Sirke Tüketirken Bunlara Dikkat!
Elma sirkesi gerçekten zayıflatır mı?
Sabah'ın haberine göre, sirkenin yağ hücrelerinde depolanan yağları erittiği bilgisi de külliyen yanlıştır ve bugüne kadar bu bilgiyi doğrulayan tek bir güvenilir bilimsel araştırma hakemli bir bilimsel dergide yayımlanmamıştır. Diğer taraftan üzüm, erik, elma sirkesi olması fark etmiyor, sirkelerin hepsi yapısal olarak aynı maddeyi, asetik asiti içeriyor. Bu nedenle internet sayfalarında tur atıp duran hatta bazı diyetisyenlerce bile sık sık paylaşılan “Elma sirkesi yağları diğer sirkelerden daha çok eritir” bilgisi en yaygın mutfak yalanlarından ve kilo yanlışlarından biridir.
Acı Badem Hayat'ın haberine göre, düzenli olarak sirke tüketmenin LDL- kolesterol ile trigliserid seviyesini düşürdüğü düşünülmektedir. Sirke bu özelliği sayesinde kalp ve damar sağlığının korunmasına katkıda bulunabilir.
Kan Şekerini Düzenleyebilir: Düzenli olarak tüketilen az miktarda sirke kan şekerini ve insülin seviyesini düzenlemeye katkıda bulunabilir. Yapılan bir çalışmanın sonucunda sirkenin kandaki glikoz ve insülin oranını baskılayarak düzenlediği görülmüş; yemeklerden sonra glukoz konsantrasyonunu düşürdüğü sonucuna varılmış.
Yüksek Tansiyona İyi Gelebilir: Laboratuar farelerinde yapılan çalışmaya göre sirke tüketiminin tansiyonu düşürücü etki gösterdiği bildirilmiş. Sirkenin farklı aromalarıyla yemeklerde lezzet arttırıcı olarak kullanılması, bireylerin tuz tüketimini azaltmaya yardımcı olarak tansiyonu düşürmeye dolaylı bir etki sağlayabilir.
İştahı Baskılayarak Ağırlık Kontrolü Sağlayabilir: Sirke tüketiminin iştahı baskıladığı düşünülmektedir. Yapılan çalışmalar, sirkenin içerisinde bulunan asetik asitin mide boşalmasını geciktirici etkisinin olduğunu ve metabolizma hızını arttırdığını gösteriyor. İştah kontrolünün sağlanması, besinlerin daha uzun süre midede kalması ve metabolizma hızının artması besin alımını azaltarak ağırlık kontrolünü destekler. Sirke tüketiminin vücut yağ oranında azalmaya neden olduğunu gösteren çalışmalar mevcut olup; obezite ile ilişkisini inceleyen çalışmalar ise yetersizdir.
Tümörlere Karşı Etkili Olabilir: Sirke oksidatif strese karşı sentezlenen polifenollerin kaynağı olup; antioksidan etkisiyle kanser riskini azaltabilir. Kanserojen maddelerin hücrelere verdiği hasarın tamirini ve hücre yenilenmesini destekler. Laboratuar fareleri üzerinde yapılan bir çalışmaya göre sirkeli su ile beslenen farelerin sirkeli suyla beslenmeyen farelere kıyasla daha küçük tümör hücrelerine sahip olduğu bildirilmiş.
Bağırsak Sağlığınızı Koruyabilir: Bilindiği üzere sirke mayalı bir besindir. Mayalanma ile açığa çıkan antioksidanlar gibi yararlı bileşikler sirkenin bağırsak dostu besinler arasında sayılmasına katkıda bulunur. Bu nedenle sirke bağırsak florasını kuvvetlendirerek bağışıklık sistemini desteklemeye yardımcı olur. Böylece daha az sağlık sorunu yaşamamızı sağlar.
Cilt Sağlığına İyi Gelebilir: Sirkenin antibakteriyel özelliği bulunmaktadır. Bu özelliği sayesinde sirke suyla seyreltilerek kullanıldığında bakterilere karşı etkili olabilir, cilt enfeksiyonlarını önleyebilir, kepek ve kafa derisindeki kaşıntılara iyi gelebilir. Ancak kuru ve hassas bir cildiniz varsa sirkeyi dikkatli kullanmakta fayda var. Sirke kullanımı sonucu cildiniz tahriş olabilir.