Yalnız bileği, yüreği değil insanlığı da güçlüydü

Yalnız bileği, yüreği değil insanlığı da güçlüydü 

Yıl 1996. Ali Şen Fenerbahçe Kulübü Başkanı, Kalkavan da İkinci Başkan. İkisi de güçlü insanlar. Böyle olmasına karşın birbirlerinden mutlu değiller. O yıllar Fenerbahçe şampiyonluk maçı için Trabzonda. Maç öncesi Ali Şen hakkında olumsuz şeyler söyleyen Aykut ve Oğuz hedef noktası haline gelmiş. Aslında bir kısım insanlar onların arasını bozmak istiyorlardı. Ali Şen de bu iki futbolcuyu göndermeye kararlı idi ama maçtan sonra kesin karar verecekti. Fenerbahçe, Trabzonspor maçını kazandı. Ne enteresandır ki golleri de, Fenerbahçe’den gönderilmesi düşünülen Aykut ve Oğuz attı ve Fenerbahçe şampiyon oldu. Şampiyonluk kutlama yemeği Savarona gemisinde ama bu iki futbolcu yemeğe davetli değillerdi. Şadan Kalkavan bunun bir haksızlık olduğunu düşündü ve haksızlığa tahammülü olmayan Kalkavan, bombayı patlatıp görevinden istifa etmişti.. Bu son derece önemli bir karardı ve tarihe geçti. Kim haklıydı? kim haksızdı? Bunu irdelemek durumunda değilim.  

Şadan Kalkavan, cebi kuvvetli, bileği kuvvetli, yüreği kuvvetli, fedakar, kadir bilir bir insandı. Kolay kolay taviz vermeyen kişiliği ile Fenerbahçe Kulübü’nde iz bırakanların arasında yer almıştır. İnsani davranışları olan, gözünü budaktan sakınmayan yapısını çok beğenirdim.  

Sanılmasın ki bu yazdıklarım vefat eden bir insanın arkasından söylenen methiye sözleri. Bu tarz söylemleri sevmem. Bütün bunlar Kalkavan hakkındaki gerçek düşüncelerimdir.  

Herkesin bildiği gibi geçtiğimiz seçimlerde Aziz Yıldırım ile giriştiği kongre rekabetinde seçimi kaybetti. Kaybetmiş olsa da gelmiş geçmiş yöneticiler arasında çok farklıydı. Özetle Fenerbahçe’de ne görevde bulunursa bulunsun tam anlamı ile insan insandı.  

Allah gani gani rahmet eylesin.