İzmir'e 120 kilometre mesafedeki Ödemiş ilçesine bağlı Birgi, milattan önce 750 yılından bu yana yerleşim yeri olarak kullanılıyor.
Yüksekliği 2 bin metreyi geçen Bozdağ'a sırtını dayayan ve karşısındaki ovaya hakim konumu nedeniyle tarihte tehditlere karşı güvenli bir merkez olan Birgi, su kaynakları ve verimli topraklarıyla binlerce yıldır yaşam alanı olarak varlığını sürdürüyor.
Özellikle Aydınoğulları Beyliği döneminden kalan mimari dokusunu koruması sayesinde Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütünün (BMDTÖ) açıkladığı "2022 Dünyanın En İyi Köyleri" listesine giren Birgi, ziyaretçilerini zamanda yolculuğa çıkarıyor.
Birgi'de Frig ve Lidya uygarlıkları, Pers ve Bergama krallıkları, Roma ve Bizans İmparatorluğu, Aydınoğulları Beyliği ve Osmanlı döneminin izleri bulunuyor.
Aydınoğulları zamanında oluşan mimari dokusunu koruyan Birgi, 2012 yılında UNESCO'nun Dünya Mirası Geçici Listesi'ne alındı.
Yaklaşık 700 yıldır tarihi görüntüsü bozulmayan Birgi'de bugün de evler kendi coğrafyasının toprak ve ağaç türleri ile doğal taşları kullanılarak inşa ediliyor.
İki katlı binalar, zemini taş, üst kat ve tavanları ahşap olacak şekilde yapılıyor. Evlerdeki sofalar ve dışa yönelik kafesli pencereler mimarinin en belirgin özellikleri arasında yer alıyor. Mahalleyi gezenler, 700 yıl öncesinin mimari izlerini taşıyan evler arasında tarihsel bir deneyim yaşıyor.
Bizans'tan kalan eserlerin titizlikle restore edilmesi, Aydınoğlu Mehmet Bey'in 1307 yılında kenti aldıktan sonra başkent olması, o dönem inşa edilen cami ve konakların korunuyor olması, Osmanlı döneminde zenginleşerek bugüne ulaşan kent dokusu, Cumhuriyetle birlikte de kuruluşun izlerini taşıması, Birgi'yi özel kılan etmenler olarak sayılıyor.
Bölgede dimdik duran ve sol dış duvarında aslan heykelini taşıyan, büyük mermer bloklarla yapılmış 700 yıllık Aydınoğlu Mehmet Bey Camisi, Bizans'tan kalan eski yangın kulesi ile daha birçok tarihi yapı ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.
Türk yerleşim tarihinin Selçuklu'dan beyliğe, Osmanlı'dan günümüze zengin mirasını başarıyla taşıyan Birgi, dizi ve filmler için de doğal stüdyo işlevi görüyor.
Söz konusu mahallede ayrıca Kanuni Sultan Süleyman döneminde yaşayan ve büyük İslam alimlerinden biri olarak kabul edilen İmamı Birgivi Mehmet Efendi'nin de yaşadığı belirtiliyor.
Birgi, bu yönleriyle geçen ay merkezi İspanya'nın başkenti Madrid'de bulunan Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütünün (BMDTÖ) açıkladığı "2022 Dünyanın En İyi Köyleri" listesine alındı.
Dünyadaki 12 ülkeden toplamda 32 köyün yer aldığı listede, Türkiye'den sadece Birgi bulunuyor.
Yöre halkı Birgi'nin, bu sayede bilinirliğinin artacağına ve turizmde hak ettiği yere kavuşacağına inanıyor.
Belde statüsünde olduğu dönemde Birgi'de belediye başkanlığı yapan Cumhur Şener, tarih ve kültürel değeri yüksek olan beldede kesintisiz bir yaşamın hüküm sürdüğünü söyledi.
Kendilerinin de bu tarihi ve kültürel değerleri koruyup, bakımını yaparak gelecek kuşaklara aktarmaya çalıştıklarını vurgulayan Şener, Birgi'nin her yönüyle özel olduğunu belirtti.
Şener, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve yerel yönetimlerin yürüttüğü çalışmayla Birgi'nin Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü tarafından dünyanın en iyi köylerinden biri seçildiğini hatırlatarak, bu anlamda onur duyduklarını aktardı.
Şener, yörenin tarihiyle ilgili şu bilgileri paylaştı:
"Birgi 1308 yılında Aydınoğlu Mehmet Bey tarafından fethediliyor ve ondan sonra Aydınoğlu Mehmet Bey Cami inşa ediliyor. Birgi'nin gerek turizm yönüyle, gerek ekonomik yönüyle güçlü olduğu bir dönem beylikler dönemi. İzmir, Aydın ve Manisa o ticari güçlülüğün içinde buradan yönetiliyor. O yönüyle Aydınoğlu Beyliği'nin başkentliğini yaptığı dönemden sonra 1426'ya kadar önemini devam ettirerek koruyor.
1426'da Osmanlı İmparatorluğu'na katılan son beylik. Ondan sonra aynı önem devam ediyor. Birçok eser daha gerçekleşiyor. Anıtsal yapıları çok yoğun, sivil mimarlık örneği yapıları çok yoğun. Taş ve ahşabın kullanıldığı ender yerlerden bir yerleşim. Cumhuriyet döneminde de birçok önemli hizmetleri var. 1996 yılında tamamı koruma altına alınıyor."
Şener, BMDTÖ kararının Birgi'de bir turizm hareketi başlatacağını vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Biz göreve geldiğimizde Birgi'de konaklamak mümkün değildi. Şu anda yüze yakın yatak sayısına sahip 8-10 pansiyonumuzla çok kaliteli hizmet veriliyor. Turizmden yavaş yavaş pay almaya başladı ama biz Birgi'nin bozulup, turizm hareketi içinde boğulmasını da istemiyoruz. Birgi korunmalı ancak turizmden gerekli payı da almalı.
Birgi'de bir de inanç turizmi var. Vatandaşlarımız İmamı Birgivi vasıtasıyla buraya geldiğinde kültür turizminin içinde buluyorlar kendilerini veya kültür turizmi için geldiklerinde İmamı Birgivi hazretlerinin kabrini ziyaret ediyorlar. Şu an en sakin dönemler, önümüzdeki günlerden itibaren hızlı bir hareketlilik olur, sokaklar cıvıl cıvıl olur. Tarihi ve kültürel değerlerin içinde bir Osmanlı kültürünü burada yaşarlar."
Tarihi bir konağı turizme kazandırmaya çalışan Salim Gülten de dokusu ve özgün mimarisiyle benzersiz olan Birgi'nin dünyanın en iyi köyleri arasına girmesiyle haklı bir gurur yaşadıklarını söyledi.