İstanbul’un işgal edilmesi üzerine Mustafa Kemal Atatürk ilkin İngiliz Kuvvetlerinin Batı Anadolu’da stratejik yerlerden çıkarılması ve silahsızlandırılması yönünde emir vermiştir.
Ardından İstanbul’da tutuklanan ve Malta Adasına sürülen milletvekillerini kurtarmak için misilleme yaparak, Anadolu’da bulunan bütün İngiliz Subaylarının tutuklanmasını emretmiştir.
Eğer 10 gün içinde Malta’da bulunan asker ve sivil aydınlar serbest bırakılmazsa İngiliz Subaylarının ’da Ankara’da Ulus Meydanında kurşuna dizileceklerini bildirmiştir.
Bunun üzerine Mustafa Kemal’in kararını öğrenen Halide Edip Adıvar, Mustafa Kemal Paşaya gelerek; “Aman paşam İngilizleri karşımıza alıyorsunuz”, diyerek şaşkınlığını gizleyememiştir.
Mustafa Kemal Paşa da kendisine yanıtında; “Hanımefendi siz şimdiye kadar kiminle savaştığımızı zannediyordunuz, İngiltere bundan sonra hiçbir şey yapamaz. Sonucu bekleyin” demiştir.
Bu sırada İngiliz İtilaf Komiseri, Sivas Kongresi ve Meclis-i Mebusan'ın toplanması gibi gelişmelerden tedirgindir. Rauf Bey ve arkadaşlarının İstanbul'a gitmesi ve Meclisin toplanması ile durumun nazikleşeceğini tahmin etmektedir.
Hayat şartları da zorlaşmıştır. Gelişmeleri sürekli İstanbul'a bildirmekte, kendisi ve ekibinin hareket tarzı konusunda İstanbul'dan bir görüş beklemektedir.
Ama beklediği tavsiye veya emirleri alamayan Rawlinson, kendi inisiyatifiyle Erzurum'daki kafilesini küçültmeye karar vermiş, 2 Mart'ta Türk makamlarının izni ve yardımıyla iki şoför, iki er ve bir üsteğmeni kızaklarla sahile göndermiştir.
Onlar ayrıldıktan sonra da kendisi de bütün hazırlıklarını tamamlayarak hemen harekete geçebilecek bir vaziyette beklemeye başlamıştır.
16 Mart 1920'de İstanbul'un Müttefiklerce resmen işgali ve bazı milletvekillerinin tutuklanması üzerine, İtilaf Komiseri ve İngiliz gizli servis görevlisi Rawlinson, rehin olarak Erzurum'da tutuklanmıştır.
Tutuklanan Yarbay Rawlinson, Kabinede Dışişleri Komisyon Başkanının kardeşidir. Rawlinson, bölgenin en son haritalarından biri üzerinde çalışmalarını tamamlayıp, karısına mektup yazmaya başladığı sırada yakalanmıştır.
Silahlarını vermek istememiş ve İngiliz bayrağını indirmeyi reddetmiştir. Valiye kahve ikram etmiş oturup konuşmuşlar. Bu arada bir fırsatını bulup evraklarını yok etmiştir.
Aynı tarihlerde İstanbul'daki İngiliz yetkililerin Londra ile yazışmalarında ve İstanbul'a gelen raporlarda da; Misak-ı Milli, Rawlinson'un tutuklanması, Mustafa Kemal ve arkadaşları konusunda yönetimin uyarılması konuları işlenmiştir.
Kaynak: Can Osman Aksoy - YouTube Kanalı