Akdeniz Diyeti: Dünya genelinde ''Med Diyeti'' olarakta bilinen bu diyet türü,adından da anlaşılacağı gibi Akdeniz'e komşu ülkelerin geleneksel yemek yeme ve pişirme alışkanlıklarını temel alarak oluşturulan beslenme planlamasına dayanır. 1993 yılında Harvard Halk Sağlığı ve Dünya Sağlık Örgütü’nün işbirliği ile Akdeniz Diyeti Piramidi oluşturulmuştur. Günümüzde fenomenlerinde uyguladığı bu diyet tipi sosyal medyada en çok konuşulan uygulamalardan biridir.
Diyetisyen Ayşe Tuba Şengel'in websitesinde yer alan bilgiye göre; Akdeniz diyetine başlarken yapılması gerekenler şöyle sıralanmaktadır;
Sebze tüketimini artırın. Öğünlere bol yeşillikli salatalar, fırında sebzeler, sebze çorbaları ve sebzeli pizza gibi yemek örnekleri eklenebilir.
Et ile beslenme alışkanlığınızı değiştirin. Kırmızı et tüketimi sınırlandırılmalıdır. Et yemekleri tercih edileceği zaman etin porsiyonu azaltılarak yanında makarna, pilav, haşlama sebze hazırlanabilir.
İntermittent Fasting olarak da bilinen Aralıklı Oruç diyeti farklı beslenme düzeni seçenekleriyle diğer diyetlerden ayrılmaktadır. Direkt olarak besin kısıtlamasının bulunmadığı bu diyet türünde belli bir süre aç kalmanın bedene sağladığı yararlardan faydalanarak kilo verimi amaçlanmaktadır.
Uzman diyetisyen
Makarna, ekmek ve patates gibi karbonhidrat kaynaklarını azaltılması gereklidir.
Bunların yerine yumurta, avokado, yeşil sebzeler, yağlı tohumlar gibi sağlıklı diyette bulunması gereken besinler tavsiye edilmektedir.
Ayrıca şekersiz olması kaydıyla bitkiçayı, çay ve kahve tüketilebilir.
Alkali Diyet: Bu diyet türünde amaç, kan ve idrar dahil vucüt sıvılarının PH düzeyinin dengelenmesini sağlayacak bir beslenme biçimi ile beslenmektir. Diyette savunulan fikir;besine göre vücudun asitliğinin veya alkalitesinin değişebileceğidir. Bu diyet türü bazı gıdaları asidik, nötr ve alkali olarak gruplara ayrılırır ve tüketim düzeni ona göre belirlenir.