Birinci Dünya Savaşı sırasında Çanakkale'de muhabere subaylığı yapan Ali Nazmi Gürer, cephedeki görevinin ardından Kayseri'ye gitti.
Misakımilli'nin 1920'de kabul edilmesini ölümsüzleştirmek isteyen Gürer, bu tarihlerde Bünyan ilçesinde Kurtuluş Savaşı'nın işlendiği 6 halı dokuttu.
Gürer, Osmanlıca Misakımilli yazısı, bir elinde bayrak diğer elinde kılıç tutan kadın figürü, cephede savaşan askerler, Selimiye Kışlası, İstanbul silueti ve doğan güneşin işlendiği el dokuması halılardan 5'ini komutanlarına hediye etti, sonuncusunu da kızı Halet Gürer Ünlüata'ya miras bıraktı.
Mersin'de yaşayan 92 yaşındaki Ünlüata, 1973 yılında vefat eden babasından kalan asırlık halıyı daha iyi korunması için Mersin Atatürk Evi Müzesi'ne bağışladı.
"Aileden sadece ben kaldım"
Ünlüata, babasının anlattığı kahramanlık hikayeleriyle büyüdüğünü söyledi.
Baba yadigarı eserin kendisi için kıymetli olduğunu belirten Ünlüata, "Bu halıyı yaşatmak için müzeye getirdim. Aileden sadece ben kaldım. Halıyı yaşatmak için burada bırakacağım. Ebedi olarak kalması için buradayım, mutluyum. Ben 92 yaşındayım, çok şükür bugünleri gördüm. Allah bu ülkeyi iç ve dış düşmanlardan, görünür, görünmez kazalardan, belalardan korusun." dedi.
Getirdiği asırlık halıyı müze yetkililerine teslim eden Ünlüata, müze görevlilerine ilgilerinden dolayı teşekkür etti.