DIŞ HABERLER SERVİSİ
Başkent Moskova'daki Kremlin Sarayı’nda Diaz-Canel ile yaptığı görüşmenin başında konuşan Putin, 3 yıl önceki görüşmeden bu yana Rusya-Küba ilişkilerinin gelişmeye devam ettiğini belirtti. Devlet kurumları arasında işbirliğinin sürdüğünü kaydeden Putin, 2030 yılına kadar yapılmak üzere pek çok ortak proje planlandığını dile getirdi.
‘SOVYETLER VE RUSYA KÜBA’NIN BAĞIMSIZLIĞINI HER ZAMAN DESTEKLEDİ’
Putin, Sovyetler Birliği ve Rusya’nın her zaman Küba halkının bağımsızlık ve egemenlik mücadelesini desteklediğini belirtti. Rus lider, “Biz her zaman çeşitli kısıtlamalara, ambargolara, ablukalara karşı çıktık. Her zaman Küba’yı uluslararası platformlarda destekledik. Küba’nın da Rusya’ya karşı aynı pozisyonu aldığını görüyoruz.” ifadelerini kullandı.
‘CASTRO, HER ŞEYİ BİLİYOR VE ANALİZ EDEBİLİYORDU’
Putin, birçok kez yüz yüze görüştüğü Küba Devrimi’nin lideri Fidel Castro ile ilgili anılarını paylaştı. Castro’dan çok etkilendiğini belirten Putin, “Castro ile birlikte öğle yemeği yedik ve güncel dünya meselelerini tartıştık. Ayrıntılara ilişkin kapsamlı bilgisine çok şaşırdım... Castro dünyada olup biten her şeyi biliyordu ve analiz edebiliyordu.” ifadelerini kullandı. Putin, Rusya ile Küba’nın derin ilişkisinin, Fidel Castro tarafından kurulan geleneksel dostluğun sonucu olduğuna dikkat çekti.
‘EN ZON ZAMANLARDA YANIMIZDAYDINIZ’
Diaz-Canel de Rusya ve Küba’nın tek taraflı yaptırımlara maruz kaldığı durumdayken bu ziyareti yapmasının önem taşıdığını vurgulayarak, Rusya’ya karşı uygulanan yaptırımları sürekli kınadıklarını dile getirdi. Rusya’nın en zor zamanlarda Küba’nın yanında olduğunu belirten Diaz-Canel, “Sadece gerçek dostlar bunu yapar.” dedi.
Washington’un kendi toprakları dışındaki savaşlarda manipülasyon yaparak “kurtarıcı görünmek” için fırsat bulmaya çalıştığını kaydeden Diaz-Canel, “Dünyanın çok kutupluluğa doğru ilerlemesi için Rusya’nın yaptığı tüm çalışmaları takdirle karşılıyoruz.” dedi.
Moskova’nın her zaman Havana’ya güvenebileceğini söyleyen Diaz-Canel, küresel meselelerdeki bakış açılarında ve yaklaşımlarında iki ülkenin hemfikir olduğunun altını çizdi.
'GERÇEK BİR SAVAŞÇI'
Putin ve Diaz-Canel, Moskova'da düzenlenen törenle Fidel Castro'nun anısına dikilen anıtın açılışını yaptı.
Bronzdan yapılmış üç metrelik anıt üzerindeki çalışmalar altı ay sürdü. Castro, üzerinde Küba'nın stilize edilmiş bir haritasının yazılı olduğu bir kayanın üzerinde oturmuş olarak tasvir edildi. Kremlin'in anıt ile ilgili basın servisi bilgi notuna göre, anıtın Küba halkının hakları ve özgürlükleri için ayağa kalkan bir kişinin kahramanca yolunu yansıttığı belirtildi. Putin, "Bugün Castro için bir anıt diktik, bence bu çok iyi. Beğenip beğenmediğinizi bilmiyorum ama bana öyle geliyor ki insan beğenmeden edemiyor. Dinamik, hareket halinde ve ileriye bakıyor. Gerçek bir savaşçının mükemmel bir görüntüsü." ifadelerini kullandı.
'KÜBA İÇİN İLHAM KAYNAĞI OLAN ATATÜRK'E SAYGIYLA...'
Küba Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel, Cezayir ve Rusya ziyaretlerinden sonra Türkiye’ye geldi. 26 yıl sonra ilk defa Devlet Başkanı sıfatıyla bir Kübalı lider Türkiye’yi ziyaret etti. Diaz-Canel, Ankara’ya varır varmaz Anıtkabir’e gitti. Aslanlı Yol’dan yürüyerek Atatürk’ün mozolesine çiçek bıraktı. Daha sonra Anıtkabir merdivenlerinde hatıra fotoğrafı çektiren Diaz-Canel, Misak-ı Milli Kulesi'ne geçerek Anıtkabir Özel Defteri'ni imzaladı. Kübalı lider deftere şunları yazdı: "Küba heyeti, Başkomutan Fidel Castro'nun Küba Cumhuriyeti için bir ilham kaynağı olarak tanımladığı modern Türk ulusunun kurucu babası Kemal Atatürk'e yürekten saygı ve hürmetlerini sunmak için burayı ziyaret ediyor. Küba ve Türk halkları olarak her iki ulusun da kurucularının mirası olan ortak değerlere sahibiz."