Gazeteci Ali Murat Güven, 50 yıl önce çekilen Hollywood yapımı 'Paralı Askerler/ You Can’t Win 'Em All'. Güven, Atatürk'ün ilk kez gösterildiği bu filmin herhangi bir olumsuz yanı olmamasına rağmen bir muhabir yüzünden yasaklandığını ve o gün bugündür bu yasağın devam ettiğini söylüyor. Güven, bu yasak yüzünden Hollywood'un Atatürk filmi çekmekten vazgeçtiğini iddia ediyor.
C.Bronson ve T.Curtis'in başrolünde oynadığı, Fikret Hakan ve Salih Güney gibi Yeşilçam yıldızlarının da rol aldığı film 1970 yılında İngiliz, Türk, Amerikan ve Fransız ortak yapımıyla çekildi.
Filmde kendisinin de rol aldığını belirten Ali Murat Güven'in 2010 yılında NTV'ye verdiği demecin bir bölümü şu şekilde:
Önce filmi ve bu filmi neden gündeme getirdiğinizi anlatabilir misiniz?
1969 yılında Türkiye’nin değişik şehirlerinde 6 ayda çekilen iddialı bir film ‘Paralı Askerler/ You Can’t Win ‘Em All’. Uzun bir unutulmuşluktan sonra sinema sektörüne hatırlatan kişilerden biri oldum. Bu filmde diyalogsuz bir rol oynamış bir polis beni aramıştı ve ‘’1969 yılında cumhurbaşkanının emriyle, ben ve bir grup arkadaşım 3 ay izinli sayıldık. Atlı polistik biz. Bu filmde de usta binicilere ihtiyaç vardı. Cevdet Sunay’ın izniyle biz bu filmde oynadık. Bir Hollywood filminde oynadım ama dünya gözüyle göremedim. Bana yardımcı olur musunuz’’ dedi. Ben de filmi biliyordum ama hiç izlememiştim. Uzun aramalardan sonra VHS kopyasını buldum. Filmi kopyaladım, bu polise götürdüm. Sonra Yeni Şafak’ta ‘Starlığın kıyısından dönen Türk polisi’ diye bir haber de yayınlandı. Daha sonra filmin oyuncularından Fikret Hakan ve Salih Güney’le görüştüm. Bana filmin hikayesinden
ATATÜRK İLK KEZ
'Paralı Askerler’ yüksek bütçeli bir serüven filmi. Dönemin ünlü aktörlerinden Tony Curtis ve Charles Bronson başrolde. Türkiye’de geçtiği için Türk cast kullanmışlar. Sinema tarihi açısından birçok ilk barındırıyor. İlk kez Batılı bir yapımda Mustafa Kemal Atatürk canlandırılıyor. Patrick Magee’nin 15-20 dakikalık Atatürk rolü var. Magee, bu filmin ardından ‘Otomatik Portakal’da, Barry Lyndon’da oynadı. Yani iki Stanley Kubrick filminde oynadı. Önemli bir oyuncu.
Bu film yurtdışından gizli gizli getirilerek izlenebilen bir filmdi. Türkiye’de ne sinemalarda gösterildi ne de televizyonda yayınlandı. VHS, VCD ya da DVD’si de yayınlanmadı. Hala geçerli mi değil mi, bilmediğim bir yasak var. Sansür kurulu tarafından topyekun gösterimi yasaklanmış. Yasaklanması için dehşet hatalar olması gerekiyor ama böyle hatalar yok.
BİR MUHABİR YÜZÜNDEN 40 YILLIK YASAK
Yasaklanmanın nedenini Fikret Hakan anlattı. O zaman Haftasonu gazetesinde gazetecilik yapan, sözü geçen bir kadın muhabir sete geliyor ve Charles Bronson ve Fikret Hakan’la görüşeceğim diyor. Bronson da ‘’Bu ne laubalilik, öylece gelip röportaj yapamazsın. Menajerimle konuş öyle randevu al’’ diyor. Bunun üzerine muhabir filmi kötülemeye başlıyor. ‘Vatanımızı kötüleyen, Yüce Önder Atatürk’ü yerden yere vuran filme kendi elimizle hizmet ediyoruz’ diye klasik, alışkın olduğumuz şeyler yazıyor.
