Son Yazıları
Estetik operasyonlara rağbet neden
Emperyalist kapitalist sistem, insanı emeğe, topluma, cinsiyetine ve kendisine yabancılaştırdı. Kendisine ve başta kendi vücuduna yabancılaşan insan vücudunu bir oyun hamuru gibi oynamakta ve doğal olanı bozma telaşesinde.
Kendi vücuduna yabancılaşmanın en çarpıcı örneğini son yıllarda gittikçe yaygınlaşan estetik operasyonlarda görüyoruz.Hürriyet Gazetesinde Dilek Avşar, 21 Şubat 2022 tarihinde “Rakamlar ve 2022’ye Bakış”(1) başlıklı bir yazı yayınladı. Avşar yazısında 2022 yılında yapılan estetik operasyonlara değiniyor.Avşar’ın verdiği bilgilere göre dünya genelinde her yıl estetik operasyonlar %15 oranında arttığını, ülkemizde 2020 yılında 1 milyon civarında ameliyatsız ve ameliyatlı müdahale yapıldığını belirtiyor.Yazısında 2022 yılına da bir projeksiyon tutan Avşar, bu yıl en çok meme estetiği, burun operasyonu, yağ almayla birlikte bütün dünyada çok popüler hale gelen popo büyütme ve vücut şekillendirme operasyonlarının ilk sıralarda olacağını vurguluyor. Avşar yazısını önce sağlık sonra güzellik diyerek sonlandırıyor.Avşar’ın verdiği bilgilere göre estetik operasyonların düzeyini ve vücuttaki öncelikli alanlarını görüyoruz.
Yazının DevamıGüvenliğimizi Pazarlık Konusu Yapanlar Kim?
Atalarımız ‘’yenilen pehlivan güreşe doymaz’’ sözünü sanki bugünkü ABD için söylemiş. ABD, son birkaç yılda çıktığı bütün güreş minderlerinden mağlup ayrıldı. Türkiye, Irak, Suriye, Afganistan, Kazakistan ve en son Ukrayna’da sırtı yere geldi. Fakat ABD yenilgiye doymamış olacak ki bu seferde İsveç ve Finlandiya üzerinden yeni bir cephe açıyor.
İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya girme talebi ABD’den bağımsız düşünülemez. Ukrayna’da kaybettiği mevzileri kazanmak için bir fırsat görüyor. Ancak İsveç ve Finlandiya açısından durum tehlikeli. Ukrayna örneğinden ders çıkarmaları gerekir.
Yazının Devamı"Moskova düştü düşecek"
Karar Gazetesi yazarı Akif Beki’nin 17 Mart tarihinde yazdığı yazıyı okuyoruz. Gündemi takip etmeyip sadece Akif Beki’nin yazısını okusak sanırız ki Moskova işgal altında, Putin ha devrildi ha devrilecek, halk yönetime karşı ayaklanmış, Rusya’nın enerjisi bitmiş…
Sadece Akif Beki mi? Habertürk, CNN, NTV’nin de Beki’den eksik yanı yok. Neredeyse Ukrayna’nın havada uçan Rus sineğini bile etkisiz hale getirdiğini iddia edecekler. Bu kanallara göre çaresiz Rusya, dünyadan yardım dileniyor, NATO’nun önünde diz çöküp tövbe ediyor.
Yazının Devamı"Savaşa hayır, ABD müdahalesine evet"
Basınımızda ve bazı sosyal medya mecralarında ilkel bir romantizm almış başını gidiyor. Rusya’nın toprak bütünlüğü ve güvenliği açısından başlattığı operasyon sonrası bu romantizm iyice palazlandı. Romantizmin ana argümanı ‘’insanların öldüğü hiçbir eylem haklı değildir’’.
Mesela bu yargıya göre, İngiltere ve Yunanistan işgaline uğramış Ege bölgemizi silahla kurtaran, Yunanistan askerlerini denize döken kahramanlarımız haksız. Çünkü vatan savunması için emperyalist askerleri öldürüyor. Kurtuluş Savaşımızın tamamı haksız. Bu kutlu savaşa önderlik eden hatta askerlerine ölmeyi emreden Mustafa Kemal Atatürk ise hepten haksız.
