Yeni müfredat ile ‘Artiz Mektebi’
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, göreve gelişinin henüz ilk ayında, “Eğitimde Türkiye’ye çağ atlattık” ifadesini kullanmıştı. Bu açıklamadan iki gün sonra, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, ‘’Türkiye’de her alanda çok büyük reformalara imza attık. İki alanda arzu ettiğimiz gelişmeyi sağlayamadık. Bunlar eğitim ve öğretimdir. Kültürdür’’ açıklamasında bulundu.
Bu açıklamaların peş peşe geldiği günlerde Müjdat Gezen, ‘Yeni Müfredat’a göre güncellediği Artiz Mektebi adlı oyununu sahneye koymaya hazırlanıyordu. Hepimizin bildiği üzere ‘Yeni Müfredat’ ile 4+4+4 eğitim sistemine geçilmiş ve okullara Arapça dersi getirilmişti. Oysa koskoca Osmanlı İmparatorluğu, Arapça, Farsça ve Fransızca’yı bir bilim dili olarak kullanıyordu. İmparatorluğun bürokrasi dili ‘Osmanlıca’, saray dışında yaşayan halk ise ‘Türkçe’ konuşuyordu. ‘Türk Halk Edebiyatı’nın gelişmesinin nedeni bundandır. Cumhuriyet’in ilk yıllarında, Arapça ve Farsça üniversite düzeyinde akademik bir düzeye taşındı. Bu noktadan hareketle Cumhuriyet döneminde bilimsel bir noktaya taşınan eğitim sisteminin, Osmanlı İmparatorluğu dönemine özenen yeni müfredatını merkezine alarak, eğitim dalında yaşadığımız başarısızlığımızı ‘Artiz Mektebi’nin mizanseninde kullandı.
Altmış yılı aşkın bir sanat geçmişi olan Müjdat Gezen’i, profesyonel kariyerine başladığı 1963 yılından beri beri yakından tanıyorum. Sürekli olarak kendini geliştiren ve tiyatro üzerine kitaplar ve oyunlar kaleme alan oyuncu, yönetmen ve aydın bir tiyatro insanıdır. Yazdığı, yönettiği ve rol aldığı birçok oyun belleklerde yer edinmiştir. Eğitimci yönü bulunan usta sanatçı, Müjdat Gezen Sanat Merkezi (MSM) ile çok sayıda gencin yetişmesine katkı sağlamaktadır.
İlk olarak 1982 yılında, Egemen Bostancı’nın Şan Müzikholü’nde sahnelenen ‘Artiz Mektebi’ni o yıllarda izlemiştim. Oyun uzun bir süre kapalı gişe oynanmış, halkın ve tiyatroseverlerin büyük ilgisini çekmişti. 35 yıl sonra yeniden sahnelemeye karar verdiğinde mutlaka izlemem gerektiğini söylediğini anımsıyorum. Oyunu izleme fırsatı buldum. ‘Artiz Mektebi’ ‘Yeni Müfredat’a Göre’ ifadesinin hakkını sonuna kadar hak ediyor.
OYUNCULAR VE ROLLERİ
Müjdat Gezen’in büyük bir başarı ile sahneye koyduğu oyunda; Günay Karacaoğlu ve İlker Ayrık başrolleri olağan üstü yorumları ile paylaşıyor. Müzikallerde olduğu gibi, ‘Star’ yöntemine uygun bir rol dağılımı var. Karacaoğlu ve Ayrık, toplamda 14 farklı karaktere odaklaşan rollere hayat veriyorlar. Her iki oyuncunun MSM’nin koridorlarından geçtiğini belirtmekte yarar var. Bu gurur Müjdat Gezen’in.
Ünlü Pop şarkıcısı Betül Demir, hem oyunculuğu ile dikkat çekiyor hem de oyunun müziklerindeki başarısı ile müzikalin değerini artırıyor. Oyunun müziklerine imza atan Betül Demir ve Emirhan Cengiz oyunun iç enerjisini elinde tutuyor. Genç bir yetenek olarak sözünü edebileceğim Sonat Tokuç ile iyi bir ikili oluşturuyorlar. Erken yitirdiğimiz Savaş Dinçel’in canlandırdığı hademe rolünü Barış Taşkın canlandırıyor. Barış Taşkın oyunun en önemli sac ayaklarından biri. Kendisine çok küçük bir rol ayıran Gezen, gençleri öne çıkarıyor. Müjdat Gezen’in en önemli taraflarından biri de vefalı olması. Yıllar önce oyunda rol alan İlhan Daner’e bu oyunda küçük de olsa verdiği rol ile usta sanatçıya saygı duruşunda bulunuyor. Yirmi beş kişiden oluşan müzikalin oyun kadrosu, güncel yorumu ile daha da büyük ilgi uyandırıyor.
Atatürk’ü kalplerde hissettiren oyun, Cumhuriyet dönemi sanatçılarının Atatürk’e olan sevgisini ve bağlılığını sahnelere taşıyor. Sahnede bir Atatürk büstünün yer aldığı oyunda, İzmir Marşı’nın simgesel ezgileri, izleyicilerin inanılmaz coşkusu ile birleşiyor. ‘Yeni Müfredat’a göre, kesinlikle görülmesi gereken bir oyun.