Zamlar nereye kadar?

“Enflasyon bir süre daha yükselecek.
Yıl sonu hedefi yüzde 58.
2024 haziran ayından sonra inişe geçecek. 2024 sonunda yüzde 33’e düşecek.”
Merkez Bankası Başkanı H. Gaye Erkan,
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek…
Söyledikleri özetle bu.
Bugüne kadar hedefler pek tutmadı.
Bakalım bu kez tutacak mı?

GEÇİŞ DÖNEMİ

Mehmet Şimşek…
“Ara geçiş dönemi”nden söz etti.
Politika faizinde kademeli artış olacakmış.
Önlemler ağır ağır devreye girecekmiş.
Ama herkes durumun farkında.
Yerel seçim hesapları yapılıyor.
Halkın tepkisinden korkuluyor.
Yerel seçimden sonra daha 4 yıl var.
Asıl acı reçete seçimden sonra. D
ananın kuyruğu 1 Nisan’dan sonra kopacak.

FAİZLER

Bank of America…
“Türkiye para istiyorsa;
Dolar hemen 25 TL olmalı.
Faizler yüzde 42’ye çıkarılmalı” demişti.
Bu açıklamayı yaptığında dolar 20 TL idi.
Şimdi dolar 27 TL.
Bank Of Amerika’nın dolar kuru talebi aşıldı.
Politika faizi ise geride kaldı.
Kulislerde konuşulanlar ilginç…
Ekonomi yönetimi,
“İşi bize bıraksalar…
Faizi enflasyonla eşitleriz” diyormuş
Seçime kadar nereye çıkar bilmem.
Ama seçimden sonra bastıracağı kesin.
Tabi dengeler değişmezse…
Şimşek’in orta vadeli hedefi…
Enflasyon yüzde 22.
Politika faizi yüzde 25.
Ekibinin söyledikleri böyle.

‘İŞLER İYİ GİTMİYOR’

Vatandaş krizi derinden yaşıyor.
Çiftçi üretimde zorlanıyor.
Sanayici önünü göremiyor.
Esnafın hali de ortada. İflaslar artıyor. Ekonomi çevrelerinde konuşulan şu: “Alınan önlemler etkisiz kaldı. İşler iyi gitmiyor.
Çok ciddi güven sorunu yaşanıyor.
Yastık altına kaçan para yüksek.
Güven sağlanamazsa sisteme girmeyecek.
Orta Vadeli Program yakında açıklanacak.
Ama ne kadar güven sağlar bilinmiyor.”

SÖZLÜ YÖNLENDİRME

Mehmet Şimşek sık sık açıklama yapıyor.
Özetle şunları vurguluyor:
“2024’ün ikinci yarısında işler düzelecek.
Rüzgâr bizden yana esecek.
Kaynak girişi olacak.
Kurda göreceli istikrar sağlanacak.
Enflasyon düşecek.”
Klasik “sözlü yönlendirme” taktiği.
Ama etkisiz kalırsa…
Yarardan çok zarar verir.

ÖVGÜLER

Uluslararası derecelendirme kuruluşları…
Geçmişte çok eleştirilmişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan…
Türkiye’ye operasyon çekmekle suçlamıştı.
Şimşek sonrası Türkiye’yi övüyorlar.
Yeni ekonomi yönetimini destekliyorlar.
Yere göğe sığdıramıyorlar.
Moody's’in ağzından bal damlıyor.
“Görünüm pozitife dönebilir.
Not yükseltilebilir” demişti.
Dün bankacılık notumuzu negatiften durağana çevirdi.
Neoliberal politikalara gaz veriyorlar.
Bazıları bu duruma seviniyor.
Ama beni kaygılandırıyor.
Uluslararası derecelendirme kuruluşları…
Hepsi uluslararası mafyalaşmış finans kuruluşlarının kontrolünde…
Bizi övüyorlarsa dikkatli olmalıyız.
Güvenliği arttırmalıyız.

HALKIN YAŞADIKLARI

Bunlar işin bir yanı…
Peki halkın durumu ne?
Halkın alım gücü düşmeye devam ediyor.
Maaşlarda yapılan artışlar…
Kimsenin gündeminde değil.
Saman alevi gibi, bir ay bile dayanmadı.
Şu anda önemli olan zamların durması.
Çiftçinin, sanayicinin çarklarını döndürmesi.
İflasların önlenmesi.
Üretimi destekleyecek adımlara ihtiyaç var.
Aksi halde bugünleri bile ararız…
Halkın geçim sıkıntısı…
Türkiye’de üretimin sıkıntıya girmesi…
Ne Moody’s’ın, ne Standard & Poor's’un ve Fitch Ratings'in umurunda…