Yazının DevamıHapishane Rantı ve Ketıl
Hiç devrim lideri İttihatçılardan ‘’hapishanede ne zorluklar yaşadık’’ dediğini duydunuz mu? Ya da Namık Kemal’in ‘’hapishane günlerinde ne cefalar çektik’’ dediğini okuduk mu? Ya da Hikmet Kıvılcım’lının, Mihri Belli’nin hapishane edebiyatına düştüğünü işittik mi?
Genel Başkanımız Doğu Perinçek beş kuşakla 15 yıl hapis yattı. Beş kuşakta hapis yatan Türkiye’deki tek isim. Peki Doğu Perinçek’in ve Aydınlık hareketi liderlerinin hapishanedeki yaşadığı zorlukları dillendirdiğini gördük mü?
Yazının DevamıErgenekon Balyoz Edebiyatını Bırakın
Birileri için her şey durağandır. Fidan büyümez, çiçek açmaz, çocuk gelişmez, dünya dönmez ve insan değişmez. Hayat onlar için durağan, tatsız tuzsuz bir şey.
İşte bu birileri aslında hayatın gerçeklerine sırt çevirmişlerdir. Değişime, dönüşüme ve devrime hiç mi hiç inançları yoktur. Özünde insana inançları yoktur. Bir insan 7’sinde neyse 70’inde de öyledir onlar için. Korkak bir insan hep korkak kalır, geçmişte hata yapan bir insan her zaman hata yapar, doğru olan insan da asla hata yapmaz.
Yazının DevamıNoble Dina ve Nemesis tatbikatlarına sesler çıkmadı
Yayınlanan bildiri en temelde Mavi Vatan’ın karşısındadır. Çünkü savaşan ordunun, devletin ve milletin karşısındadır. Mavi Vatan’ı savunan yiğitlerin hedefini şaşırtmayı amaçlamakta ve onu cephelerinden uzaklaştırmaktadır. Bu noktada Milli Savunma Bakanlığı’nın yapmış olduğu açıklama örnektir.
04 emeklinin 3 Nisan Cumartesi gecesi yayınladığı bildiri, yayınlayanların gördüğü Türkiye’yle gerçek arasındaki uçurumun büyüklüğünü göstermektedir.
Yazının DevamıMavi Vatan’da Zaferin Rotası
8 yıl süren bağımsızlık mücadelesi her yönden derslerle dolu büyük bir hazinedir. Türkiye’nin içinde bulunduğu süreci İkinci İstiklal Savaşı olarak nitelendirmesi bu engin hazinenin birikiminden faydalandığımızı göstermekte.
Tarihin en büyük paylaşım savaşı olan Birinci Dünya Savaşı, doğrudan Osmanlı İmparatorluğunu bölmek, topraklarını pay etmek için gerçekleşmişti. Birçok cephede uzun yıllar boyu süren bu savaşın zaferle sonuçlanmasının temel sebebi, büyük önderimiz Atatürk’ün doğru stratejisi, taktik dehası ve milletimizin yılmak bilmez kuvvetidir.
Yazının DevamıHDP’yi Ne Zaman Kapatacağız?
“Biz PKK’yı silahlı bir halk hareketi olarak tanımlıyoruz. PKK’yı terör örgütü olarak tanımlamıyoruz.”
“Biz sayın Öcalan’a güveniyoruz. Onun yol haritasının bu ülkeye barış, çözüm getireceğine inanıyoruz.”
Yazının Devamı2021’e ağlayarak mı gireceğiz?
Salı gecesi Habertürk’te Kübra Par’ın sunduğu tartışma programında TÜRKSAM Başkanı ve 24. Dönem Milletvekili Dr. Sinan Oğan, Ali Babacan’ın kongrede 28 Şubat olaylarına ağlaması üzerine itiraz etti ve Türkiye’de ağlanacak çok konu olduğunu söyledi ve sıraladı:
"Esnafın haline ağlayabilirdi, pandemiden dolayı intihar edenlere ağlayabilirdi, akşam evine ekmek götüremeyen, sokakta kalan insanlara, kadın cinayetlerinden ölen insanlara ağlamalıyız, üretim, tarım, hayvancılık, sağlıkçılar her gün hayatını kaybediyor ona ağlayalım, gençlerin bu ülkeden hiçbir beklentisi kalmadı, buna ağlayalım" dedi ve bununla birlikte daha birçok ağlanması gereken konu sıraladı.
