AY NE İŞE YARAR?
Ay, hava karardığında ortaya çıkıp geceyi güzelleştiren bir unsur olmasının yanında varlığıyla pek çok önemli göreve sahiptir. Öncelikle Ay yaşamın devamlılığı için ihtiyaç duyulan iklim şartlarının korunmasına katkı sağlar. Dünya’nın manyetik akışının sabit bir şekilde kalmasında görev yapar. Dünya’nın çekirdeğinde bulunan sıvı halin sürekliliğini sağlar. Ayrıca yeryüzünü kozmik radyasyondan uzak tutar.
AY OLMASAYDI NE OLURDU?
AYIN ANA EVRENİ NEDİR?
Dünya’dan Ay’a baktığımızda onu farklı şekillerde görürüz. Bazen tam bir yuvarlak şekline bürünür, bazen yuvarlağın ikiye bölünmüş halidir, bazen adeta C gibi görünür, bazen de hiç görünmez. Onun konumuna göre göründüğü bu farklı şekillerine, Ay’ın evreleri adı verilir.
Ay’ın dört ana evresi bulunur:
Yeni Ay: Bu evrede Ay, Dünya ile Güneş arasında konumlanır. Bu nedenle Ay’ın Güneş tarafından aydınlatılan kısmını göremeyiz.
İlk Dördün: Yeni Ay evresinden ortalama bir hafta sonra İlk Dördün evresi gerçekleşir. Bu evrede Ay’ın sadece sağ yarısını aydınlatılmış olarak görürüz. İlk Dördün evresinde Ay, karşımıza yarım bir yuvarlak şeklinde çıkar.
Dolunay: İlk dördün evresinin ardından bir hafta geçtikten sonra Dolunay evresi gerçekleşir. Dolunay zamanı, Ay’ın tamamını aydınlık olarak görürüz. Yani artık tam bir yuvarlaktır.
Son Dördün: Dolunay evresinden bir hafta kadar zaman geçtikten sonra ise sıra Son Dördün evresine gelir. Bu evredeyken Ay’ın sol yarısını aydınlatılmış olarak görürüz. Yani yine karşımıza yarım bir yuvarlak olarak çıkar. Ancak İlk Dördün evresinden farklı olarak, bu kez sağ yarısını değil, sol yarısını görürüz.
Ay’ın ana evrelerine ek olarak iki tane de ara evresi vardır. Son dördün ile yeni ay ve yeni ay ile ilk dördün evreleri arasında gerçekleşen ara evreye hilal adı verilir. İlk dördün ile dolunay ve dolunay ile son dördün evreleri arasında gerçekleşen ara evreye ise şişkin ay denir.
Kaynak: egitim.com