Son Yazıları
Ekonomik güvenlik üzerine – 1
Okurlarımızın sabır sınırlarını biraz zorlayacağız ama, bu yazıyla başlayan ve ekonomik güvenlik hakkında bilgilendirme amacını taşıyan bir yazı dizisine başlamak istiyorum. Trump 2.0 döneminde bu konu daha da güncel hale geldi. Maalesef bu konuda resmi ve özel çalışmalar yetersiz! Görüş ve katkılarınızı email adresime yollarsanız kolektif bir üretim yapmış oluruz.
İlk olarak 1615'te Fransa'da Antoine de Montchrétien'in kitabı Traité de l’economie politique'de yer alan siyasal iktisat (ekonomipolitik) kavramı; günümüzde iktisadî ve siyasal davranışları çalışan, farklı fakat ilişkili, iktisadı diğer alanlarla birleştiren yaklaşımlardan, ortodoks iktisadî varsayımlara meydan okuyan ve farklı temel varsayımlar kullanan yaklaşımlara kadar olan akımları kastetmek için kullanılmaktadır. Kavram, siyasi kurumların, siyasi çevrenin ve iktisadî sistemin -kapitalist, sosyalist, karma- birbirlerini nasıl etkilediğini iktisat, hukuk ve siyaset bilimden yararlanarak araştıran disiplinler arası alanlar için kullanılır. Uluslararası Politik İktisat (IPE), uluslararası ticaret ve finans, ve uluslararası ticareti etkileyen devlet politikalarına, örn. para ve maliye politikaları, yaklaşımlardan oluşan disiplinler arası bir alandır. Karl Polanyi'nin çalışmalarından esinlenen ve önemli kişileri arasında Susan Strange ve Robert W. Cox'un da bulunduğu daha eleştirel bir IPE okulu da mevcuttur. İnsanbilimciler, toplumbilimciler ve coğrafyacılar, siyasal iktisat terimini André Gunder Frank ve Immanuel Wallerstein tarafından ileri sürülen ekonomik kalkınmaya ve azgelişmişliğe yeni-Marksgil yaklaşımlara yollama yapılarak kullanırlar. Siyasal iktisatla ilişkili disiplinleri saymaya koyulursak, siyaset ve iktisat başta olmak üzere, tarih, davranış bilimleri, hukuk, coğrafya, iletişim, ekoloji vb. sayılabilir.
Yazının Devamıİzmir Dayanışma Dergisi ve Milli Bağımsız Denetim
İzmir Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nın resmi dergisi olan İzmir Dayanışma Dergisi’nin 2024/2 sayısı elimize ulaşınca içindeki bir makaleyi gazetemizin ve okur kitlesinin genel çizgisine uygun bir yazı olması nedeniyle sizinle paylaşmasak olmazdı.
Derginin kalitesi konusunda emeği geçen Genel Yayın Yönetmeni SMMM Fazıl Ulusoy’u ve derginin tasarım ve hazırlanmasında yayın hizmetleri desteği veren kuruluş olan Holistence Publications’ı yöneticisi Prof.Dr. Mehmet Şahin’i ve derginin tasarımcısı İlknur Hersek Sarı’yı yürekten kutluyorum.
Yazının DevamıCumhuriyet ekonomisinin küreselleşme öyküsü
Bugünlerde İstanbul Kitap Fuarı ziyaretlerimiz yoğunlaştı. Bu bağlamda bir nehir kitap tanıtıp salık vermek istiyorum. Cahit Kayra'nın nehir kitabı olan Cumhuriyet Ekonomisinin Öyküsü adlı yapıtını duymuş muydunuz? Birinci cilt Devletçilik, ikinci cilt Karma Ekonomi derken üçüncü cilt '1980-2013 Tüketim Ekonomisi, Küreselleşme' başlığını taşıyor.
Yazar, Maliye Bakanlığı'ndan PTT'ye, THY'den Ticaret Bakanlığı'na, GATT Türk Heyeti'nden OECD'ye dek çeşitli görevlerde bulunmuş bir bürokrat.
