Yok artık Amerika! Rusya’yı vururuz mu dedin?

BM’deki ABD Temsilcisi ırkçı ve faşist Büyükelçi Nikki Haley’ye yeni abla geldi.

ABD’nin NATO’daki temsilcisi Büyükelçi Kay Bailey Hutchison.

Hutchison Teyze son NATO toplantısında diyesiymiş ki;

“Rusya’nın ülkemize kadar uzanan menzile sahip füzelerini yok etme kapasitemizi geliştiriyoruz. Yıllardır Rusya’yı uyardık, anlaşmalara uyun dedik, ancak hala ihlal etmeyi sürdürüyorlar. Bu konuda karşı tedbirler alabiliriz.”

Biz, ‘Suriye, İran’ filan derken, Amerikan faşistleri hedef büyüttü: “Rusya” dedi.

Brüksel’de NATO toplantıları varken, Rusya sınırında da 45 bin askerin katılımıyla bir NATO tatbikatı yapılıyor.

Bu tatbikat, Rusya’nın Vostok bölgesindeki dev 300 bin askerlik tatbikatına bir yanıt olarak görülse de, Rusya’nın Avrupa ve ABD’ye çok uzak bir yerde tatbikat yaptığı düşünülecek olursa, dengeli sayılmaz, daha çok açık tehdit niteliğinde.

Çin, geçenlerde, ABD’nin Rusya’nın açık ara gerisinde kaldığı 3 teknolojik alanı açıkladı.

Bunlardan birinci ve en önemlisi, Rusya’nın geliştirdiği uzaya çıkan hipersonik yeni nesil Sarmat, Kinjal gibi, saatte 20 bin kilometre hıza ulaşabilen balistik nükleer füzeler.

(Bakınız: https://www.aydinlik.com.tr/putin-in-fuzesi-gercek-mi-huseyin-vodinali-kose-yazilari-mart-2018)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 1 Mart’ta Rus Federal Meclis’inde bugüne kadarki en uzun konuşmasını yapmıştı.

Konuşmanın en vurucu noktası, Putin’in ilk kez açıkladığı yeni nesil füzelerdi.

Putin, “Dünyanın her noktasına ulaşabilecek nükleer füzeler ürettik. Bu teknoloji şu an başka kimsede yok. Ve bunları sadece Rusya değil, Rusya’nın müttefiklerine yapılacak ilk saldırıda bunu Rusya’ya karşı yapılmış sayıp cevap veririz” dedi.

Putin’in füzelerine en net yorum, The Saker isimli Rus ve Batı silahları uzmanı olarak tanınan ve güvenilen bir Blogger’dan geldi.

The Saker, “Bu, İmparatorluk (ABD) için set, maç ve oyun sayısıdır. Bundan böyle Rusya’ya karşı askeri bir seçenek yoktur” ifadelerini kullandı.

Şimdi aradan 7 ay geçtikten sonra o kadar zaman sessiz kalan ABD bir anda füze mevzuunu açıverdi.

Rusya ve ABD konularını iyi takip eden Ukrayna asıllı Amerikalı yazar Andrey Korybko, Amerikan istihbaratının Rus füze teknolojisini kopyalamayı başardığı iddiasında bulundu.

Bu iddianın dayanağı, 24 Temmuz 2018 tarihli bir haberdi.

Rusya’nın füze sistemlerini geliştiren Ruscosmos kurumunda 74 yaşında bir bilim adamı casusluk suçundan tutuklanmıştı.

Sputnik haber ajansına göre, Rus istihbaratı FSB tarafından yakalanan Viktor Kudryavtsev, yeni nesil Rus füzelerinin sırlarını Amerika’ya vermekle suçlanıyordu.

Haberde Kudryatsev ile birlikte 10 kadar kişinin Batılı istihbarat ajanslarıyla bu konuda ilişki içinde olduklarının belirlendiği yazıyordu.

İşte son gelişmeler biraz da bu casusluk olayının neticesinde yaşanıyor.

