ZİHNİNİZİ ÇALIŞTIRIN
Her zaman yaptığınız şeyi yapın. Yaptığınız ve yapmaktan keyif aldığınız, size “amaç” duygusu veren bir şeyi bıraktığınızda hızla yokuş aşağı gidersiniz. Zihninizi her zaman çalıştırın. Kitap okuyun, yeni yerler görün ya da bulmaca çözüm. Sevdiğiniz aktiviteler beyninizi geliştirir.
DÜZENLİ EGZERSİZ ŞART
Düzenli egzersiz kemiklerinizi ve kalbinizi güçlendirir. Ayrıca egzersiz yapmak kaslarınızı da çalıştırır. Fiziksel faaliyetler hücresel mitokondri sayısını da arttır. Tüm araştırmalar uzun yaşamın en büyük sırrının fiziksel aktivitede saklı olduğunu gösteriyor. Belirli bir egzersiz programına uyarak ya da her gün düzenli olarak yürüyüş yaparak vücudunuzu çalıştırabilirsiniz.
HER GÜN EN AZ 8-10 BARDAK SU
Su yaşam kaynağıdır. Vücudunuz her zaman suya ihtiyaç duyar. Araştırmalar , yeterli miktarda su içmenin kolon kanseri ve mesane kanseri riskinizi azaltabileceğini gösteriyor. Ayrıca eklemleri yağlamaya, hücreleri nemlendirmeye ve toksinleri karaciğeriniz ve böbreklerinizden atmaya yardımcı olur. Her gün 8-10 bardak su içmek sindirim sisteminin düzenli çalışmasına da yardımcı oluyor. Vücutta biriken ödem ve toksinleri kısa sürede atıyor. Ayrıca cilt sağlığını koruyor. Cildi neme doyurarak daha geç yaşlanmasına destek oluyor.
D VİTAMİNİ ALIN
Yaşlanmayı durdurmada D vitaminin önemli rolleri var. Ülkemizde her 10 kişiden 9’unda D vitamini eksikliği var. D vitamini eksikliğini karşılamak için güneşten yararlanabilirsiniz ve D vitamini içeren besinleri tüketmeye başlayabilirsiniz.
MEYVE VE SEBZE AĞIRLIKLI BESLENİN
Bağışıklığınızı güçlendirmek ve vücudunuzun direncini artırmak için her zaman vitamin ve mineral değeri yüksek besinlere ihtiyaç duyarsınız.
Özellikle sebze ve meyve ağırlıklı porsiyonlarla beslendiğinizde vücudunuzun ihtiyacı olan tüm vitaminleri karşılayabilirsiniz. Çok sayıda meyve, sebze, tahıl, baklagiller ve bitki bazlı proteinler gibi yiyecekler vücut sağlığınızı korur. Daha uzun ve sağlıklı yaşamanız için vücudunuzu onarır.
ÇAM FISTIĞI
K vitamini bakımından zengin nadir besinlerden biri olan çam fıstığını özellikle kismi ya da yüz felci geçirmiş kişilerin tüketmesini tavsiye eder. C vitamini de içeren çam fıstığı felcin neden olduğu hücresel bozulmaları onarmaya yardımcı olur.
ISIRGAN OTU
Boğaz ve akciğerlerideki mukoz azaldığında kişi nefes almakta zorlanır. Bu da genellikle virüslerden kaynaklı mukozlardaki nem oranının azalmasına yol açar. Nefes aldıkça göğüs sıkışması ve öksürük krizleri beraberinde gelir. İbn-i Sina bunu önlemenin en iyi yolunun ısırgan otu olduğunu söyler. Dokunulduğunda ciltte ciddi kaşıntıya neden olan ısırgan otunun kaynatıp tüketerek boğaz ve akciğerlerdeki mukozların nem oranını artırır. Ayrıca ısırgan otu içerdiği ve ciltte yakıcı etki yapan madde sayesinde vücuttaki tüm virüslerin hücrelere ya da organlara yapışmasını önler.
BAKLA VE BAKLAGİLLER
Yaş ilerledikçe ciltteki hücrelerin deformasyonu artar bu da cildin parlaklığını ve canlılığını olumsuz etkiler. İbn-i Sina bu durumun yaşanmaması için çocukluk çağdan itibaren düzenli bakla tüketilmesini tavsiye eder.
Baklagiller, uzun yaşama dair her besin düzeninin temeli konumunda bulunuyor. Baklagiller, içerdiği ortalama yüzde 21 protein, yüzde 77 karışık karbonhidratlar ve çok az yağla dünyadaki diğer ürünlerden gram başına daha fazla besine sahip. Uzun yaşayan çoğu insan, ortalama günde en az yarım bardak baklagiller tüketiyor.
FINDIK
Vücudunuz sağlıklı yağlara ihtiyaç duyar. Kuru yemişler, iyi yağ, lif ve protein kaynaklarıdır ve bu nedenle, bazı şekerli atıştırmalıkların vereceği şeker hücumunu ve ardından daldırmayı vermeden sizi daha uzun süre tok hissettireceklerdir. Yapılan bir araştırmada bir araştırma , en çok fındık yiyenlerin herhangi bir hastalıktan, özellikle kanser, kalp hastalığı veya solunum yolu hastalığından ölme riskinin daha düşük olduğunu bulundu. Bu sebeple beslenme listenize mutlaka sağlıklı kuruyemişleri dahil etmeniz öneriliyor. Ara öğünlerde tüketilen 5-6 adet fındık vücut direncinizi de artırıyor.
DÜZENLİ UYKU
Gerek bedensel gerekse zihinsel dinlenme için uyku olmazsa olmazdır. Fare deneylerinde uykusuz bırakılan farelerin diğerlerine göre çok daha az yaşadıkları tespit edilmiştir. Dolayısıyla uyku kaybedilen bir zaman değildir. Yeni doğan bebekler günde 18-20 saat uyku ile gelişimlerini sürdürürler. Erişkin hayatta ise günde en az 7 saat uyku bedensel hücre yenilenmesi ve hafızanın derlenip toparlanması için şarttır.
KÜÇÜK PORSİYONLARDA YEMEK YİYİN
Yaş alma süreci yüzde 30 genetik miras, yüzde 70 de yaşam şeklinden etkilenir. Yaşlanma süreci durdurulamasa da sağlıklı bir yaşam tarzı benimseyerek etkisini en aza indirebilirsiniz. Porsiyonlarınızı küçülterek genç kalabilirsiniz. Sadece vücudunuzun ihtiyacı olan günlük kalori ihtiyacını karşılayacak beslenme düzenizi oluşturabilirsiniz.
ŞEKERLİ GIDALARI TÜKETMEYİN
Şeker vücut için çok zararlıdır. Bu sebeple şeker içeren gıdaları tüketmemek gerekir. Eğer tatlı tüketmeniz gerekiyorsa, özel günlerde kurabiye, şekerleme ve unlu mamuller tüketin. Kahveye, çaya veya diğer ürünlere eklenen şekeri günde en fazla 4 çay kaşığıyla sınırlayın. İlk 5 bileşeni arasında şeker bulunan hiçbir ürünü tüketmeyin.
Kaynak:cnnturk.com