Yazının DevamıTelevizyon mahkemeleri
Salgın sürecinden kaynaklı hepimiz evlerimizde daha fazla vakit geçiriyoruz.
Bu sayede ilgi alanlarımıza ve keyif aldığımız uğraşlara daha fazla vakit ayırma şansımız da oluyor.
Yazının DevamıABD Türkiye’ye 75 yıldır yaptırım uyguluyor
Amerika Düşmanlarına Yaptırımla Mücadele Yasası (CAATSA) Türkiye’ye S-400 alımı sebebiyle yaptırımlarını açıkladı.
Adı üstünde "Amerika Düşmanlarına Yaptırım". Burada basit bir yaptırım yok. ABD açısından bir tespit var. ABD açısından Türkiye’nin düşman olduğunu dünyaya ilan ediliyor.
Yazının DevamıKaftancıoğlu’nun Atatürkçü Olmadığını Yeni Keşfedenler
CHP İzmir mv. Tuncay Özkan, sosyal medya hesabından ‘’Atatürk zaferin adıdır. Yedi düveli geldikleri gibi gönderen O’dur’’ paylaşımı yaptı.
CHP İzmir mv. Atila Sertel, ‘’Atatürk diyemeyen bir il başkanına da gereken ders verilmezse bu da bizim en büyük ayıbımızdır’’ paylaşımı yaptı.
Yazının DevamıNedir Bu ‘’Z Kuşağı’’?
Gençliği bir orman içerisinde bulunan filizlere de benzetebiliriz. O filizler büyüyecek ve yarının ormanları olacaktır. Geleceğine önem veren toplumlar doğal olarak gençliğine de önem verir.
Gençlik bir toplumsal sınıf değildir. Genel olarak üretim faaliyeti içerisinde bulunmayan gençlik, ekonomik olarak ailesine bağlıdır. Fakat her sınıfın, sosyal tabakanın gençliği vardır. Ve her genç içinde bulunduğu sınıfın özelliklerini taşır ve o sınıfın bir parçası olur. Bu nedenle gençleri topyekün bir kategoride değerlendirmek doğru olmaz. Emekçi sınıfların gençliğiyle, daha üst tabaka sınıfların genciyle, genç olmasından kaynaklı ortak özellikler olsa da ekonomik, sosyal ve kültürel bakımdan farklar olması doğaldır.
Yazının DevamıKurtuluş Savaşı Gençliği ve Atatürk
150 Yıllık Türk Devrimi genç bir harekettir. Markası da vardır. Hem de dünyaca kabul edilmiş; Jön Türk.(Genç Türk)
1865 yılının Haziran ayında Belgrad Ormanında altı genç tarafından kurulan ‘’Meslek’’ örgütünün liderleri gençtir. Kurucularından olan Namık Kemal o dönemde 25 yaşında, Nuri Bey 21 yaşındadır.
Yazının DevamıKuruluş’tan Kurtuluş’a 23 Nisan Türk Devrimi
Şevket Süreyya Aydemir’e göre ‘’23 Nisan 1920 Türkiye Milli Kurtuluş Hareketi’nin kendi devletinin kurduğu tarihtir. Bu tarihte Milli Mücadele, artık bir Halk Hareketi olmaktan çıkmış, bir Halk Devletinin ekseni etrafında gelişmeye başlamıştır. Bu eksen Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti’dir ve yarınki müstakil Türkiye Cumhuriyeti bu halk devletinin tekamülü olarak tabii temelinde oturacaktır.’’
Falih Rıfkı Atay’da, kitabında; ‘’Anadolu’da yeni bir Türk devletinin temeli 23 Nisan 1920’de Büyük Millet Meclisi açıldığı gün atılmıştır. Mustafa Kemal bu meclis başkanı seçildiği gün gerçekte, yeni Türk devletinin ilk başkan olmuştur’’ diye ifade ederek Devletimizin kuruluşunu 23 Nisan 1920 olarak göstermiştir.
Yazının Devamı