Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) İtfaiye Daire Başkanlığı bünyesindeki 1174 itfaiyeci arasında deprem, sel gibi doğal afetlerde, her türlü patlama, çökme gibi olağanüstü durumlarda ve mahsur kalma olaylarında görev yapan 40 kadın itfaiyeci de bulunuyor.
AA ekibi, kadın itfaiyecilerin, Altındağ İlçesi Baraj Mahallesi'ndeki metruk bir gecekonduda düzenledikleri yangın söndürme tatbikatını "İtfaiye Haftası" dolayısıyla görüntüledi.
İskitler'deki itfaiye komuta merkezinde ihbar zilinin çalmasıyla araçlarına koşan itfaiyeciler, yangından koruyucu özel giysileriyle olay yerine dakikalar içerisinde ulaştı.
Kilolarca ağırlıkta ve metrelerce uzunluktaki yangın söndürme hortumlarını taşıyan kadın itfaiyeciler, hortumlara verilen sularla alevlerle savaşı başlattı.
Yangını kontrol altına alarak söndüren kadın itfaiyeciler, gittikleri komuta merkezlerinde itfaiye araçlarının eksiklerini tamamlayarak, alev nöbetine devam etti.
ABB İtfaiye Dairesi Başkanlığı İtfaiye Eğitim Müdürü Orhan Özülüş, kadın erkek demeden bütün olaylara en hızlı bir şekilde müdahale ettiklerini söyledi.
Bu yıl İtfaiye Haftası'nın 309'uncusunu kutladıklarını anımsatan Özülüş, şöyle devam etti: "Toplam 1174 memur personelimiz var. 2020 ile 2022 yıllarında aldığımız 450 personelin tamamı itfaiye okulu mezunu. Bu arkadaşlarımız zaten küçük yaştan itibaren lisesini ve üniversitesini okuyarak mücadele etmiş. Ankara İtfaiyesi'nde bu alımlarda, ABB Başkanımız Sayın Mansur Yavaş'ın liyakat esaslı personel politikasıyla 40 kadın personelimiz göreve başladı.Hiçbir şekilde memnuniyetsizliğimiz yok. Ankara İtfaiyesi'nin kent merkezindeki olaylara varış süresi olumlu trafik şartlarında ortalama 7-8 dakikadır. Şu anda burada müdahale ettiğimiz yangını arkadaşlarımız 30 dakikada tamamen söndürdü."
MESLEK BANA MUTLULUK VERİYOR
Ankara İtfaiyesi'nde 1,5 yıldır görev yapan itfaiye eri Kübra Abastı, mesleği insanlara yardım etmeyi sevdiği için tercih ettiğini belirterek, "İtfaiye denilince aklımıza çok şey geliyor. Yangın, trafik kazası, kedi ve köpek kurtarma gibi aklınıza ne gelebiliyorsa her alanda varız." dedi.
Abastı, "Çok zor, nasıl yapıyorsun?" sorusunu "Bu meslek bana gerçekten mutluluk veriyor" diye yanıtladığını anlatarak, şunları kaydetti:
"Bir erkek yapıyorsa ben neden yapamayayım? Tabii ki güç anlamında farkımız var. Ama kendimi geliştirerek onlarla kıyasıya rekabet içerisindeyim. Birlikte yangına giriyoruz. Bir yangına girdiğimizde birbirimize güvenip çıkarmamız lazım. Hepimizin canı birbirimize emanet o yüzden kendimi sürekli geliştiriyorum."
GÖREVİMİZ HER CANLIYI KURTARMAK
İtfaiyecilik mesleğine 14 yaşında, lise eğitiminde itfaiyecilik bölümünü seçerek ilk adımını attığını belirten itfaiye eri Tülay Koç, hayalindeki mesleği yaptığını vurguladı.
Koç, "Bu iş kadın veya erkek işi değildir. Biraz yürek işidir. Yani inisiyatif, cesaret ve sebat olmazsa olmazıdır. Her olay birbirinden farklıdır. Çok fazla etkileyen olaylar oldu. Her canlıyı kurtarmakla görevliyiz. Küçük bir çocuğun bize sarılması bizi mutlu ediyor. Onların gözündeki ışık ve onların gözündeki umut bize yetiyor." diye konuştu.
Mesleğe başlamadan ailesinde itfaiyeci bulunmadığını dile getiren Koç, kız kardeşinin de kendisini örnek alarak itfaiyeci olduğunu söyledi.
KAHRAMANCA GÖREVİMİZİ YERİNE GETİRİYORUZ
Kadın itfaiye eri Asena Uykur ise çocukluk hayali olan mesleğine lise eğitimiyle başladığını, bu işe yanan evlerini söndüren itfaiyecilerden etkilenerek gönül verdiğini ifade etti.
Evlerinde 8 yaşındayken bir yangın çıktığını anlatan Uykur, şöyle konuştu:
"Evimiz yandığında, itfaiyeciler herkesin koşarak uzaklaştığı yangın yerine kahramanca geldiler. Benim oyuncaklarımı ve ailemin eşyalarını kahramanca girip kurtardılar. O günden itibaren itfaiye üniformasına aşığım. Biz bu işlerin eğitimlerini aldığımız için kolaylıkla işimizi yapabiliyoruz."
Uykur, bu mesleği içinde insan kurtarma aşkı ve şevki olan herkese tavsiye ettiğini sözlerine ekledi.