O zaman sansür kurulu da ziraatçiler, diyanetçilerden oluşuyor. Öyle bir şey onları korkutuyor. Fikret Hakan demişti ki ‘’Kendimden ve filmden kuşku duymaya başladım. Hakikaten bir kumpasın içinde miyiz, kirli bir işe alet mi edildik diye’’. Halbuki bu bir macera filmi. Sette İngilizce bilen dışişleri yetkilileri var. Cumhurbaşkanlığının desteği var. Devlet demiryollarının desteği var. Zamanına göre büyük bütçeli bir film.
SİLAH SATAN AMERİKALILAR
Peki filmin tarihi açıdan rahatsızlık yaratacak bir yanı var mı?
Filmi tartıştığımız zaman filmin gerçekleri saptırdığını söyleyen oldu ama bu çok gülünç bir iddia. Gerçekleri anlatma iddiasında olan bir film değil ki. İki eski Amerikan askeri, elindeki silahları satacak ülke arıyorlar. Kurtuluş Savaşı’nı duyuyorlar ve oportünist oldukları için de Anadolu’ya geliyorlar. Tamamen macera filmi.
Filmde Atatürk'ün, ABD'li casuslara şu sözleri sarf ettiği görülüyor:
Balıkesir'den İzmir'e kadar yolculuğunuzun her adımından haberimiz var. Her oyunda piyonlar olur.
'GERİ DÖNMEMENİZ AKILLICA OLACAKTIR'
Osman'ın Kuran'ı, 1300 yıldır halkımın dini inancının ve siyasi otoritesinin sembolü. Buraya talihsizliklerimizden faydalanmaya geldiniz.
Türkiye'den gitmekte serbestsiniz. Geri dönmemeniz akıllıca olacaktır.
ATATÜRK'ÜN YANINDAKİ KADIN
Atatürklü sahnede gözüken kadın 70'li yılların en ünlü fransız kadın oyunculardan Michele Mercier.
NEDEN YASAKLANDI?
Filmin Türkiye'de yasaklanmasının sebebi ise, Türklerin Araplar gibi gösterildiği, askerlerin miskince uyuduğu ve düzenli bir üniformalarının bulunmadığı yönündeki gerçek dışı sahnelerin olmasıydı.
Öte yandan filmin, İngilizlerin kendi yenilgilerini unutturup Milli Mücadele'yi bir Türk-Yunan savaşına indirgeme çabası olduğu da bir başka iddia...
Tekrar Ali Murat Güven'e dönelim. "Gerçekleri çarpıtsa bile sonuçta bu bir film değil mi? Ve sizce yasaklamak çözüm mü?" sorusuna şu yanıtı veriyor:
Tabii ki değil. Ben ne olursa olsun filmlerin yasaklanmasına karşıyım. Bana son derece ters gelebilir. Milli ve dini duygularıma ters gelebilir ama yasağa karşıyım. Savunduğum şey yaş sınırlandırması. Doğru uygulanacak bir yaş sınırlandırması. Bu filmi izleyenlerin Türk düşmanı, Atatürk düşmanı olacakları yok. Aksine bugüne kadar Türkiye topraklarında, İngiliz-Amerikan sermayesiyle çekilmiş en önemli, en pahalı film. Türkiye’de çok film çekildi. Ucuz, ikinci sınıf yapımlar… ama hiçbiri ‘Paralı Askerler’ kadar olumlu bir imaj sunmuyor. İstanbul’da gösterilecek ne varsa filmde var.
Bitiş jeneriğinde şöyle yazıyor: ‘’Bu film Türk yetkililerin, Türk halkının yardımı olmadan asla çekilemezdi Filmdeki saray Said Halim Paşa Yalısı’dır.’’