Yazının Devamı3. Örgütlerin Yönetimi Kongresi
Uluslararası Örgütlerin Yönetimi ve Yöneticileri Derneği, İstanbul Arel Üniversitesi ev sahipliğinde 1-3 Kasım 2024 tarihlerinde İstanbul’da Örgütlerin Yönetimi Kongresi’nin üçüncüsünü gerçekleştirecek (ayrıntılı izlence için bkz. Dipnot 1).
İzleyici olarak katılımın ücretsiz ve serbest olduğu bu kongreye ait kısa bir tanıtım yapalım. İlgilisi kongreye teşrif ederse, biz de orada olacağız. Biz derken kastım kimler mi?
Yazının Devamı41. yılında KKTC ekonomisine retrospektiv bakış
15 Kasım 1983 tarihinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kurulur. Kıbrıs Türklerinin toplam milli geliri 1978’de 214,7 milyon dolar iken 2021’de 3.121,9 milyon dolara çıkmıştır. Ekonominin nasıl bir seyir izlediğine kısaca bakalım.
1974 sonrasında onca karmaşayı yönetmek ve yeni bir sistem oluşturmak Türkiye’den bekleniyordu. Ecevit’in sosyal demokratları pek çok kamu kuruluşu ve KİT oluşturdular. Demokratik bir anayasa da hazırlandı (Prof. Dr. Mümtaz Soysal!) ve Kıbrıs Türklerinin kendilerini yönetmesi biçiminde bir yol açıldı. Ancak Kıbrıslı Türklerde bir pay büyütme eğilimi ve her sıkıştıklarında Türkiye’ye başvurma eylemliliği söz konusu oldu. Her hükümet ‘Kıbrıs’a biz de bir şeyler yapalım’ düşüncesiyle ‘hizmetlerde’ bulundular.
Yazının DevamıFORTUNE Küresel 500 Büyük Şirket
Fortune dergisi her yıl küresel 500 büyük şirket çizelgesi (FKBBŞ) hazırlamakta ve yayınlamaktadır. Bu yılki çizelge de geçtiğimiz günlerde yayınlandı. (Ayrıntılı bilgi için bkz. https://fortune.com /ranking/global500/search/)
Fortune Genel Yayın Yönetmeni Alyson Shontell şöyle demiş: ‘Fortune otuz beş yıldır Küresel 500 sıralamamızda dünyanın en büyük şirketlerini izlemektedir ve küresel iş dünyasının güvenilir bir barometresi olduğunu kanıtlamıştır’.
Yazının DevamıFinansal Krizler Tarihi: Kindleberger ve Aliber
Teori dergisinin Ekim sayısı ‘ABD Ekonomisi’nde Alarm’ kapak dosyasıyla çıkmış. Anlaşılan bu krizlerle epey uğraşacağız.
Bu yazıda ele alacağımız ‘Finansal Krizler Tarihi (Charles Poor Kindleberger (CPK) ve Robert Z. Aliber (RZA), T. İş Bankası Yayınları)’ kitabı bu anlamda oldukça çekici gözükmektedir. Kitapta eğlenceli anıların, nefis nüktelerin ve incelikli üslubun gerisinde, çılgınlıkların, paniklerin ve çöküşlerin, hırs, hile ve açgözlülüğü besleyen bir iktisadî ortamın sonucu olduğu çok etkili bir biçimde gözler önüne seriliyor.
Yazının Devamıİyi iş ve iyi işletme
İyi iş kavramı E.F. Schumacher tarafından bir kitap da yazılarak ortaya atılmış bir kavramdır. Schumacher bu yapıtı ve kavramıyla Batı sanayi toplumunun derin bir eleştirisini hem felsefi bir bakış açısıyla hem de hareket edebileceğimiz diğer yönlere dair ayrıntılı bir vizyonla birleştirmesini ileriye taşımış ve şu soruları yanıtlamamıza yardımcı olmuştur: "Ne yapabilirim?" "Nereden başlamalıyım?"
