Büyükşehir Belediyesi Mozaik Sanatları Merkezi Koordinatörü Gülçin Sökücü, 15-18 Eylül tarihlerinde düzenlenecek olan 4. Uluslararası Gastronomi Festivali (GastroAntep) için çalışmalara başladı.
Sökücü, festivalin bu yılki teması olan "sürdürülebilirlik ve biyoçeşitlilik"e uygun olması için raf ömrü dolan bulgur, firik, menengiç, kurutmalık biber, kurutmalık patlıcan, mercimek, mısır gibi ürünleri mozaik eserlerinde kullandı.
Daire şeklinde farklı büyüklükteki tuvallere yüzlerce gıda ürününü tek tek yapıştırıcı yardımıyla yerleştiren Sökücü, 6 kişilik ekibiyle festivale 14 eserle katılacak.
Sökücü, Gaziantep'in kültürel değerlerini ve lezzetlerini mozaikle tanıtmaya çalıştığını söyledi.
Eserlerinde yaklaşık 40-45 ürün kullandığını belirten Sökücü, ürünlerin taşlara göre çok küçük olduğu için daha fazla işçilik gerektirdiğini ifade etti.
Sökücü, "Gaziantep'in oldukça zengin ürün yelpazesi var. Eserleri yaparken esas zenginliğin farkına o zaman varıyoruz. Ürünler o kadar renkli ki hiç zorluk yaşamadık." diye konuştu.
Kaliteli üretimin sürdürülebilir olmasının hedeflendiğini hatırlatan Sökücü, "Gaziantep marka şehir olmayı hedefliyor. Bunu hedeflerken yıllara meydan okuyan mozaik sanatını kullanıyoruz. Mozaik sürdürülebilir, sanatların en güzel ifade biçimi. Biz de tarihleri geçmiş ürünleri kullanarak, sürdürülebilirliği gösteriyoruz. 5-10 yıl daha bu ürünlerin insanlığa hizmet etmesini, bu lezzetlerin, Gaziantep'ten bütün dünyaya ulaşmasını amaçlıyoruz."
İlginç eserlerin insanların daha fazla ilgisini çektiğini kaydeden Sökücü, "Raf ömrü geçmiş ürünleri mozaik sanatıyla buluştururken dikkatleri çekip şehri tanıtmak istiyoruz. Sürdürülebilir sanatın en güzel örneği olan mozaik sanatını, gastromozaiğimizi tüm dünyaya göstermek istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Projede yer alan resim öğretmeni Kübra Oral, bakliyatlarla sanat eseri üretmenin muhteşem bir duygu olduğunu ifade ederek, "Görsel sanatların temeli olan renkler buradaki ürünlerde bütün zenginliğiyle var. Çalışırken bir sınırlılık yok, çok zengin seçenekler sunuyor." dedi.
Arkeolog Nurtaç Özgüven, Gaziantep'in mutfağının çok zengin olduğunu, kendilerinin de bu ürünleri atmak yerine, sanata dönüştürerek, dikkat çekmek istediklerini kaydetti.