Yeşil Kuğu ve John Elkington
Risk hem kuramsal hem de kılgısal olarak üç boyutta ele alınmaktadır: olasılık, yapabileceği etki ve erim (vade).
Ünlü finansçı Nassim N. Taleb, finansal piyasalarda öngörülemeyen, normalin dışında gerçekleşen (anomali), büyük etkiler doğuran ve akılcılığı temel alan çözümlemelerle açıklanamayan olayları tanımlamak için ‘Siyah Kuğu’ kavramını kullanmış, siyah kuğu olaylarının aykırı değerler olarak görülebileceğini ifade etmişti. Siyah kuğu, kimileri için avantaj sağlarken, kimileri için de ciddi maliyet oluşturmaktadır. Covid-19 küresel salgını siyah kuğu olaylarına örnek olarak verilebilir. Borsa endekslerinde yüzde 30’a dek (örneğin S@P 500’de) düşme etkisi yapmıştır. Bu konuda meraklısı Taleb’in ‘Siyah Kuğu’ adlı kitabına (Varlık Yayınları, 2008) bakabilir.
Bu kavramdan esinle bir de ‘Gri Kuğu’ kavramı gündeme gelmektedir. Gri kuğu kavramıyla ifade edilen, öngörülebilir ve çoktan öngörülmüş ancak çok uzun süre göz ardı edilirlerse dünyayı sarsacak biçimde patlak verebilecek olaylardır. Örneğin modern toplumlardaki yaşlanma eğilimidir.
Çevre konusunda çalışmalarıyla ünlü John Elkington siyah kuğu kavramından esinle ‘Yeşil Kuğu’ kavramını gündeme getirmiştir.
YEŞİL KUĞU NEDİR?
J. Elkington’a göre siyah kuğular ile yeşil kuğular kimi ortak yönlere sahip olsa da esasen farklıdır (Bkz. Tablo). Elkington bugün 3R (Regeneration, Resilience, Responsibility yani Yenilenme, Dayanıklılık ve Sorumluluk) yaklaşımının ön plana çıktığını söylüyor ve bir Yeşil Kuğu ekonomisinin doğmakta olduğunu vurguluyor.
Elkington bu yaklaşımını Yeşil Kuğu adlı yeni yapıtını (Türkçeye de çevrildi-Scala Yayıncılık, 2024 ). Bkz. https://www.scalakitapci.com/yesil-kugular.
Yeşil Kuğular kitabı, Elkington’ın dünyanın en tanınmış yönetim kurulu odaları ve C-suite’lerindeki ilk elden deneyimlerine dayanıyor. Elkington bu kitabında örnek olay çalışmaları, gerçek dünyadan örnekler ve yeni teknolojilere ilişkin profilleri kullanarak bugünün en tuhaf “Çirkin Ördek Yavruları”nın yarının dünyayı kurtaran Yeşil Kuğuları’na nasıl dönüşebileceğini gösteriyor.
John Elkington, 7.5.2024’de yapılan GPAS İstanbul Yeşil Ekonomi ve Yatırım Zirvesi’nde (Letven Capital desteği ile) anahtar konuşmacı idi. Kendisiyle kısa bir sohbet yapma olanağı da bulduk.
Bireylerin ve kuruluşların süreçsel olarak beş aşamadan geçtiklerini belirtiyor Elkington: Reddetme, Sorumluluk, Model Sürüklenmesi, Dayanıklılık ve Yenilenme. Elkington, şimdiki zorluğun ekonomik ve siyasal sistemlerimizi değiştirerek, ekonomilerimizi, toplumlarımızı ve doğal dünyayı yeniden diriltmek olduğunu söylüyor. Kendisine yönelttiğimiz bu diriltmenin kitabının alt başlığında vurgulandığı gibi kapitalizmin yenilenmesiyle olanaklı olup olamayacağı, çözdüğü sorunlardan çok sorun yaratan bir sistemin buna uygun olup olmadığı, yeni bir sisteme gereksinim olup olmadığı şeklindeki sorumuza verdiği yanıtta ‘dünyanın değiştiğini, değerlerin yeniden tanımlandığını, çok büyük bir paradigma değişimi yaşandığını’ belirtti.
SONSÖZ
Elkington diyor ki, “Eskiden ‘hissedar değeri’ olan şirket amacı yerini ‘sosyal paydaşlar yaklaşımı’na bırakmıştı, evet ama bu yetmez, bu amaç sistemi yerini ‘sistem (ekonomi-sosyal-çevresel bütünsel sistem) değeri almalıdır.” Biz de ekleyelim: Yeşil kuğuların sahibi kim olacak, burjuvalar mı kamu mu yoksa doğa mı? Burada zurnadan çıkacak uyumsuz sesler dışı yeşil kuğuların aslında içi siyah kuğulara dönüşmesine yol açar. Aynı dışı siyah içi beyaz ABD Başkanı Obama’nın emperyalist dış politika doktrini gibi!
Galiba Çin Halk Cumhuriyeti’nin ‘Ekolojik Uygarlık’ tezi ve uygulaması daha gerçekçi. Elkington’a bunu söylediğimde o modeli de incelediğini söylemekle yetindi. Belki Elkington’un sonraki kitabının adı ‘Yeşil Dönüşüm Değil Adil Dönüşüm’ olur.