deki Dünya Şampiyonaları’na katılan Sultanların yükselişi 2010’da elde ettiği 6.’lıkla sürdürdü.
VakıfBank Spor Kulübü ile birçok başarıya imza atan İtalyan teknik direktör Giovanni Guidetti, 2017 yılında A Milli Kadın Voleybol Takımı'nda göreve başladı. 5 yıllık süreçte ay-yıldızlılara birçok başarı yaşatan Guidetti’nin bir türlü beklenen şampiyonluğu ülkemize yaşatamadı.
Pandeminin tüm dünyayı etkilediği ortamda bir gecikmeli olarak gerçekleştirilen 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda Kore maçında yaşanan talihsizlik sonucu 5 olan Milli Takımımızın bu başarısı gelecek başarılar için takımımızı adeta kamçıladı.
15 Avrupa Şampiyonası organizasyonlarına katılıp 2003’te final oynadıktan sonra ve 2019’da da final oynadık ama gümüş madalyada kaldık. Dünyanın en iyi 24 takımının yer aldığı Milletler Ligi organizasyonunda 2 kez final oynadık. Tüm ülke ikinciliklere üzülür hale geldi.
UMUDUN YENİ ADI DANİELE SANTARELLİ
TVF Başkanı Mehmet Akif Üstündağ, 5 yıllık Milli Takım kariyerinde ikincilikler yaşatan ve Dünya sıralamasında 7. Basamağa kadar yükselttiği Milli Takımımızın İtalyan çalıştırıcısı Guidetti ile ilk defa tören düzenleyerek yolları ayırdı ve takımı Sırbistan’la Dünya Şampiyonluğu yaşayan bir başka İtalyan Daniele Santarelli’ye emanet etti.
Santarelli ile yapılan sözleşme ilaç gibi geldi. Hiç şüphe yok ki Melissa Teresa Vargas Abreu (Vargas)’ın Sırbistan’ın elinden adeta kopartılarak Türk Vatandaşı yapılması ve yasal bekleme süresinin tamamlanması ile ay yıldızlı formayı giyemeye başlaması ile bambaşka bir ruh haline gelen Milli Takımımız 2023 Milletler Ligi’nde şampiyonluk yaşadı. Bu şampiyonluk ile Türkiye FIVB Dünya sıralamasında ilk kez 1 numaraya yerleşti.
FIRTINA GİBİ ESTİK
Dört ülkenin ev sahipliği yaptığı 2023 EuroVolley’de grup maçlarını Düsseldorf’ta adeta kendi evinde gibi oynayan Milli Takımımız, beş maçını da kazanarak son 16 turuna kaldı. Son 16 turunda ev sahibi Belçika’yı geçti. Çeyrek finalden itibaren turnuvanın favori ekipleri olan Polonya ve son Avrupa Şampiyonu İtalya’yı deviren Filenin Sultanları, finalde son turnuvanın finalisti ve eski antrenörümüz Guidetti’nin yönettiği Sırbistan’la karşılaştı.
Final Brüksel’deki salonda değil yurt genelinde tüm açık alanlarda, AVM’lerde ve hatta Beşiktaş’ın lig maçı devamında stattaki dev ekranda bile milyonlar ile Türk ırkının bulunduğu dünya coğrafyasında kalpler birleşti.
İnanılmaz bir maçın sonunda 2-1 geriye düşen takımımız inanılmaz bir geri dönüşe imza attı. Karşılaşmayı 3-2 kazanan Milli Takımımız, 20 yıllık emeğinin karşılığını nihayet Avrupa Şampiyonluğu ile taçlandırmış ve dünya sıralamasındaki 1 numarası yerinin tesadüf olmadığını bir kere daha kanıtlamış oldu.
MEYVE VEREN AĞAÇ TAŞLANDI
Sosyal medya üzerinden Milli Takımımızın yıldızları Ebrar Karakurt ve Vargas bağlantılı çirkin yakıştırmalar, söylemler ve paylaşımlar can sıksa da başta Türkiye Voleybol Federasyonu olmak üzere oyuncularımızın arkasına duran Türk halkı, saha içindekilere saha dışındaki alakasız kişilerin yaptığı saldırıları bertaraf etti. Turnuvanın En Değerli Oyuncusu (MVP) seçilen Vargas “milli takımda ne işi var?” diyenlere ‘Ben bir Türk kızıyım!” derken; oynadığı tüm maçlarda terinin son damlasına kadar galibiyet için çalışan Ebrar da kupa töreninde İstiklal Marşımızı hıçkıra hıçkıra ağlayıp gırtlağı parçalanacak kadar büyük bir aşkla söyledi. Hedef haline gelen iki oyuncumuzun vereceği en güzel cevap buydu. Başta takım kaptanımız Eda Erdem Dündar olmak üzere, İlkin Aydın, Ebrar Karakurt, Gizem Örge gibi oyuncularımız her demeçlerinde Cumhuriyetimizin 100. Yılı ve kadın vurgusu yaptılar.