"Malazgirt Savaş Alanının Tespiti, Tarihi ve Arkeolojik Yüzey Araştırma" projesi kapsamında başlatılan kazı çalışmalarının bu yılki bölümü başladı.
Alanında uzman akademisyenler, ilçeye 7 kilometre uzaklıktaki Afşin Mahallesi`nde toplu mezarların bulunduğu değerlendirilen alanda, teknik ekipman ve cihazlarla jeofizik çalışması yaptı.
Geçmişteki sondaj kazılarında mezarlıklar, ok ve mızrak uçları ile çeşitli savaş aletleri ortaya çıkaran kazı ekibi, çalışmaların üçüncü yılında da elde edilecek bulgularla kentin tarihine ilişkin önemli bulgular elde etmeyi hedefliyor.
Bulunan mezarlar akademisyenleri bölgeye çekti
Kazıya bilimsel danışmanlık yapan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adnan Çevik, Kültür ve Turizm Bakanlığı desteği ve talebi doğrultusunda, Malazgirt Savaş alanını tespit amacıyla 3 yıldan bu yana bölgede çalışma yürüttüklerini anlatarak, şöyle konuştu: "Bölgede 30 akademisyenle bu çalışmayı yürütüyoruz.
Burada savaş alanı arkeolojisi yapıyoruz. Ülkemizde ilk defa bu kapsamda savaş alanı arkeolojisi çalışması yürütüyoruz. Neden buradayız, savaşın geçtiğini düşündüğümüz alana yakın bir mahalle burası ve eski bir köy.
Burada aynı anda gömülü izlenimini veren Müslümanlara ait olduğunu tahmin ettiğimiz mezarlar var. Geçen yıl yaptığımız yüzey araştırmalarında bu alanda yoğun mezar olduğunu belirledik. Burası kalabalık bir yerleşim yeri değil.
İlgimizi çekmişti. Ayrıca kaçak kazıyla açılmış bir mezardan aldığımız kemik örneği, Karbon-14 analizi sonucu bize 11. yüzyıl tarihini verdi.
Hem alanda bu kadar çok mezarın olması ve bu mezarların aynı anda gömüldüğü izlemini veren durum, burada çalışmamız gerektiği sonucunu doğurdu.
Sondaj kazısıyla mezarları çıkararak durumun Malazgirt Savaşı ile ilgisini anlamaya çalışıyoruz."
"Tarihe ışık tutacak bulgulara ulaşmayı umut ediyoruz"
Bitlis Eren Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yunus Levent Ekinci de mezarlık alanında elektrik özdirenç tomografi yöntemini uyguladıklarını bildirdi.
"Buradaki amacımız yüzeyde görülmeyen ve bir iz olmayan mezar yapılarını belirlemek" diyen Ekinci, şunları söyledi. "Yüzeyden kaç metre derinde olduklarını belirleyerek haritalar üzerinde bunların yerlerini tespit edip kazılarla gün yüzüne çıkarmaya çalışıyoruz. Umarım bu çalışmanın sonunda da yüzeyde görülemeyen ve izi olmayan mezar yapılarını buluruz. Tarihe ışık tutacak olan bazı bulgulara ulaşmayı umut ediyoruz. Türkiye`de savaş alanı araştırmalarında jeofizik yöntemi çok fazla uygulanmış değil. Bu cihazla yaklaşık 130 metre derinden bilgi elde etmek mümkün."
Alanda incelemelerde bulunan Muş Kültür ve Turizm Müdürü Mehmet Şengül ise Muş ve Malazgirt`in adeta açık hava müzesi konumunda olduklarını dile getirdi.
"Buradan çıkacak eserlerimizi müzelerimizde sergileyeceğiz"
İlçenin, 1071 Malazgirt Savaşı`ndan sonra Türklere Anadolu`nun kapılarının açıldığı stratejik bir konumda bulunduğunu vurgulayan Şengül, "İnşallah ilçemizin uluslararası tanıtımını yapacağız. Buradan çıkacak eserlerimizi müzelerimizde sergileyeceğiz. Elde edilen bulguları kitap haline getireceğiz. İlimize ve ülkemize katkı sağlamak için elimizden geleni yapacağız. Türklerin Anadolu`ya kapılarının açıldığı ilçede, insanlara tarihi ve turistlik alanlarımızı tanıtacağız." dedi.