İyi İş kavramıyla, geçmişte geçerli olabilecek, ancak şimdi sadece geçersiz olmakla kalmayıp aynı zamanda kendi bireysel ve örgütsel güçsüzlük duygumuza katkıda bulunan varsayımlardan kendimizi nasıl kurtarabileceğimiz vurgulanmaktadır. Teknolojimizin ve büyük kurumlarımızın, onları hem kontrol edebileceğimizi hem de yönlendirebileceğimiz gösterilmeye çalışılmıştır.
Yazının DevamıModaya siyasal iktisatla bakmak
Bugünlerde dünyanın moda merkezlerinde (New York, Londra, Paris, Milano vd.) moda haftaları yapılıyor. İlki 1943’te New York’ta yapılan bu moda haftasının ardından bugün artık sosyo-ekonomik dengelerin değişimi ve yeni akımlar, moda markalarının da kendilerine farklı merkezler yaratmalarına olanak tanıdı.
Bununla birlikte kreatif direktörlerin aldıkları ilhamlar ve modaya dair vizyonlarını dünyayla paylaşma şekilleri geleneksel moda şehirlerinin ötesine geçti. Üstelik, “şimdi gör, şimdi al” (see-now-buy-now) gibi moda defilelerinin sunum, sipariş, üretim ve satış dengesini değiştiren yeni formüller, markaları geleneksel moda takviminin dışında yeni deneyimler yaratmaya itti.
Yazının DevamıKüresel Büyük Güçler Endeksi 2024
Ray Dalio (R.D.) ülkemizde pek tanınmaz. R.D. dünyanın en büyük hedge (riske karşı korunma) fonu olan Bridgewater Associates’in kurucusudur.
Ray Dalio’nun çok satılan (ve okunan diyelim) kitaplarını sayalım: ‘Principles’ (yalnızca bu kitabı ‘İlkeler’ ismiyle Türkçe’ye çevrildi), ‘Big Debt Crises (Büyük Borç Krizleri)’, ‘The Changing World Order (Değişmekte Olan Dünya Düzeni)’, ‘Principle for Success (Başarı İçin İlkeler)’. Ayrıca Rob Copeland’in O’nu ve fonunu anlattığı ‘The Fund’ adlı bir yapıtı ve daha birçok yazarın onun düşünce sistematiği ile ilgili kitapları mevcut.
Yazının DevamıAr-Ge: Küresel yarışmanın gücü
Son dönemde daha çok önem kazanan dış satımcıların rekabetçi kur istekleri aslında topu taca atmanın Arapçasıdır. İşin Türkçesi katma değerli mal ve hizmet üretmektir. Kimi dış satımcılar da ‘bugünden yarına katma değerli üretime dönemeyiz’ demiyorlar mı, gülmekten karnıma ağrılar giriyor? Sahi bugün ne zaman, ya yarın?
AR-GE yapan şirket sayısı 2023’de sadece 265, 2018’de bile 276 imiş! AR-GE yapan şirketlerin sektörel dağılımına bakalım. Başta 39 şirketle ‘Gıda Ürünlerinin İmalatı’ geliyor. Peki AR-GE harcamalarının üretimden satışlara oranı yüzde kaç dersiniz? Ne yüzdesi? Binde 48! 2020’de bile binde 53 imiş. Anımsayalım, küresel mal dış ticaretindeki payımız 2023’te sadece yüzde 1,08 olmuş, neden acaba?
Yazının DevamıFehmi Köfteoğlu’nun ardından: Turizme dair
Tanınan ve çok değerli gazeteci arkadaşım Fehmi Köfteoğlu (F.K.) 28.7.2024’te uçmağa vardı. Küçüklüğünde kolaltında gazete satarak başladığı uğraşsal yaşamında - özellikle turizm yayıncılığında – yazarlıktan yönetmenliğe, projecilikten dernekçiliğe dek birçok şapkayı giydi. Gerek özel arkadaş sohbetlerimizden gerek benim hazırlayıp sunduğum TV izlencelerime konukluğunda yaptığımız söyleşilerden bende bıraktığı izlenim şuydu: ‘Hem düşünen, hem okuyan, hem yazan tam bir insan’. Bir örnek izlemek isterseniz 24 Ocak kararları konulu bir TV izlencemize ait video kaydımızı öneriyorum işte linki: https:// www. youtube.com/watch?v=8BZcCGHw1bo
Kızı Su (annesi Sema’nın da teknik desteğiyle) F.K.’nın yazılarından bir seçki kitabı hazırlamış ve bu yayınlanmıştı: ‘Yarım Asrın Ardından Fehmi Köfteoğlu, Ekin Yayınevi, 2023’. Güzel bir vefa davranışı olmuş.
