M.Ö. 1600 civarında Shang Hanedanlığı döneminde ortaya çıkan Çin yazı sistemi, Çin'in zengin kültürel mirasının bir kanıtıdır.
Batı dilinde bulunan alfabetik sistemlerden farklı olarak, Çince karakterler kavramları veya fikirleri temsil eder.
Başlangıçta, Shang Hanedanlığı döneminde yazı, karakterlerin temsil ettikleri nesnelere benzediği resim yazılarından oluşuyordu.
Zamanla bu harflerin resimli anlatımı daha soyut sembollere dönüştü ve Büyük Mühür yazısının ve daha sonra Küçük Mühür yazısının temelini oluşturdu.
Yazma ustalığı, eski çağlarda Çin'de seçkin bir statü kazandırdı. Çin’de yazı sisteminin gelişmesi Çin’in ticaretinde önemli atımlar atmasına yardımcı oldu.
Çin ile temasa geçen Japonya ve Kore, Çince karakterleri benimsedi ve bunları kendi yazı sistemlerine dahil etti. Bu kültürel alışveriş sadece yazının yayılmasını değil aynı zamanda fikirlerin, teknolojinin ve dinin de yayılmasını kolaylaştırdı.