Tarihin farklı dönemlerinde, bulundukları coğrafyalarda dehşet saçan pek çok seri katil ortaya çıktı! İşte, Bıçakçı Petri isimli adam da tarihin gördüğü en korkunç seri katillerden biriydi. İstanbul’un ve Osmanlı’nın ilk seri katillerinden olan Bıçakçı Petri, ilk defa bir insanı öldürdüğünde 13-14 yaşlarındaydı! Ancak, küçük yaşlarda işlediği bu cinayet, Petri’nin son cinayeti olmadı!
Ömrünün büyük bölümünü, öldürdüğü insanların akrabalarından kaçarak geçiren Bıçakçı Petri, kısa yaşamı boyunca 14 kişiyi öldürdü! Eli kanlı ve korkunç bir katil olan Petri’nin namı başta Galata olmak üzere bütün İstanbul’a yayıldı. Böylece Bıçakçı Petri ayrıca “Galata Canavarı” olarak anılmaya başladı! İşte, Osmanlı’nın ilk seri katillerinden Galata Canavarı Bıçakçı Petri hakkında bilmeniz gerekenler…
Petri, 19. yüzyılda bugünkü Yunanistan’da bulunan Ayamavra Adası’nda dünyaya geldi
Ancak ne yazık ki, Petri’nin yaşamın ilk yıllarına dair detaylı bilgilere sahip değiliz. Buna rağmen, Petri’nin nasıl Galata Canavarı’na dönüştüğünü anlamamıza yardımcı olacak bazı detaylar biliyoruz. Gayrimeşru bir ilişki sonrasında dünyaya gelen Petri hem babasını hem de annesini erken yaşta kaybetmişti. Bu nedenle bir balıkçı meyhanesinde çalışmaya başlamıştı.
Petri burada çalıştığı sırada kendisine sarkıntılık eden sarhoş bir kaptanı 1871 yılında kalbinden bıçaklayarak öldürdü. Ada halkı, nefsi müdafaa olarak gördükleri bu olay için Petri’yi suçlamadı. Hatta adadan kaçmasına yardımcı oldular. Petri, ”Kaptan Lefteri” isimli bir adamın mürettebatı arasına katıldı ve doğup büyüdüğü adadan ayrıldı. İşte, Petri’yi Galata Canavarı’na dönüştürecek hikâye bu şekilde başladı.
Petri, Kaptan Lefteri’nin gemisinde 3-4 yıl çalıştı
Elbette, bu süreçte korkunç seferlere çıktılar. Çünkü Kaptan Lefteri, tehlikeli bir deniz haydutuydu. Petri’nin yaşamı denizlerde zorluklar içerisinde geçmeye devam etti. Kaptan Lefteri ile 1874 yılında Galata’ya ayak bastılar. Bu tarihten sonra Petri’nin hikâyesi bir kez daha hem de daha büyük zorluklara meydan verecek şekilde değişti.
O dönemlerde Galata, Bizans İmparatorluğu’ndan beri sahip olduğu bazı özellikleri ile meşhurdur. İstanbul’un en namlı kabadayılarının hepsi Galata’dadır.
Petri ikinci cinayetini Galata’ya yeni geldiği dönemlerde işler. İHenüz 17-18 yaşlarında bir gençtir, fakat şimdiye kadar 2 insan öldürmüştür. İstanbul’un eğlence merkezi, gece hayatı Galata’dadır! Eğlenceler, tartışmalar, kavgalar hepsi en çok Galata’da yaşanır… Petri, ilk kez ayak bastığı bu kaotik dünyadan oldukça etkilenir. Ve belki de Galata’nın büyüsüne kapılarak burada ikinci cinayetini işler! Üstelik bu seferki kurbanı, kendisini Ayamavri Adası’nda kaçıran Kaptan Lefteri’dir! Petri, Kaptan Lefteri’yi de tam kalbinin ortasından bıçaklamıştır! Üstelik öldürdüğü kaptanın mücevherlerini de çalarak kayıplara karışır.
