Yeşilçam hikâyelerinden bir tanesi daha ortaya çıktı. Emel Sayın sinemayı neden bıraktığını ilk kez açıkladı. Posta gazetesinden Alev Gürsoy Cimin'e açıklama yapan Sayın, Cüneyt Arkın’la birlikte çektikleri sinema filminin son filmi olduğunu söyledi.
Sayın bu olayı şöyle anlattı:
Rüzgar benim 15. ve son filmim oldu. Dayak sahnesi vardı ama benim suçum yoktu. Kendisi ısrar etti, vurdum. Cüneyt'i çok seviyorum. Filmin ayrıca yönetmeniydi. O ne derse yaptım"
"Bir yatak sahnemiz vardı. Cüneyt bana dedi ki 'İçinde geceliğin olsun ama çarşafla örtelim. Omuzların görünsün, sanki çıplakmış duygusunu versin'. Benim böyle sahnelerde çok hassas olduğumu herkes biliyor. Ama öyle tatlı rica etti ki kıramadım. Sete gazeteci gelmesin, o sahneler servis edilmesin diye ricada bulundum. Bir hafta sonra bir baktım 'Emel Sayın çıplak, Cüneyt Arkın ile yatakta' diye haber çıktı.
O kadar üzüldüm ki! Yıl 1980 ve bana türlü türlü mektuplar gelmeye başladı 'Senden beklemezdik' tarzında.
Kimseye derdimi anlatamadım ve o gün küstüm. Bir daha film yapmıyorum ben dedim. Bu fotoğraf kimden çıktı hala bilmiyorum.
Kırıldım, çok üzüldüm ama Cüneyt'e değildi bu tavrım, filmin yapımcısı Abdurrahman Keskiner'di. Acaba o mu reklam olsun diye yaptı diye çok düşündüm. Bugün olsa öyle düşünmez, sinemayı bırakmazdım."
Cüneyt Arkın ise Sayın'dan yediği dayağı anlattı. Patronun kendisini uyardığını söyleyen Arkın, "Muhtemelen beni sevmedi" dedi.
Filmlerde kullandığımız karton sopa ile beni dövecekti...Sopa ile geldiğinde elindekinin karton olmadığını anladım. Kafam gözüm dağıldı, birkaç gün kendime gelemedim. Beni bir güzel patakladı...
Ne karton sopayı buldum ne de beni dövdüğü sopayı. Beni dövünce bayağı hafifledi. Film böyle bitti. Bir daha da başka filmimde oynamadı. Muhtemelen beni sevmedi” dedi.