Yastık altı altınlar kağıda döner mi?

Hazine, finansman araçlarının çeşitlendirilmesi, yatırımcı tabanının genişletilmesi ve yastık altında bulunan altınların ekonomiye kazandırılması amacıyla 17 Aralık 2018 tarihinden itibaren, Türkiye genelinde etaplar halinde Altın Tahvili ve Altına Dayalı Kira Sertifikası talep toplama işlemleri ve ihracı gerçekleştirecek.
Borçlanma muslukları artık akmayınca yastık altında ne varsa onun borçlanma senedine dönmesi için adımlar atılmış durumda. Borçlan babam borçlan, nereye kadar?
NEDEN TAHVİL İHRACI?
Hazine şu gerekçe ile tahvil ihracına başlıyor:
Yastık altındaki altın miktarının en az 2 bin 200 ton (100 milyar ABD doları) olduğu tahmin edilmektedir. Altın Tahvili/Altına Dayalı Kira Sertifikası ihraçları ile bu değerin ekonomiye kazandırılması ve ülke rezervlerinin güçlendirilmesi amaçlanmaktadır.
HANGİ ALTINLARI VERECEĞİZ?
Külçe altınlar, Cumhuriyet / Darphane altınları (çeyrek, yarım, tam, Ata lira vb.) ile gerekli şartları sağlayan 22 ayar ve 24 ayar altınlar.
22 ayar bilezik, kolye gibi takılar gerekli şartları sağlaması durumunda kabul edilebilecek olup üzerinde değerli ya da değersiz taş bulunan herhangi bir altın (takı), reşat altınlar kabul edilmeyecektir.
ALTINLARIN DEĞERİ NE OLACAK?
Altınlar hiçbir bir iskontoya tabi tutulmaksızın saflığı oranında bire bir olarak kabul edilecektir. Bu aşamada yatırımcılar herhangi bir kayba uğramayacaktır. Hesaba yatırılan altın karşılığında herhangi bir komisyon vb. kesinti yapılmayacaktır.
GETİRİ NE OLACAK?
Getiri oranı(yıllık) yüzde 2.4, vergi oranı yüzde 0.
Buna göre örneğin 1000/1000 saflıkta 1000 gram altın için 6 ayda gram başına 12 TL kazanç olacak. Toplam kazanç 12.000 TL’dir.
TAHVİL VE SERTİFİKA NEDİR?
Tahvil faiz geliri, kira sertifikası gayrimenkul kira geliri sağlar.
T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı, faiz getirisi elde etmek istemeyen yatırımcılar için 2012 yılından itibaren kira sertifikaları ihraç etmektedir. Altına Dayalı Kira Sertifikası da yurtiçi piyasada ihraç edilen diğer Kira Sertifikalarında olduğu gibi gayrimenkul alım satımına ve söz konusu gayrimenkulün kiralanmasına dayalı bir yatırım aracıdır.
Altına Dayalı Kira Sertifikası, sertifika sahiplerine, gayrimenkulün kiralanmasından elde edilen kira gelirini, payları oranında dağıtmaktadır. Altına Dayalı Kira Sertifikasında kira geliri kira sözleşmesi uyarınca altın fiyatına endeksli olarak belirlenmekte olup yatırımcısına altın fiyatına endeksli Türk lirası cinsi bir kira getirisi sağlamaktadır.
Altın tahvilleri ise, diğer devlet tahvillerinde olduğu gibi, arkasında her hangi bir gayrimenkul işlemi olmayan, yatırımcısına, satın aldığı tahvil karşılığında altın fiyatına endeksli Türk lirası cinsi faiz geliri sağlayan bir yatırım aracıdır.
Devlet güvencesi: Altınlar çalınma, kaybolma riski ve saklama masrafı olmaksızın devlet güvencesinde 1 kilogramlık külçelere dönüştürülerek saklanacaktır.
Ek getiri imkanı: Yastık altında ya da banka kasalarında hiçbir getiri olmaksızın tutulan altınlara 6 ayda bir yüzde 1.20 (yıllık yüzde 2.40) ek getiri verilmektedir.
Vergi avantajı: Altın Tahvili/Altına Dayalı Kira Sertifikasından elde edilecek getiriler için stopaj oranı Bakanlar Kurulu Kararı ile yüzde 0 olarak belirlenmiş olup elde edilecek olan getirilerden stopaj vergisi alınmayacaktır.
Vadeden önce nakit imkanı: Nasıl ki yastık altındaki altınlar piyasada satılarak nakde dönüştürülebiliyorsa vatandaş dilediği zaman Altın Tahvili/Altına Dayalı Kira Sertifikasını kendi aracı bankasına satarak ihtiyaç duyduğu nakde ulaşabilecektir.
Vade sonunda fiziki altın imkanı: Yatırımcı vade sonunda, rafineri tarafından üretilen “1 kilogramlık 995/1000 saflıkta külçe altın” veya Darphane tarafından üretilen “Çeyreklik Cumhuriyet Ziynet Altını” alma hakkına sahip olacaktır.
YANİ
Savaş ve olağanüstü durumlar için sakladığımız altınlarımızı devletin güvencesinde finans kurumlarına fiziki olarak teslim etmemiz ve onun karşılığında gelir getiren bir kâğıt almamız için devlet davet yapıyor. Bu kağıtların arkasında ben varım, diyor.
BAŞARI ŞANSI
Bizim halkımız altını her zaman güvence olarak görmüştür. Hele ekonomik özgürlüğü olmayan kadınlarımız ekonomik krizin derinleştiği bir dönemde ve gelecek garantisinin kaybolduğu bir zamanda altınlarını vermez.
Geçmiş dönemlerde bu yol çok denendi. Ama istenen sonuç alınamadı.
Altın mı yoksa kağıt mı, diye sorarsanız bu ekonomik modelde ve küresel gelişmelerin ışığında ben altınımı vermem, derim.