2 SÜPER GÜCÜN SAVAŞ SAHASI SURİYE

Hatırlarsanız 17 Eylül’de, İlyuşin tipi bir de Rus istihbarat uçağı İsrail Hava Kuvvetleri ile Fransız ve İngiliz Donanmasının tertibiyle düşürülmüştü.

Olay Rus uzmanlara göre şöyle olmuştu:

"Bir İngiliz Tornado savaş uçağı, Irak’a gitmek üzere Kıbrıs’tan havalandı ve uçuşu sırasında Suriye hava savunmasını taramak ve müttefik saldırısını mümkün kılmak için Suriye hava sahasını ihlal etti.
Bundan bir saatten az bir süre sonra, 4 İsrail F-16 uçağı ve L’Auvergne adlı bir Fransız firkateyni Suriye’nin Lazkiye eyaletindeki hedeflere ateş açtı. Suriye hava savunması, Fransız ve İsrail füzeleri üzerine S-200 hava savunma füzeleri fırlatarak ülkesini savundu.
Muharebe sırasında bir İsrail F-16’sı, cihatçılara ait insansız hava araçlarının fırlatıldığı bölgenin ve mevkilerinin belirlenmesine yönelik gözetleme görevi yürüten bir İlyuşin İl-20 uçağını kalkan olarak kullandı. Suriye hava savunması İsrail uçağının ısı izini hedef alarak bir füze fırlattı. Bu füzelerden biri hata sonucu Rus uçağını vurdu."

İngiliz-Fransız-İsrail saldırısı, olaydan birkaç saat önce Soçi’de imzalanan Rusya-Türkiye mutabakatına bu üç ülkenin verdiği yanıttı.

Şüphesiz ki arkasında ABD vardı bu yanıtın.

Bunun üzerine de Rusya, S-300 füze sistemini Suriye’ye getirdi.

Bir-iki hafta içinde füzeler devreye girecek ve artık İsrail ya da bir başka Batılı saldırgan, Suriye’ye canının istediği gibi saldıramayacak.

Ancak Batılı istihbarat birimleri epey meşgul bugünlerde.

Rus savunma şirketi Almaz-Antey'in eski yöneticisi İgor Aşurbeyli, ABD'nin Patriot füze sistemlerini geliştirmek için S-300 hava savunma sistemlerinde kullanılan teknolojileri çaldığını söyledi.

Amerikalıların yeni nesil Patriot sistemini bu şekilde geliştirdiğini belirten Aşurbeyli, "Eğer S-300'ler 2013 yılında konuşlandırılsaydı, İsrail'in F-16'ları Suriye hava sahasında dilediği gibi uçamaz ve Rus İl-20 uçağının düşürüldüğü olay gerçekleşmezdi" ifadelerini kullandı.

Moskova'nın S-300 hamlesine karşı İsrail ise, F-35 savaş uçaklarına bel bağladığını duyurdu.

Ordu radyosu Galei Tzahal, Tel Aviv yönetiminin "Suriye'deki yeni gerçekliğe uyum sağlamak için F-35 kullanımını artıracağını belirtti.

İsrail Bölgesel İşbirliği Bakanı Tzachi Hanegbi de, "Biliyorsunuz bizim hayalet uçaklarımız (F-35, F-22, F-16CJ) var. O füzeler, bizim uçaklarımızı tespit bile edemez" dedi.

Hemen ardından Trump da, S-300’lere karşı İsrail’e daha çok F-35 göndereceklerini bildirdi.

Ancak savunma uzmanlarına göre, bu hayalet uçaklar efsanesi de blöfe benziyor, çünkü henüz kanıtlanmış bir hayalet uçak durumu yok ortada.

Tam aksine ilk F-35 kazası da geçen hafta yaşandı.

Gelecek günlerde, Suriye hava sahası tüm bunların test edilmesi için hareketli bir ortam sağlayabilir.

ASIL MEVZU S-300 DEĞİL, S-400

Ama bana göre asıl mesele, yani ABD’nin Rusya’ya savaş tehdidinde bulunmasının arkasında yatan etken, sadece yeni nesil Rus füzeleri Sarmat, Kinjal veya Suriye’deki S-300’ler değil; Avrasya hava sahasını Amerika’ya kapatacak olan S-400’ler.