Yazının DevamıTürkiye işgücü piyasasında gençler
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) geçtiğimiz günlerde 2024 ikinci çeyreğine ilişkin işgücü istatistiklerini kamuyla paylaştı. TÜİK, 15-34 yaş arası nüfusu genç nüfus olarak sınıflandırıyor. TÜİK’e göre bu yaş aralığındaki nüfus 24 milyon 318 bin kişi imiş. Bu kişilerin yüzde 26’sı NEET (Ne Öğretimde veya Eğitimde Ne İstihdamda) öbeğinde yer alıyormuş. Çok ciddi bir rakam, sizce de öyle değil mi?
İşsizlikte 2024 Haziran ayındaki sıçramanın gençleri daha da çok etkilediği açık! Zaten enflasyonlu durgunluk (stagflasyon) ve enflasyonlu küçülme (slumpflasyon) muhabbetleri de bu aralar çok yoğun! Gelecek aylarda işsizliğin artması olasılığı da çok yüksek gözüküyor.
Yazının DevamıDünya Limit Aşım Günü 2024 - 2
Küresel Ayakizi Ağı (Global Footprint Network:GFN)’nın her yıl hesapladığı Dünya Limit Aşım Günü (Earth Overshoot Day: EOD) dünyanın biyolojik kapasitesinin insanlığın ekolojik ayakizini karşılayabilmede sınır olarak kabul ediliyor. Yılın sonraki diliminde ise insanlık limit aşılmış bir dünyada gelecekten çalarak yaşıyor. Dün giriş yaptığımız bu konuyu bugün, ülkelere göre inceleyerek devam ediyoruz.
Bu konuda her ülkenin başarısı ya da başarısızlığı farklı elbette. Bu bağlamda hesaplamada her ülkenin Dünya Limit Aşım Günü farklı çıkıyor. Yazımıza eklediğimiz şekilde bu haritada her ülke için ak koyun kara koyun gözüküyor. Galiba bu haritanın şerefine Jamaica müziğinden bir parça dinlemek kaçınılmaz oldu.
Yazının DevamıGelecekten çalarak yaşıyoruz!
Küresel Ayakizi Ağı (Global Footprint Network:GFN) adlı kuruluş her yıl Dünya Limit Aşım Gününü (Earth Overshoot Day: EOD) hesaplıyor. Bu hesaplanan gün dünyanın biyolojik kapasitesinin insanlığın ekolojik ayak izini karşılayabilmede sınır olarak kabul ediliyor. Yılın sonraki diliminde ise insanlık limit aşılmış bir dünyada gelecekten çalarak yaşıyor.
Bu iş felekten bir gece çalmaya benzemiyor elbette! Bu yıl doğanın gelecek yılından çaldık ve 1 Ağustos’a geri geldi. Meraklısı için anımsatalım geçen yıl 2 Ağustos idi. Kaynakları tüketmede olimpiyat ilkelerini uyguluyoruz: Daha hızlı, daha yüksek, daha güçlü – Birlikte. Yahu şu ‘Daha Toplumu (The More Society)’ sarmalında battıkça battığımızın ayırdına ne zaman varacağız acaba?
Yazının DevamıÇinli şirketler ‘Küresel Güney'i kazanıyor!
The Economist dergisinin geçen haftaki sayısı yazımızın başlığı yaptığımız bir kapak dosyasıyla çıkmıştı.
Yazıda vurgulanan hususları özetleyip, tartışmanız için sunmuş olalım:
Yazının Devamı