Cenk Tosun, milli futbolcular Hakan Çalhanoğlu ve İsmail Yüksek ile ay-yıldızlı ekibin kamp yaptığı Barsinghausen'deki kamp merkezinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Mental ve fizik olarak iyi durumda olduğunu belirten Cenk Tosun, "İdmanlarda da iyi çalışıyorum. İyi besleniyorum. Oynamaya da hazırım. Burada daha deneyimli futbolcular arasında görülüyorum. Oynamadığım için üzgünüm ama başımızda bir hoca var, kararları veren. Hepimiz ona saygı duymak zorundayız. Hepimiz bir ortak değer için buradayız. Biz kazanınca bütün Türkiye kazanacak. Biz sadece kendimizi değil, bayrağı temsil ediyoruz. Hocanın kararlarına saygı duyuyorum ama oynamaya hazırım ve oynamak da istiyorum. Dün çok geç saatte geldik. Hoca ile konuşma fırsatım olmadı. Ama hocanın benim hakkımda olan düşüncelerini zaten çok biliyorum. Turnuva başında da benimle bunları paylaştı. Oynamayan bir futbolcu mutsuz olur. Hepimiz bu takma bir şeyler katmak için buradayız. Takıma faydalı olmak, ülkeme bir şeyler kazandırmak istiyorum. Oynamayan her futbolcu mutsuz olur. Hocanın benim hakkımdaki düşüncelerini bildiğim için konuşma talebinde bulunmadım." ifadelerini kullandı.
Cenk, "Gürcistan ve Portekiz maçlarında oyuna girmeyi bekliyor muydun?" sorusuna, "Oyuna girmeyi istiyordum, bekledim de hem ilk hem ikinci maçta. Ama dediğim gibi başımızda bir hoca var. Patronumuz o. Onun kafasında neler geçiyor, hangi taktikler, düşünceler var onu bilemediğimiz için böyle bir karar aldı hoca. Saygı duymamız gerekiyor. Burada çok güzel bir arkadaşlık var. 2011'den beri milli takıma geliyorum. 13 senedir mili takımda oynuyorum. Çok milli oyuncu ile birlikte oldum, çok hoca ile çalıştım ama en güzel arkadaşlık grubu bu takımda var. Hem saha içinde hem saha dışında çok iyi anlaşıyoruz. Onu herkes bilsin. Burada olmaktan çok gurur duyuyorum. 33 yaşındayım. Hala iyi, fit ve oynamaya hazır olduğumu düşünüyorum. Ama başımızda hoca var. Ona saygısızlık asla etmem. Onun kararı neyse odur." cevabını verdi.
Milli futbolcu, "Montella, neden oynatmadığı hakkında seninle konuştu mu?" sorusunu, "Hoca futbolun içinden geldiği için bizim dilimizden anlıyor. Bize hoca gibi değil de arkadaş gibi davranıyor. Sadece 11'de ya da oynattığı kişileri değil, herkesi mutlu etmeye, herkese güler yüzlü olmaya çalışıyor. Ama neden oynatmadığına dair benimle konuşmadı. Düşüncelerini bilmediğim için maçlarla alakalı taktik gereği olduğunu düşünüyorum. Oynamayan her arkadaşım da benim gibi düşünür. Oynamayan her oyuncu üzülüyordur eminim. Bertuğ ile çok konuşma fırsatım olmadı, Semih zaten yanlış anlaşılmasın ama benim evladım gibi. Hep beraber zaman geçiriyoruz. O da üzülüyor. Güzel bir sezon geçirdi. O da benim gibi düşünüyor. Hocanın kararlarına saygı duyuyor. Zamanını bekliyor, hepimizin zamanı gelecek. Turnuva uzun, niye uzun diyorum çünkü gruptan çıkacağımıza inanıyorum." şeklinde yanıtladı.
Deneyimli golcü, karşılaşma sonunda Beşiktaş'tan eski takım arkadaşı Pepe ile konuşması hakkında ise "Maçtan sonra Pepe ile bir sohbetimiz oldu. Gerçekten çok sevdiğim ve saygı duyduğum bir kişilik. Maçta da zaten bunu herkese gösterdi. 41 yaşına rağmen sahanın en iyilerinden biriydi. Maçtan sonra futboldan fazla konuşmadık. Daha fazla ailesi, sözleşmesi gibi konuları konuştuk. Çok iyi ve çok değerli bir insan. Beşiktaş'ta da güzel işler yaptı. Ona başarılar diliyorum." açıklamasını yaptı.
"İlk 2 maçta muazzam atmosfer vardı. O yüzden gelen, gelmeyen, televizyon başında bizi destekleyen herkese teşekkür etmek istiyorum." diyen Cenk, şöyle konuştu:
"Bu birlik ve beraberliği korumamız lazım. Dünya Kupası ve Avrupa Şampiyonası çok sık gelen şeyler değil. Turnuvaların böyle birleştirici güçleri vardır. Bizi desteklemeye devam etsinler. Evet, Gürcistan maçında çok güzel bir galibiyet aldık. Bizim insanımız sever, 'Finalde rakibimiz kim olsun?' demeyi. İkinci maçta mağlup olduktan sonra bizi yerden yere vurmayı da severler. Onu bir kenara bırakalım. Hepimiz şu üçüncü maça odaklanalım. Hep beraber birlik olalım. Başında da dedim, biz kazanınca siz de kazanacaksınız, bütün Türkiye kazanacak. Grupta hala pozisyonumuz iyi. Bu gruptan çıkmak, öncelikli hedefimizdi. Portekiz maçından dolayı övünecek durumda değiliz. Futbolda maalesef böyle şeyler var. Kötü bir gün geçirdik, belki başka bir gün de biz yenebilirdik Portekiz'i. İyi oynadığımız bir maç değildi. İlk maçta da bunun tersini yapabildiğimizi gösterdik. Biz Çekya maçının hazırlıklarına zaten çoktan başladık. O maçta neyimiz var, neyimiz yok ortaya koyup, o maçta inşallah galip geliriz. En kötü 1 puan alarak ikinci tura yükselmek istiyoruz."