Buram buram tarih kokan İstanbul’da her semtin ayrı bir hikayesi var. Şimdilerde her yer yığınla betonla dolsa da bir zamanlar İstanbul yeşiller içindeydi. Ancak nüfus artışı ve kentleşme ile birlikte tüm semtler o tarihi havasını kaybetti. Eski İstanbul semt fotoğraflarına baktığımızda İstanbul’un tarihi dokusuna, el değmemiş doğasına tanık oluyoruz. İstanbul’un caddeleri, sokakları şimdilerde popüler alışveriş merkezleri haline geldi. Bu yerlerden biri de Nişantaşı. Nişantaşı bugün özellikle “elit kesim” olarak tabir edilen kişilerin uğrak yeri. Modacısından şarkıcısına, oyuncusundan mankenine kadar pek çok ünlü ismi Nişantaşı sokaklarında görmek mümkün. Peki, Nişantaşı ismi nereden geliyor?
İstanbul’un en gözde semtlerinden biri olan Nişantaşı’nın ismi Osmanlı dönemine kadar dayanıyor.
600 yıl hüküm süren Osmanlı İmparatorluğu hem Türkiye’de hem de Türkiye sınırları dışında sayısız eser bıraktı.
Osmanlı’ya uzun yıllar başkentlik yapan İstanbul’da bulunan eserlerden biri de; nişan taşları. Bu taşların hikayesi ise Osmanlı’da popüler olan okçuluk sporuna dayanıyor.
Osmanlı’da ata sporlardan biri haline gelen okçulukta atılan okları hesaplamak, mesafeyi belirlemek için nişan taşları kullanılırdı. Bu nişan taşlarının üzerinde kazananlar, attıkları mesafeleri ve dereceleri yazarlardı.
Nişan taşları padişahlar tarafından en uzağa atılan okların düştükleri yerlere anıtsal olarak dikilirdi. Öte yandan ok atma yarışmalarının da bugünkü Okmeydanı semtinde yapıldığı söyleniyor.
İstanbul’da özellikle Teşvikiye, Nişantaşı ve Okmeydanı’nda pek çok nişan taşı bulunuyor. Ancak Nişantaşı’na ismini veren taşlar dönemin önemli padişahları tarafından yaptırıldı.
Bugün Nişantaşı olarak bilinen bölgeye ilk nişan taşını 1791 yılında III.Selim yaptırdı. İlk nişan taşının yapıldığı bölge ise bugünkü Teşvikiye Camii.
Ayrıca III. Selim’in 1794-95’te Teşvikiye Camii’nin bulunduğu yerde bir mescit yaptırdığına dair bilgiler de var. Bu mescidin, padişahın kalabalık topluluklar halinde nişan talimine çıktığı günlerde gündüz namazları için yapılmış olduğu düşünülüyor.
Teşvikiye Camii’nde bulunan bir diğer taş ise II. Mahmud’a ait. 1811 tarihinde yaptırılan bu taş, günümüzde sapasağlam duruyor.
Öte yandan 1811 tarihinde yapılan başka bir nişan taşı da bulunuyor. O da bugün Topağacı’nda Nişantaşı-Ihlamur Yolu’nda, bir apartmanın ön bahçesinde yer alıyor.
Nişantaşı semtinin isminin ise 1853-54’te Abdülmecid döneminde oluştuğuna inanılıyor. Abdülmecid Teşvikiye Camii’ni yenilettiği gibi burada bir mahalle kurulması isteğini de iki anıt taşa kazıtarak yazıyla belgeledi
Söz konusu taşlarda; “Eser-i avâtıf-ı Mecidiyye/Mahalle-i Cedide-i Teşvikiyye” yazıyordu. Günümüzün Türkçesiyle bu cümle “Abdülmecid’in karşılıksız iyilikseverliğinin eseri olan yeni Teşvikiye Mahallesi” anlamına geliyor. Abdülmecid tarafından kentleşmeye açılan Teşvikiye’nin isminin “teşvik etmek” kelimesinden geldiği düşünülüyor. Ancak mahallede çok fazla nişan taşının olması ister istemez semtin isminin Nişantaşı olmasına neden oldu.
Teşvikiye’den kalma 5 adet nişan taşından dolayı zaman içerisinde Nişantaşı olarak anılan semt, 1920’lerde ise “Konaklar Semti” olarak biliniyordu.
Bunun nedeni ise Osmanlı Devleti’nin soylu misafirleri ağırlamak için bu bölgeye konaklar yaptırmasıydı.
Kaynak : listelist.com