Türkiye'de devrimler bütün hızıyla sürüyor, emperyalizmin dayatmalarını reddeden bir ulus yeniden varolma savaşı veriyordu.
Aynı yıllarda 1. Dünya Savaşı'ndan yeni çıkmış olan Almanya'da ise faşist idarenin gözünü savaş bürümüştü.
ATATÜRK: HİTLER, BANA BİR FİLM YOLLAMIŞ, YUKARI ÇIKALIM DA SEYREDELİM
28 Mart 1933
Çankaya Köşkü
Gün içinde düşünceliydi. Keçiören civarında gezinti yaptı. Kafasını dağıtacak bir şeyler bulması gerektiğini düşündü. Yaverine, seslendi:
“Mutad zevat’ı toplayınız!”
Akşam sofrada toplanıldı. Yenildi, içildi, ülke sorunları tartışıldı, kısa bir süre sonra konuklarına seslendi:
“Hadi kalkın! Hitler, bana bir film yollamış, yukarı çıkalım da seyredelim.”
Önlerine düştü, üst kata çıkıldı, film başladı. Film, Nazilerin henüz iktidarı almalarından önceki durumlarını gösteriyordu. Omuzlarında silah yerine uzun sopalar. Gayet düzgün ve gösterişli yürüyüşler…
Sahne değişiyor; fakat her sahnede daima Hitler yüksek bir yerde, örgütünü kendi yöntemince selamlıyor... Film, hep tek düzelik içinde sürüp gidiyordu…
Atatürk, ortaya bir sorun attığı zaman, o sorun hakkında düşüncelerini söylemeden önce etrafındakilere sormayı alışkanlık haline getirmişti. O soru, konukların düşüncelerini almak için değil, lanse ettiği sorun hakkında bir başlangıç niteliğinde olurdu.
TEPKİSİ NE OLDU?
Film bitti. “Nasıl buldunuz?” diye sordu, sofradakilerin fikirlerini aldı ve son olarak kendi fikrini söyledi:
“Efendim, bu adam, filmde görüldüğü gibi teatral bir atılım ile işe girişti. Bugün bütün Almanya’nın askeri gücü onun elinde… Yarın savaşa girecektir. O ve onun taklitçisi Mussolini savaş hazırlıkları ile uğraşmakta…
Evet, yakın bir gelecekte savaşa dalacaklardır. Dalacaklardır, çünkü asker değillerdir, savaş ne demek bilmezler. Savaş, bir felakettir ve hele bu iki müttefik için kesinlikle ölümdür. Talih, Almanya’ya öyle bir toprak vermiştir ki, o her zaman iki ateş arasında kalmaya mahkûmdur…
"ORTADA NE HİTLER, NE ÖRGÜTÜ KALACAKTIR"
Gözü kapalı hesapsız, kitapsız kendine güvenme, tamamen otomatik bir ordu sistemi, ilk aşamada korkunç bir kuvvet etkisi yapacak, fakat bir kere bir tarafı sakatlandı mı darmadağınık olacak, o çalışkan millet yere serilecektir. Ortada ne Hitler, ne örgütü kalacaktır.
Mussolini’den hiç söze gerek yoktur. O, efendisinin ortadan kalktığı gün yok demektir.”
Kaynak:
Yaşar Gürsoy, Anne O Bizden Biri
Bilal Şimşir, Atatürk’ün Yabancı Devlet Adamlarıyla Görüşmeleri