Galata’nın yer altı dünyası, Petri için son derece uygundur. Ayamavra Adası’ndan Galata’ya gelen Petri kendini gerçek bir Galatalı gibi hissetmeye başlar
Galatalı olmanın hakkını da fazlası ile verir! Kaptan Lefteri cinayetinden kısa bir süre sonra, bir meyhanede tartıştığı genç bir adamı da öldürür! Fakat bu seferki cinayet silahı bir bıçak değil tabancadır! Ancak bu cinayet, Petri’nin yaşamında bir kez daha önemli bir kırılma yaratır. Petri, İstanbul’da kaçak konumuna düşmüştür. Bu sebeple, kaçmaya başlar…
İstanbul’da arandığı için Yunan bir kaptanın yardımıyla tekrar Ayamavra Adası’na döner
Ancak doğduğu topraklarda Petri’yi bekleyen büyük bir tehlike vardır! Kaptan Lefteri’nin akrabaları, Petri’nin peşindedir ve öldürmeye kararlıdırlar. Petri, Kaptan Lefteri’nin akrabaları ile baş edemeyeceğini anlayınca bir kez daha kaçmaktan başka çaresi kalmaz! Bu seferki adresi Sicilya’dır. Ancak kaptanın akrabaları, Petri’nin peşini burada da bırakmaz. Petri’nin yaşamının bu dönemi sürekli ölüm korkusuyla kaçarak geçer. Önce İtalya’da farklı bir şehre, oradan da Beyrut’a kaçar! Bu süre zarfında gemilerde çalışır. Ancak Beyrut’a geldiği zaman, oradaki eğlence alemlerinden de geri duramaz.
Bir süre sonra, Kaptan Lefteri’nin akrabalarının Beyrut’a kadar geldiklerini öğrenir! 1876 yılında, kendisini öldürmek için Beyrut’a gelen “Anesiti’yi” öldürür. Petri bu cinayete de imzasını atmış, düşmanını tam kalbinden bıçaklamıştır. Daha sonra İtalyan bir kaptanın gemisiyle Beyrut’tan ayrılır. Gemide, Selanik’ten İstanbul’a şarkıcılık yapmaya giden Ester isimli bir kadınla tanışır. İkili, İstanbul’a birlikte ayak basarlar.
Petri, İstanbul’da saklanmak zorundadır!
Çünkü hem polis hem de kaptanın akrabaları, Petri’nin peşindedir! Ancak Petri zaman zaman, İstanbul’un farklı yerlerinde dolaşır, Ester’in çalıştığı meyhaneye gider, İstanbul’un yer altı dünyasına kendini hatırlatmaktan geri durmaz! Bu anlardan birinde, kaptanın yakınlarından olan Toma isimli birinin saldırısına uğrar! Fakat bu düellodan da galip ayrılır! Bıçakçı Petri, bir düşmanını daha kalbinden bıçaklayarak öldürür.
İstanbul’daki son cinayetinden sonra Sisam Adası’ndaki bir balıkçı köyüne kaçmayı başarır. Burada farklı bir kimlikle yaşamaya başlar. Ancak hasımları, Petri’nin peşini bırakmazlar
Önce Ayranoz’a oradan da İstanbul’a dönmek zorunda kalır. Petri’nin bu dönemde işlediği cinayetlerin sayısı da bir hayli artar. Kurbanları arasında hasımları, kendisini ihbar ettiğine inandığı sevgilileri, eski sevgililerine musallat olan kabadayılar hatta polisler bile vardır! Petri, bu zaman zarfında, bir zamanlar âşık olduğu Ester’i bile, kendisini ihbar ettiğine inandığı için bıçakla öldürür! Bu Petri’nin bilinen 10. cinayetidir! Petri’nin düşmanlarının kalbine sapladığı her bıçak, namının yayılmasına ve hem Bıçakçı Petri hem de Galata Canavarı olarak anılmasına neden olur.
Bıçakçı Petri, 1880 yılında Galata’da öldürülür
Bıçakçı Petri’yi ölüme sürükleyen ise, Galata’da tanıştığı “Magdelena” isimli bir kadındır. Petri, tanıştıkları geceyi bu kadınla birlikte geçirir. Ancak Magdelena, gerçekte Kaptan Lefteri’nin kızı olan “Kiryakiça’dan” başkası değildir! O esnada 24-25 yaşlarında olan Bıçakçı Petri, ertesi sabah evden ayrıldığı sırada Kaptan Lefteri’nin kardeşi “Lombo” tarafından öldürülür! Böylece en az 14 insanı öldüren Osmanlı’nın ilk seri katillerinden Galata Canavarı Bıçakçı Petri’nin hikâyesi sonlanmış olur…