Atatürk’le sinema serüvenine girişenlerden biri de Nizamettin Nazif’ti. “Bir Millet Uyanıyor”u yazdıktan sonra Atatürk’e ulaştırmıştı
Senaryonun onaylanmasını istemiş, sonra bir cesaret Atatürk’e de rol teklif etmişti. Tedirginlik içinde bekliyordu
Bir süre sonra Atatürk’ün senaryoyu beğendiği müjdesini alınca göklere uçtu. Ama dahası vardı
Atatürk filmde şahsen rol almayı da kabul etmişti. Meclis’te okuyacağı nutku, Köşk’te film için tekrarlayacaktı
Sonrasını Nizamettin Nazif’ten okuyalım: “Atatürk Çankaya’da bizi kabul etti
Biraz izahat istedikten sonra fon olarak getirdiğimiz kara örtünün önüne geçti ve nutkunu irada başladı
Makine rahat rahat işliyor, şefin sesi çok rahat endegistre ediliyordu
Bu arada sol taraftaki bir kapının önünde bayan Afet, bir milletvekili ve General Kazım beliriverdi
Üçü de yüksek sesle konuşuyorlardı. Atatürk’ün yüzünde ani bir değişiklik oldu, onlara dönüp seslendi
‘-Susunuz! Film çeviriyoruz. Salona gidiniz.’
Atatürk’ün siniri bozulmuştu bir kere… “Bırakalım” dedi. Filmcilerin ısrarıyla devam etti
O sırada bahçıvanla birkaç kişi kapının yanında gülüşmeye başlamasın mı? Atatürk bu kez gürledi
“Ne o? Biz burada komedya mı oynuyoruz, yoksa bir devlet şefi gibi halka mütalaamızı mı bildiriyoruz. Bu ne terbiyesizliktir? Gülmeyiniz? Çekiliniz? Yıkılınız? Gidiniz?”
Sonra nutkunu tamamladı. Filmcileri uğurladı
Öykünün devamı daha da ilginçtir: Tepedelenlioğlu’nun aktardığına göre Cezmi Ar filmleri alıp hemen İstanbul’a döner
Film yıkanır. İpek Film stüdyosunda ilk kopyayı izleyenler arasında Muhsin Ertuğrul ve Nazım Hikmet de vardır
Filmi izlerken eleştirmeye başlarlar: “Keşke başka açılardan da çekselerdi.” ”Ses daha iyi olabilirdi” vs.
Tam onlar bu eleştirileri yaparken, izledikleri filmdeki Gazi gürlemeye başlar
“Burada komedya mı oynuyoruz? Çekiliniz! Yıkılınız!” Muhsin Ertuğrul’la Nazım donakalırlar
“Eyvah Paşa canlandı, bize bağırıyor” diyerek salondan dışarı fırlarlar