Cezanın gerekçesi açıklandı: FETÖ talimatlarıyla hareket etti

FETÖ'ye üye olduğu iddiasıyla hakkında dava açılan ve görevden uzaklaştırılan eski Urla Belediye Başkanı İbrahim Burak Oğuz'a verilen 6 yıl 3 ay hapis cezasının gerekçeli kararı açıklandı.

İzmir 17. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararında sanığa yöneltilen suçlamalar, savunmalar ve tanık ifadeleri ayrıntılı olarak yer aldı. 134 sayfalık kararda, Oğuz'un "2003-2006 yıllarında örgüt açısından hayati önemde faaliyetlerin yürütüldüğü sohbetlerde zaman zaman konuşmacı ve sohbet hocası olarak yer aldığı" belirtildi.

Örgütün İzmir'de iş dünyasında prestijini artırma amacıyla kurulan ve kapatılan İzmir Genç İşadamları Derneği ve İzmir Kültürlerarası Diyalog Merkezi isimli derneklerde yönetim kurulu üyeliği görevlerinde bulunduğuna işaret edilen kararda, FETÖ'nün diğer oluşumlara sızma faaliyetini içeren "renklendirme" politikasına dikkat çekildi.

MAHREM İMAMLA GÖRÜŞÜP ABD'YE GİTTİ

Kararda, Burak Oğuz'un "Silahlı terör örgütünün adli takibattan kurtulmak maksadıyla diğer oluşumlara sızma faaliyeti" olarak özetlenen renklendirme faaliyeti kapsamında 2009'da CHP'ye kayıt olduğu bildirildi.

Kararda, sanığın örgütün mahrem imamı Hüseyin Ç. ile operasyonel hatla iletişim kurarak ABD'ye üç günlük seyahat gerçekleştirdiği kaydedildi. Kararda, sanığın ABD seyahatine yakın tarihlerde yine renklendirme politikasına uygun düşecek şekilde adı geçen derneklerden ayrıldığı ve seyahate müteakip 2011 yılındaki milletvekili seçimlerinde CHP'den aday adayı olduğu belirtildi.

'İLTİSAKI SEMPATİ DEĞİL'

Gerekçeli kararda, şu saptamalara yer verildi: "Sanığın sonradan örgütle iltisakı tespit edilen şirketlerle kurduğu iş ilişkisi vasıtasıyla tanışmış olduğu örgütün askeri mahrem imamları Ercan A. ve onun tanıştırdığı Lokman U. ve Hakkı G. ile 2017-2019 yıllarında bir araya geldikleri, gelişen süreçte CHP'den Urla belediye başkan adaylığına gösterilerek 2019'da seçildiği hususları nazara alındığında, örgütle olan iltisakının sempati boyutunu aşarak renklendirme yöntemiyle örgüt hiyerarşisi içinde yer aldığı yönünde, heyetimizde tam bir vicdani kanaat hasıl olmuştur.

“Oğuz'un, FETÖ'nün yapısı ve amacı dikkate alındığında sadece örgüt üyeleri tarafından gerçekleştirilebilen faaliyetlerde bulunduğu, örgüt üyesi olduğu kabul edilip hiyerarşik yapıya dahil olarak örgüt tarafından verilen görevleri yerine getirmeye hazır vaziyette beklediği, kendi iradesiyle hareket etmeyip örgüt iradesini benimseyerek kendi iradesinin önüne geçirdiği, örgüt ile organik bir bağ kurduğu, dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Sanığın örgüt üyesi olmadığına yönelik savunmasına itibar edilmeyerek atılı suçtan cezalandırılmasına karar verilmiştir."