Ekmeğinin peşinde bir dolmuş kahyası

Gençlik yıllarında dansla ilgilenen ama dansı bıraktıktan sonra edindiği kötü arkadaşlıklar sebebiyle zor günler geçiren Cihan Yaşar Ergün, şimdilerde Zincirlikuyu Metrobüs durağında minibüslere kahyalık yaparak ailesini geçindiriyor. 2011 yılında dünyaya gelen ilk kızıyla birlikte önceki hayatına dair kötü olan her şeye sünger çektiğini söyleyen Cihan Yaşar Ergün, "Bu kötü dönemi çocuklarım olmasa asla atlatamazdım. Artık her adımını ailemi düşünerek atıyorum." ifadelerini kullandı. Ergün, yaşadığı kötü günleri ve çocukları dünyaya geldikten sonraki hayatı hakkında şunları dile getirdi:

"Güzel bir gençlik geçirmedim. Kötü ortamlarda bulundum ve kötü insanlarla zaman geçirdim. Çok zor bir dönemdi benim için. Şu an 'Pişman mısın?' diye sorsalar kesinlikle pişmanım derim. Demek ki o günleri de görmem gerekiyordu. Daha sonra evlendim. Her şeyden elimi ayağımı çektim, evimi yuvamı kurdum ama ilk kızımdan sonra çok şükür ki hayatımız değişti. Şimdi 6, 4 ve 1 yaşlarında 3 evladımız var. En küçük çocuğumuz Beytullah Çağrı doğduktan sonra çeşitli sebeplerden 2 kere yoğun bakıma alındı. Oğlumuz çok hassas bir bünyeye sahip. Ona karşı çok dikkatli davranmaya çalışıyoruz ama ne yazık ki evimiz çok fazla rutubetli olduğu için sürekli hastalanıyor. Şimdilik elimizden bir şey gelmiyor."

- "Yetemiyorum!"

Ailesinin geçimini Zincirlikuyu Metrobüs durağında minibüslere kahyalık yaparak sağlayan Ergün, minibüs başına kazandığı 1 liranın az olduğunu ama insanın en büyük servetinin güzel bir aileye sahip olmak olduğunu aktardı.

Sigortası olmamasından dolayı özellikle hastane konusunda türlü zorluklar yaşadığını belirten Ergün, "Günlük çalışıyor, günlük kazanıyorum. Eğer o gün hastaysam işe gidemiyorum ve aileme ekmek getiremiyorum. Sigortam da ne yazık ki yok. Çocuklar hastalanınca hastaneye götüremiyorum. Yaşadığımız en büyük sıkıntı bu diyebilirim. Kazandığım para ancak çocuklarımın gıdasına yetiyor. Bir baba olarak eksik kalıyorum, yetemiyorum." şeklinde konuştu.

- "Masrafımız artacak"

6 yaşındaki büyük kızlarının bu sene ilkokula başlayacağını ifade eden Ergün, masrafının da dolayısıyla artacağından dert yandı. 'O yeter ki okusun!' dediği kızı için elinden gelen her şeyi yapacağını vurgulayan Ergün, daha iyi bir baba olabilmek için daha fazla çalışacağını aktardı.

- "Dansa devam etsem..."

16-17 yaşlarındayken Kırmızı Karanfiller Roman Dans Grubu Gösteri Ekibi'nin tek erkek elemanı olduğunu dile getiren Ergün, dansa devam edemeyişini tecrübesizliğine ve dansa sadece eğlence gözüyle bakmasına bağladı.

Ergün, dansı bıraktıktan sonra kötü arkadaşlıklar ve ortamlarda bulunduğunu dile getirerek, kurtuluşu aile kurmakta bulduğunu ifade etti.

Üyesi olduğu dans grubuyla çeşitli sabah kuşağı televizyon programlarına katıldıklarını aktaran Ergün, birçok ünlü isimle aynı sahneyi paylaştıklarını ve özellikle müzik konusunda da kendine güvendiğini ifade etti. "Şansımı denemek isterdim, kimden, ne eksiğim var görmek isterdim." diyen Ergün amacının şarkıcı olmak olmadığını belirtti.

Cihan Yaşar Ergün hakkında iyi temennilerde bulunan minibüs sahipleri, araçlarına binecek müşterilerine Yaşar'ın yardımcı olmasından memnun olduklarını dile getirdiler.

Ergün, "Sağ olsunlar minibüsçü ağabeylerim, kardeşlerim bana yardımcı oluyorlar. Ben onların arabalarını dolduruyorum, onlar da bana ikramda bulunuyorlar. Böylelikle geçiniyoruz. Biz isteyeceğimiz şeyi Allah'tan istiyoruz. Çünkü biliyoruz ki bizim isteyeceğimiz kişiye de verecek olan O. Küçük bir dünyamız var, orada yaşamaya çalışıyoruz. En büyük mutluluk çoluğun çocuğun yanında olması. Şükürler olsun Allah'a!" diyerek önce Allah'a, sonra da minibüs sahiplerine olan minnettarlığını ifade etti.