Rusya, Türkiye ve Çin’den sonra Hindistan’a da S-400 füze sistemleri satma kararı aldı.

Amerikalı savunma uzmanları, bu ülkelere ek olarak, İran’ın 2016’da Rusya’dan gelen S-300 sisteminin yanı sıra, S-400 füze savunma sistemine de hali hazırda (farklı bir isim altında) sahip olabileceğini söylüyor.

Sputnik’e konuşan emekli Hava Korgeneral Erdoğan Karakuş, “ABD’nin İsrail ile birlikte İran’ı vurma düşüncesi var. Rusya ve Türkiye bunu arzu etmiyor tabi ki. O nedenle Rusya ile yapılan ve savunma konularını kapsayan işbirliği, elbette Türkiye’yi daha da güçlendirecek ve İran’ın vuruluşunu da engelleyecek diye düşünüyorum” dedi.

Rusya’nın dünya lideri konumundaki füze teknolojisi, Amerika’nın elini kolunu bağlıyor.

S-400 alacağı için saçma bir yaptırım tehdidi savurdukları Çin’e denizde tacizde bulunurlarken, İran ve Türkiye’yi sürekli köşeye sıkıştırmak için çırpınıyorlar.

Moskova Devlet Dışişleri Üniversitesi (MGIMO) Askeri ve Siyasi Araştırmalar Merkezi Direktörü Aleksey Podberezkin, S-400 sistemlerinin neredeyse tüm saldırı araçlarına karşı ülkeleri korumayı garanti ettiğini söyledi.

Podberezkkin, "Büyük algılama ve imha alanına sahip çok etkili bir sistem olan S-400'ün dünyada benzeri yok. Böyle bir sisteme sahip olmak, radar tespit uçakları gibi imhası zor hedeflere karşı Türkiye'nin güvenliğini garanti edecek. Sistem eşsiz ve elbette birçok ülke onu elde etmek istiyor. Daha önce Çin ve Hindistan'dan bahsedilmişti. Onlarca ülke başvuruda bulundu ve sıraya girmeye hazırlar ama biz önce kendi ordumuzu bu sistemlerle donatmalıyız. Hali hazırda bu sistemler tüm stratejik yönlere gönderiliyor".

Rusya Federal Askeri ve Teknik İşbirliği'nin verdiği bilgiye göre, S-400 için 10 ülkeden başvuru yapıldı.

Kaldı ki, S-400’lere şimdi bir de yeni S-500 sistemi kardeş geliyor.

Çinli uzmanların saptamalarına göre Rusya’nın ABD’den (tüm dünyadan da) ileri olduğu 3 teknolojik alandan diğer ikisi de nükleer denizaltı ve savaş uçağı motorları.

Ancak anlaşılan o ki, Amerikan savaş yanlısı yeni muhafazakarları en çok füzeler korkutuyor.

Ne de olsa önce davranıp saldırma olasılığını yok ediyor Rus füzeleri.

O yüzden de en çok yaygara oradan geliyor.

Başta da belirttiğim gibi son çığlık, NATO temsilcisi Kay Hutchison teyzeden geldi.

“Rusya’yı vururuz” demeye getirdi resmen.

Putin de çıksa şimdi, “Tavuk mu vuruyorsun Kay abla” dese n’olcak bakalım.

Amerika’nın bu kadar bağırması bana göre çok da korkulacak bir durum değil.

Hani bir Anadolu Atasözü vardır: “Havlayan köpek ısırmaz” diye.

Tacizle, tehditle, casusluk ve terör eylemleriyle işi götürdüğü yere kadar götürür.

Ama S-400’ler geldi mi, tiyatro biter, perde iner.

Doları dolar yapan, Amerikan savaş endüstrisidir.

Avrasya havadan koruma altına alındığı zaman, öyle kimse kimseye zorla ‘demokrasi getiremez’.

Silah üstünlüğü gitti mi, küresel soygun aracı dolar da çok yaşamaz.